• 1936 ilkbaharında katalonya'da confederacion nacional del trajabo'nun komitesi olarak kurulmuş anarşist kadın organizasyonu.

    soledad estorach'ın cnt toplantılarda kadının hor görülen konuşma pratiklerine dayanarak çıkarımda bulunması sonucu, işçi kadınları örgütlemek, onları eğitmek, kadınlardan birer aktivist yaratmak ve toplumda kendilerine olan güvenlerini tekrar kazandırmak amacıyla kurulmış bu otonom kadın organizasyonu, hem işçi olarak hem kadın olarak çifte köleliğe karşı olmanın ilk önce kadın örgütlenmesi ile başarılabileceği inancına dayanarak kurulmuştu. onlar için feminizm, devlet karşısında profosyonel, elit ve güçlü bir pozisyon alma isteğini kaynak alan bir hareketti. bu nedenle kendilerini feminist olarak değil, otonom işçi kadın organizasyonu olarak tanımlıyorlardı, sayıları ise yaklaşık 30.000 civarındaydı.

    federasyonun kendilerini bir nevi bölücü olarak görmesine karşın -ki durutti de kadınları savaştan çekmek istemiş, buna karşın kadınlar direnmiştir- onlar kendileri yardımcı, ikincil olarak görmeyi reddediyorlardı. ve gerçekten de antifaşistlerle savaş içinde olan erkeklerin yanında pasifize edilmeye çalışılan bu kadınlar, kadınların harekette en az erkekler kadar önemli olduğunu anlatmaktan hiç vazgeçmemişlerdir. sendikanın kadınların önemini anlaması üzerine, çocuklar için bakım alanları, kadınlar için edebiyat vs. alanlarında eğitim kurulları açılmış, örgütlü fabrikalarda mujeres libre'nin yaptığı eylemler, iş bırakmalarla, boykotlarla sonuçlanmıştır. kadınlar eğitim çalışmaları ile halk taşımacılığında ciddi bir güce sahip olmuş ve hatta, pura pérez barcelona'da ilk kadın public transti şoförü olmuştur.

    ispanya'daki anarşist kadınlarla alakalı libertarias videomuzun ilk bölümündeki fahişelerle kurulan monologlar can alıcıdır:

    http://www.youtube.com/…wcf9ywk5w-s&feature=related

    mujeres libres'in toplantılarındaki tartışmalarından bir kuple için, sen neymişsin be ablam:

    http://www.youtube.com/…xf-r5ekagau&feature=related

    what's wrong? it's seem we're mad because we want to fight.
    i'm going to explain so listen well. we dont see why the revolution is in the hands of only half the population.
    we are anarchists, but we are also women and we want to make our revolution. not have men make it for us. we don't want strugle designed to fit the male, because we'll be fucked as always.
    we want to fight so that we can claim our part in the share-out. and we want to make it clear that just now we're beside ourselves with joy and it would be a mistake to keep us at home knitting. we want to die, but we want to die like men, not live like servants!

    videonun son bölümünde de durutti'nin tavrına tanık oluyoruz:

    http://www.youtube.com/…xf-r5ekagau&feature=related
  • isp. (bkz: özgür kadınlar)
  • alakalı olarak; (bkz: cnt), (bkz: fai), (bkz: ispanya iç savaşı), (bkz: libertarias)
  • ayrıca şöyle de başarılı bir anarşist bakış derlemesi var, okumaya oldukça değer:

    mujeres libres

    cinsel eşitlik, özgür aşk ve katı tekeşliliğe karşı muhalefet çevresinde kampanya yapmak, liberterlerin 19uncu yüzyılın sonlarında kadın meselelerine karşı gösterdikleri daha kararsız ilginin doğal bir sonucuydu. ancak, anarko-sendikalist hareketin kalbindeki bir sonraki önemli örgütsel gelişim, bu kampanyayı önemli bir şekilde bir adım daha ileriye götürecekti.

    1936'nın ortalarında, cnt'nin kadın üyelerinden bir kısmı ve daha geniş anarko-sendikalist çevrelerden bazı kadınlar, kadınların gerek liberter örgütler içerisinde gerekse daha geniş toplum içerisinde yaşadıkları sorunlarla ilgilenecek bir kadın örgütlenmesi yaratmaya karar verdiler. kadınların "hem kalplerde hem de fabrikalarda sömürülmesi"yle ilgilenen mujeres libres (özgür kadınlar) kuruldu ve üye sayısı hızla büyüdü. o dönem yaşayan bir kadına göre, mujeres libres kadınları, "kadınlar olarak ve üreticiler olarak göz ardı edilerek üç katı köleleştirilmekten" kurtarmak için kurulmuştu.

    birkaç ay içerisinde, mujeres libres 20.000'e yakın kadın üyesini harekete geçirebilmiş; bir yoldaşlık ve topluluk duygusunu inşa ederken, kadınları bireyler olarak güçlendirmeyi amaçlayan yaygın bir faaliyet ağını da geliştirebilmişti. bu ikincisi [güçlendirmeye yönelik faaliyetler] tanıdık gelebilir; bu, o zamandan beridir anaakım feminist hareketin özelliği olagelmiştir. ancak, önceki [bir yoldaşlık ve topluluk duygusunun geliştirilmesi], "mujeres libres" türü feminizmin ayırt edici unsuruydu ve hala da öyledir; ve bu doğrudan doğruya mujeres libres'in içerisinde kök saldığı hareketin anarko-sendikalist ilkelerinin uygulanmasından ortaya çıkmıştı.

    kadınların ispanyol toplumundaki gerçek bastırılmasına ve cnt'nin daha az aydınlanmış kesimlerinde kadınların karşılaştıkları sorunlara tepki olarak, kadınları 1930'ların ortasının ispanya'sındaki ayaklar altına alınmış statüsünden kurtarmak için bir eğitim ve "kendini etkinleştirme" [enabling] programı başlatılmıştı.

    toplumsal cinsiyet rollerinden ve belirlenmiş davranış biçimlerinden hala tamamen kopamamış pek çok anarko-sendikalist, örgütlerinde ve ev yaşantılarında eşitsizlik kalıplarını yeniden üretiyorlardı. mujeres libres buna karşı çıktı. mujeres libres'in bir üyesi, bazı genç (erkek) üyelerin kültürel yetiştirilme normlarına hala sıkı açıkça sıkıya bağlı olduğu liberter örgütlenme juventudes libertarias (liberter gençlik) içerisindeki durumdan şöyle söz ediyordu:

    "mujeres libres düşüncesine katılmıyordum. mücadelenin hem erkekleri hem de kadınları etkilediğini düşünüyordum. birlikte daha iyi bir toplum için savaşıyoruz. neden ayrı bir örgütlenme olsun ki? bir gün, juventudes'den bir grupla beraberken, mujeres libres'in juventudes merkezinde --ki orada bir ofisleri de vardı-- düzenlediği bir toplantıya gittik. oğlanlar konuşmacılarla dalga geçmeye başladılar, bu beni başından itibaren sinirlendirdi. kadının konuşması bittiğinde, oğlanlar sorular sormaya başladılar ve zaten hiçbir şey yapmayacakları için kadınların ayrı örgütlenmesinin anlamsız olduğunu söylediler. tartışma çoşkuluydu. yorumlarının tonu beni tiksindirmişti ve mujeres libres'i savunmaya başladım.... en sonunda, beni federacion local de mujeres libres de barcelona toplantısına mahallemizin temsilcisi olarak seçtiler."

    1936 devrimi

    1936'da devrim ve iç savaş patlak verdiğinde (bakınız bölüm 17), yıllardır gelişen karşı-kültür fikirlerini uygulamaya geçirme fırsatı doğmuş oldu. bu görev coşkuyla üstlenilirken, iç savaş ve faşistlere yönelik yoğun uluslararası askeri/mali destek kültürel devrimin kısa ömürlü olacağını gösteriyordu. aslında, 1937 ve sonrasında, savaş baskıları, yakın zamanda aydınlanmış bir toplumda yaşamanın imkanlarından zevk almayı sağlayan herhangi bir gerçek serbest zamanı ortadan kaldırmıştı.

    yine de, devrimin kısa dönemi süresince, bir yandan ekonomi örgütlenir, kırsal ve sınai üretim kolektifleştirilirken (bakınız bölüm 18), aynı zamanda karşı-kültürü uygulamaya geçirmek amacıyla şaşırtıcı adımlar atıldı. örneğin, katalonya'da, temmuz devriminin ilk aylarında, kilise evlilikleri kaldırıldı ve katılmak isteyenler için "özgür birlik" mümkün hale getirildi. insanlar zaman zaman kısa merasimlerle cnt bürolarında evlenirlerken, çiftler birliklerinin kilise'nin onayladığı veya devletin evlilik merasimlerinden tamamen farklı olduğuna inanıyorlardı.

    yine katalonya'da, ispanya tarihinde yasal kürtaja izin veren ilk kanun 25 aralık 1936'da kabul edildi ve 1 mart 1937'de hastane ve kliniklerin kurulma normları belirlendi. cnt denetimindeki katalan sağlık departmanı'nın (sias), bunun sağlanması konusundaki gayreti dikkate değerdi. ancak, cnt'nin devrimci olmayan unsurlarca dışlanmasıyla, cnt'nin sias'yle ilişkisinin haziran 1937'de zayıflatılması bu etkinin muhtemelen minimal bir düzeyde olduğu anlamına geliyordu. isteğe bağlı olarak kürtajın yanı sıra, anarko-sendikalistler, fahişeliği ortadan kaldırmak için rehabilitasyon merkezleri, gençler için seks-danışmanlıkları ve cinsel bilim enstitüsü kurmayı planlamışlardı. ne yazık ki, bunların hiç birisi gerçekleşmedi.

    sonuç

    ispanyol anarko-sendikalistleri, sayısız grev ve toprak işgalinde "ekonomik" bir düzeyde savaşım (bakınız bölüm 18) vermelerinin yanı sıra, kültür ve cinselliğin gerek liberal gerekse kilise-hakimiyeti altındaki versiyonlarının yerini olacak bir karşı-kültür yaratmaya teşebbüs ettiler. seks eğitimi ile yetinmeyen anarko-sendikalistler, toplumsal ve cinsel ilişkilere farklı bir düşünüş ve davranış tarzı getirmeye çalıştılar. bu, işlediği kısa zaman zarfında cinsiyetçilik ve cinselliğe yönelik bastırıcı davranışları kesinlikle ortadan kaldıramazken, nereden gelirse gelsin baskıcı ve hiyerarşik ilişkilere karşı muhalefet bayrağını yükselten kadın ve erkeklerin, işçi sınıfı toplulukları içerisinde değişim yapmaya yönelik çok ciddi girişimlere işaret etmektedir.

    aynen cnt ve diğer başarılı liberter örgütlenmeler gibi, mujeres libres'in de belli başlı başarıları basit bir olgudan kaynaklanmaktadır; bu örgütler, üyelerinin (ve daha geniş bir toplumda kadınların) içinde yaşadıkları gerçeklikle doğrudan doğruya bağlantılıydılar.

    aynı sanayide veya fai'yle (iberya anarşist federasyonu) bağlantılı ilgi grupları içerisindeki --ister kadın, ister gençler olsunlar-- benzer görüşe sahip olan ve benzeri koşullarda yaşayan insanlar arasında kurulan ağlar sayesinde, anarko-sendikalistler ve diğerleri, çeşitli biçimlerdeki tahakküme karşı topluluk direncini ortaya çıkardılar ve güçlendirdiler. diğer anarko-sendikalist örgütlerde olduğu gibi, devrim fikri toplumu, cinsel olsun, toplumsal cinsiyet temelli olsun, kültürel veya ekonomik olsun, tüm baskılardan kurtarmak anlamına geliyordu.

    ana noktalar

    * katolik kilisesi'nın, eğitim ve toplumsal ahlak dahil olmak üzere, 1930'ların ispanyol yaşamının tüm yönleri üzerinde müthiş bir gücü vardı.

    * kadınların kurtuluşu ve özgürleşmesi fikri anarko-sendikalist hareket içerisinde büyüdü.

    * büyüyen anarşist kültürün anahtar kavramı, insanların diğer insanlarla birlikte yaşama ve onlarla ilişki kurma şekliydi.

    * anarko-sendikalistler, evlilik, seks ve cinsellik dahil olmak üzere, burjuvazinin ahlak kurallarını sorguladılar.

    * mujeres libres, daha az aydınlanmış olan erkek işçilerin toplum cinsiyet rollerine ilişkin bakış açısına karşı çıkmak amacıyla gelişti.

    `sorular ve önerilen cevaplar:`

    1. liberal ve muhafazakar feministlerle karşılaştırıldığında, anarko-sendikalistlerin kadınların kurtuluşu fikrine yaklaşımlarındaki farklar neydi?

    --> orta sınıftan feministler, siyasi eşitlik ve oy kullanma hakkı taleplerinin, kendilerinin daha az kadınsı, daha az saygılı ve daha az yumuşak olacakları anlamına gelmediği konusunda erkeklere güvence vermekte dikkatliydi. anarşistler oy kullanmayı suni bir çözüm olarak görüyor ve kadınlarla erkekler arasındaki eşitsizliği üreten toplumsal ilişkilerin kökenlerini değerlendirmeye çalışıyorlardı.

    2. bu yaklaşım marksistlerin yaklaşımından nasıl farklıydı?

    --> marksistler ekonomik kurtuluşun kadınların özgürleşmesine yol açacağına inanıyordu. anarko-sendikalistler bunun yeterli olmadığını, tavırlarda bir değişikliğin ve kadınların kuvvetlenmesinin gerektiğini öne sürüyordu.

    3. "novela ideal" neydi?

    --> novela ideal, anarşist yaşam şeklini anlatan kısa roman dizileriydi. genellikle aşk ve cinsellik üzerine odaklanan din karşıtı kısa hikayelerdi.

    4. "özgür aşk" fikri neydi?

    --> anarko-sendikalistler, evlilik sözleşmesinin karşısında özgür aşkı savundular. aşkın ya özgürce verilmesi gerektiğine ya da hiç olmaması gerektiğine inanıyorlardı. evlilik, eşitsizlik ve güç ilişkilerine dayanan bir toplumu destekleyen otoriter bir kurumdu.

    5. mujeres libres neden kuruldu?

    --> anarko-sendikalistlerin tüm uğraşlarına rağmen, hala toplumun katı toplumsal cinsiyet rollerinden kopamayan çok sayıda erkek vardı. anarşist kadınlar bu basmakalıplara karşı çıkmayı düşündüler ve böylece mujeres libres'i kurdular.

    kısaltmalar:

    cnt: confederacion nacional del trabajo (ulusal emek konfederasyonu), anarko-sendikalist sendika.

    fre: federacion regional espanola (ispanyol bölgesel federasyonu), birinci enternasyonal'in ispanya bölgesi.

    ftre: federacion del trabajoderes regional espanola (ispanyol bölgesi işçileri federasyonu).

    tavsiye edilen okumalar

    free women of spain [ispanya'nın özgür kadınları]. martha ackelsberg. bloomington, 1991.

    işçiler ve cnt ile birlikte toplumsal devrim için mücadele eden, 1930'ların işçi sınıfı kadınları örgütlenmelerinin eşsiz bir muhasebesi. bu anarko-sendikalist deney içerisinde yer alan devrimci kadınların geliştirdiği, savaş sonrası "feminizm"inin çok çok ötesine geçen fikir ve uygulamaya yönelik projelerin ayrıntılı açıklanması.

    mujeres libres: organising women during the spanish revolution [mujeres libres: ispanyol devrimi sırasında kadınların örgütlenmesi]. dam. 1987. 60 s.

    artık ne yazık ki baskısı bulunmayan martha ackelsberg makalesinin bu yeniden baskısı, devrim sırasında anarko-sendikalist kadın örgütlenmesi çalışmasına mükemmel bir giriş sunuyor.

    women in the spanish revolution [ispanyol devriminde kadınlar]. liz willis. solidarity, broşür.

    önemli, akademik olmayan, bilgilendirici ve makul fiyatlı. tarihte sürekli olarak az temsil edilen bir konuya (devrim'de kadınlar) yapılan oldukça nadir bir katkı.

    women [kadınlar]. mary low. (red spanish notebook [kızıl ispanya defteri] içerisinde, m. low & j. brea, city lights books).

    baskısı tükenen ve bulunması oldukça zor bir kitap. konu bu sefer poum'un perspektifi. mujeres libres vb. şeylerden bahsediyor.

    anarchism, ideology and same-sex desire [anarşizm, ideoloji ve aynı-cins arzusu). r. cleminson. ksl.

    aynı zamanda ispanya devrimi tarihçisi olan bir solidarity federation üyesinden, aynı cins arzusuna ilişkin anarko-sendikalist görüşler.

    çeviri: anarşist bakış

    ingilizce orijinali: "unit 16 - spain: culture, education, women and sexuality", a history of anarcho-syndicalism, self-education serisi, 2001 (2. baskı)

    http://www.anarkismo.net/article/9876
  • özgür kadınlar için hoş bir kolaj da burada varmış; http://www.youtube.com/watch?v=hibox3ttnvs
  • bir döküman daha ekleyeyim: "http://meydangazetesi.org/…-devrimi-belen-yildirim/

    "...özgürlüğün tarifsiz hissi ispanya’yı devrim, devrimi anarşizm olarak görenlerin tarihinde saklıdır. 1930’larda ispanya’da anarşist bir devrim gerçekleşiyordu. ispanya’nın sokaklarında, caddelerinde, meydanlarında çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı hep bir ağızdan aynı şarkı söyleniyordu; herkes için özgürlük… toplumsal devrim ispanya’nın topraklarını sarmalamış, mücadele beraberlik ruhunu pekiştirmişti. herkes için özgürlük istiyorlardı çünkü anarşist devrimin kök saldığı bu topraklarda tarihte derin izler bırakacak olan bir kadın hareketi yeşeriyordu: “mujeres libres” "
hesabın var mı? giriş yap