• az önce kurulmuş sendika: ekşi sözlük yazar sendikası. bugüne kadar herkes ekşi sözlüğü (ve formatını) anlamaya çalıştı, artık değiştirme zamanıdır.

    daha önce ssg'yi ve moderatörleri ikna ederek sözlüğü değiştirmeye çalışanlar da oldu, fakat hezimete uğramaya mahkumdular. yazarlar, artık tek başlarına bir güçleri olmadığının farkına varıp, daha ikna edici bir güç olmak için birleşmenin yolunu arıyorlardı: tek başına irrasyonel bir kurala karşı gelen yazarlara mesajla destek vermek, tartışmanın yükseldiği belli başlıklarda birleşmek, moderasyona yükselen itirazlarda birleşmek vs. ancak bu dönemlik birleşmeler de yeterince ikna edici bir güç olmaktan uzak, arasıra çıkan istenmeyen olaylar, "ergen isyanları" olarak kalıyor, öyle damgalanıyor, kafana-silah-mı-dayıyorlar argümanıyla geçiştiriliyor, dağıtılıyordu.

    bu rutinler sırasında, nicki bilinmeyen iyi yazarlar uçurulmaya, çaylak edilmeye devam ediyor, onları kollayacak, olay çıkaracak tanıdıkları da olmadığından, ya da tanıdıkları sözlükte sözü geçen insanlar olmadığından, kimsenin haberi olmaksızın haksız tutumlarla karşılaşıyorlardı.

    bizler reklam alan bu şirketteki haklarımızı korumak için tek tek hareket etmenin, kimi başlıklar altında tepki göstermenin yetersiz olduğunu artık biliyoruz. yazdığımız entrilerin üstünden para kazanılıyorsa ve para kazanan kişinin istediği formatta yazmak zorundaysak, buna aykırı davrananlar uçuruluyor ya da çaylak ediliyorsa, tüm bunlara maruz kalan "biz" ancak "biz" olarak bir yaptırım gücüne sahip olabilir. bu yüzden artık yazar sendikamızı kurmaya karar verdik.

    ssg'yi iflas ettirmeyi değil, şu andan itibaren yazarların yönetimi belirleme gücünü elde etmesini amaçlıyoruz.

    sendikaya katılmak isteyen yazarları, kimi başlıklar altında durmadan moderasyondan şikayet eden yazarları bu organize girişimimizde görmek istiyoruz.

    not: katılmak isteyenler mesaj atıp mail'ini iletsin, mail grubuna davet edelim. (yazar olmayanların mail grubuna girmemesi için şimdilik adresi açık açık vermeyelim dedik)

    ekşi-sen
  • (bkz: entry grevi)
    (bkz: ekşi sözlük sekizinci nesil yazarlar sendikası)
  • (bkz: ekşi sözlük'ün bütün yazarları birleşin)
  • sözlükte görmek istediğimiz hareket, eğer ki, ve umarım ki, gerekli devinimi kazanırsa.

    ayrıca daha önce başlamadan biten hareketlerle karıştırılmaması gerekir. başarıya, hep birlikte, hepimizin el birliğiyle ulaşacağız.
  • giderek büyüyen oluşum, mail grubumuz için mail adreslerinizi göndermeniz yeterli.

    ekşi sözlüğü değiştirmek isteyen herkesi bekliyoruz.
  • bunun bir de sosyal güvenlik kurumu versiyonu vardır: ekşi-kur
  • aslında içinde bulundugum bir cok platformda tartisma konusu haline gelmis bir olayin eksisozluk versiyonudur. ben size genel cevabi soyleyeyim siz takilin sonra.

    (bkz: ya bu deveyi gudersin ya bu diyardan gidersin)
    (bkz: kimse sizi zorla tutmuyor)

    ha, böyle oluşumların arkasında mıyım? işe yarayacaksa her haksızlığı giderecek değişimin arkasındayım.
  • belli bir sosyal statüde [yazar] kalacakları kesin olmayan bireylerin bilinç geliştirmesine izin verirler mi?
    kesin bi pislik var diyorum. moderasyonun adamı bunlar. ajan bunlar ajan. ssg'nin ajanı.
    union munion kurdururlar mı sanıyorsunuz? sözlük demokratik bir ortam sanrısının içinde kayıp mı oldunuz?
    sizin için: ekşi-sen
  • (bkz: ben butonu)
  • [ciddiye almak istiyorum..]

    şimdi saçma salak yaklaşımlarıyla indirgemeciliğin alasını göstermekten/uygulamaktan çekinmeyenleri bi kenara koyduğumuzda dahi, bikaç kişiden mürekkepmiş gibi duran oluşum, sendika, vs.. moderasyona karşı bu türden girişim kurulmasının bile 10 yıl sonra gerçekleşiyor olması da, yine bu bakımdan ilginç: ben de kendimce arada bi gördüğüm yanlışlar üzerine yorum filan yapıyorum ve hazır uygun kurumu da bulmuşken, hepsini bi derleyip, toparliym:

    i) öncelikle moderasyon kararlarının sorgulanabilmesi gerekiyor: yani bi mod, bi yazarı uçurduğunda/çaylak ettiğinde bunun gerekçesini sadece diğer modlar diil, tümm yazarlar görebilmeli: modlog niye yazarlara açıldı: şeffaflık için, ve fakat uçurma/çaylak etme gerekçelerini hala göremiyoruz: bu gerekçeler görünür hale getirilmeli ve sorgulanabilmeli-
    badisi fazla olan yazarların badileri uçtuktan sonra toplu halde moderasyonu sorgulayıp, uçan yazarın geri dönmesini sağlayabildiği örnekler çook var sözlükte: ve fakat badisi olmayan ve uçtuğu bile fark edilemeyen yazarlara karşı uçma gerekçesi incelendikten sonra, eyleme geçilebilir-
    burada şöyle bişii var yalnız: sözlük, artık yazarlar üzerindeki eski gücünü kaybetti, bunu da görmek gerekiyor: belli bi kesimde infial yaratacak uçurma kararları alınmıyor uzuun zamandır: çünkü sözlük majör yazarlarını kaybetmek istemiyor: trolllerin sözlükte tutuluyor olmasının sebebiyse, bence kesinlikle format filan diil: bu kişiler sözlüğün daha çook hit almasına, haftada bi-iki entry giren yazara göre daha çook hizmet ediyorlar..

    ii) format konusu: bunu geçende bi başlıkta da belirtmiştim: format denilen şey fetişleştirildikçe içi fecii boşalan bişiiye dönüştü: entry refere etmek/forum tandansı yakalamak/entryye fiziksel referans vermek/soru başlığa cevap entry girmek filan yasak ve fakat, herkeslercek malum ki, bu kurallar çook rahat esniyor: açıkçası "götümüze girebilir.." dışındaki hiçbi format sınırlamasını ciddiye almıyorum ben: ki, onu da ciddiye alma sebebim moderasyon diil, tck..

    iii) "format yasaklarını deliyorsunuz ama, onlar kişisel tarihçenize işşleniyor.." şeysi: kişisel tarihçe denilen şeyin ne olduğunu bilmiyorum, tutup da anket dolduran herr yazar için "anket dolduruyor..", "formatı bilmiyor..", "sözlüğü foruma çeviriyor..", "dilbilgisi zayıf..", "malın önde gideni.." gibi notlar, herr ne kadar objektiflermiş gibi görünse de, subjektif yargılar: bi modun ciddiye almadığı bişiiyi, diğer mod fecii kasabiliyor: ya da o anki ruh haline göre.. o yüzden kişisel tarihçelerin açılması da pek bişiiyi değiştirmez.. o yüzden kişisel tarihçe denilen şeyin yazarlara açılma şeysi geciktikçe, yazar üzerinde oluşturduğu baskı da artıyor: hiçbi mod, "kişisel tarihçen fecii kabarık, biliyo musun sen??" şeklinde, veya çeşitli yöntemlerle yazarları tehdit edemez.. edemesin.. ekşi-sen bunu da düşünsün..

    iv) ve telif meselesi: açıkçası sözlükte akıbetini enn çook merak ettiğim konu bu: enn azından ortak bilinç "sözlük yazdıklarımızdan para kazanıyor.." kısmına gelebildi, bu da bişii: sonraki adımların ne olacağını elbette merak ediyorum: ve sözlüğün yazarlarına telif ödemesi gerektiğini yıllardan beri belirtiyorum: nasıl çözüleceği faslı beni ilgilendirmiyor, ve fakat bunun ödenmesi gerekiyor-
    ki, bunda da bilinç hala "kafana silah mı dayıyoruz, yazma o zaman!!"la, "sözlüğün kazandığı para donanıma zar zor yetiyor.."la, "sözlük ssg'nin diil mi karşim: kapatır gider.."le, "o zaman hürriyet/milliyet de okurlarına telif ödesin, ahah.."la, telifin fikre diil de, kağıda basılmış haline ödendiğini sanmak şeklinde oldukça geniş bi spektruma dağılmış vaziyette..
    bu konudaki enn temel sorun şu: şimdiye kadar yazdığınız bütün entrylerin telifleri sözlüğün malı: şöyle bi distopya çizeyim: bi yazar tümm entrylerini sildiğinde, bu önemsenmez/önemsenmiyor: ve fakat ekşi-sen, eğer olur da, tümm yazarları entryleri silmeleri yönünde organize edebilirse ederse, ssg ne yapar:
    a) sadece kendisi ve moderasyon/preator vs.. entrylerinden oluşan bi sözlük kalır geriye..
    b) ekşi-sen böyle bi yaptırıma asla kavuşamaz: sözlük yazarlarındaki ssg yalakalığı malum..
    c) ssg, "yazalar teliflerini michael jackson'a devretmişlerdir.." cümlesiyle "ay bak ne şeker yazmış.." intibası uyandırsa da, bu cümleyle tümm sözlük geçmişinizi ipoteklemiştir ve tümm yazarlar entrylerini silse dahi, veri tabanı (ekşi sözlük..) yayın hayatına devam eder..
    çook mu abarttım dersiniz :))

    v) ekşi-sen nasıl bi yaptırım uygulayacaktır: sözlükte olduğumuza göre, entry yazarak olacak sanırım bu: bunun pek bişiiyi değiştirmediğinin farkında olsak da, elimizdeki tek yaptırım da sanırım bu oluyor: enn fazla modu görev bıraktırmaya zorlayabilirsiniz ve fakat bu da pek bişiiyi değiştirmez.. moderasyon erki nasıl minimize edilir, bunun çözümlenmesi gerekiyor..
    toplu buluşmalar/zirveler filan, farklı şehirler/ülkelerde yaşama dolayısıyla pek de çözüme yönelik diil sanırım..
    öyle yani: kabaca düşüncelerim bunlar, fikir teatisi çook daha yenilikçi çözümler bulmaya yardımcı olacaktır sanırım..
hesabın var mı? giriş yap