göğüs kasları gömleğinden belli olan erkek

• severim bu erkek olmayı. özellikle öğlen yemeklerine çıktığımda etrafımdaki kadınların bana bakışlarını çaktırmadan güneş gözlüklerimin altından izlerim. gayet olası bir heteroseksüel insan davranışı. ben de güzel bacaklara veya tavırları hoş olan kadınlar gibi ilgimi çeken kadınlara bakıyorum. bakarken de keyif alıyorum ve onları bu başarılarından dolayı kendi içimden takdir ediyorum. insanız haliyle. hormonlarımız ve dürtülerimiz var. ona göre hoşumuza giden kitleyi arzuluyoruz ve onlarla beraber olmak hoşumuza gidiyor. bağzıları bunu engellemeye çalışsa da..
  
  aslında öyle bedava bir memlekette yaşıyoruz ki.. leş gibi bir yemek kültürü olan bir memleket, ve üç beyazı kestikten sonra bile ana akımdan sıyrılabilme.
  
  daha hafta sonu sofya'da bir hosteldeydim. türlü türlü insan. kadını da erkeği de gayet hoş. rekabet var. oradaki rekabetten sıyrılabilip alfa olabilmek için türkiye'de yaptığının 3-5 katını yapmak gerekiyor. insanı güzel değil, insanı bakımlı. az yiyor, geziyor tozuyor, kültürlü.
  
  türkiye'de rekabet yok, zayıf olsan yeter mottosu kafi zihinlerde. ama biz sporcular bunu yemeyiz, koldaki kas grubundan veya kalçanın şeklinden kaç senelik sporcu olduğunu, yeme tarzını, alışkınlıklarını kestiririz evelallah. öyle zayıf olunca güzel veya yakışıklı olacağını zannediyorsan yanılıyorsun. her şey yüz güzelliği de değil ayrıca.
  
  sen gel hem kadını hem erkeği türkiye'de leş gibi yemek ye, sonra efendim avrupa'dakiler çok iyi, ruslar çok güzel.
  
  onlar iyi değil, türkiye'dekiler kötü; yani bakımsız.
  
  neyse konudan çok sıyrıldım, buraya kadarmış.
  
  not: hem erkek hem kadın için geçerlidir.