• ukteyi barkopasa vermiş, o zaman doldurmak vaciptir.

    421-422 seneleri arasında bizans imparatorluğu ile sasaniler arasında geçen savaş tam olarak bir sonuca ulaşmış değildi. yine de iki taraf ermenistan coğrafyasını bir bakıma aralarında bölüşmüştü, doğu taraf sasani nüfuzu batı taraf ise bizans nüfuzu altında kalacaktı. öte yandan 421-22 savaşı'nın gerçekleştiği coğrafya geniş bir alana yayıldığı için iki tarafta çeşitli toplulukları kendi yanına çekmeyi başarmıştı; misalen pek çok arap kabilesi sasaniler ile beraber savaşmıştı.

    iki tarafında kesin bir sonuç alamadığı savaştan sonra aşağı yukarı 30 sene boyunca ortam sakinleşmemiş, sınır çatışmaları sürmüştü.

    438 senesinde ii.yazdgerd tahta çıktı. bu kişi fanatik zoroastrian idi; yani zerdüşt. aynı dönemlerde zerdüştlük sasani topraklarında pek çok kişinin kabul ettiği bir din hâline geldiği gibi devletinde resmi dini olmuştu. 440lı yıllarda mir narseh isimli pers satrapı sasani nüfuzu altındaki ermenistan'da zoroastrianizmi yaymaya başladı; yeri geldiğinde zor kullanarak. gerek sasaniler gerekse bizans arasında 421-22 savaşı'ndan ötürü tam bir sınır kavramı oluşmamış olduğu için ve mamigonyan'ın toprakları iki devletinde nüfuz alanında olduğu için bizans ile sasaniler arasındaki ilişkiler gerildi.

    bu esnada bizans'ın batıdaki ilişkilerine bakmakta fayda var. 441 yılında, yani ii.yazdgerd'in ermenistan topraklarını asker zoruyla ilhâk etmeye başladığı zamanlarda, bizans ordusunun yarısı afrika'da aspar kumandasında bonifacius ile beraber geiserich'e karşı savaşıyordu. aynı sırada attila hunlardan kaçanların kendisine teslim edilmediği, verginin aksatıldığı, tüccarlarının kötü muamele gördüğü gibi gerekçelerle balkanları istila ediyordu; ki singidinum, sirmium gibi büyük şehirleri; ilirya bölgesi gibi silah depolarını ele geçirmişti. bu şartlar altında ii.theodosius bizans ordusunu sicilya'dan çağırdı(geiserich roma ordularını mahvetmişti). sicilya'dan gelen bizans birlikleri attila'ya karşı durmayı denedilerse de komik ve saçma savaş formasyonlarından ötürü hunların canlı ok talimleri oldular; sonuç bizans adına hezimetti. aynı dönemlerde sasanilerin doğusunda ise kuşan(afganistan) bölgesinin çoğu zoroastrian olmuştu. bizanslılar 447 yılına kadar yeni bir ordu üretmeyi başardılar ve 447 senesinde utus savaşı'nda attila'ya tekrar yenilmiş olsalar dahi attila'yı zorlamayı başardılar. bu arada ilginçtir bizans'ın magister militum'u cermen kökenli arnegliscus öldü ve alan kökenli biri olan aspar aryan olmasına rağmen magister militum oldu (aspar'ın babası ardaburius sasanileri 421-22 savaşında 7 defa yenilgiye uğratmıştır). 447'den üç sene sonra bizans imparatoru ii.theodosius öldü, yerine daha kararlı biri olan ve theodosius'un ablası pulcheria ile evlenmiş olan marcian geçti. marcian'ın tahta çıkması ile birlikte pulcheria'nın(ki kendisi galla placidia gibi salak değildir) tahtta etkisi azaldı veya aspar'ın etkisi arttı.

    roma'da bu olaylar olurken hunların ilişkileri batı roma imparatorluğu ile gerilmişti. galya'da çıkan isyanı bastırması için 50.000 savaşçısını dostu flavius aetius'a veren attila kardeşi bleda'nın ölümünün ardından tek güç olmuştu. beceriksiz general litorius yüzünden aetius 50000 hun savaşçısını vizigotlara kurban verdi; sene 437. bu esnada attila'nın kardeşi bleda konseyin önünde güçlenmişti; attila'da konseyi kendi yanına çekmek için bizans'a savaş açmak zorunda kaldı. bizans ile süren savaşlar, balkanların yağmalanması sonrası bizans ağır miktarda haraç ödemek zorunda kalmıştı, ki bir yerden sonra da ödeyememişti zaten. attila'nın bizans ekonomisine bu denli yüklenmesi neticesinde bizans ekonomisi çökmüştü. aradan geçen 13 sene içerisinde batı roma'ya düşman herkes attila'nın himayesine sığınmıştı ki bunların arasında bagaudelerden tutun frank kralı merovech'i değil müteveffa kral chlodio'nun diğer oğlunu destekleyen güruha kadar. aynı sene theodisius doğu roma'da vefat etti; olaylar bunla kalmadı honoria attila'ya evlenme teklifinde bulundu. evet o zamanlar avrupa aristokrasisinde romalı kızlar teklif ediyormuş. bu şartlar altında attila çeyizini almak için -çeyizi de erkek alırmış, mesela imparatorluğun yarısı- roma'ya savaş açmak durumunda kaldı. böylece öteki roma rahat bir nefes aldı; artık sasaniler ve ermenistan ile ilgilenebilirdi.

    böylece o tarihe kadar el altından yürütülen iş birliği de yavaş yavaş açığa çıkmaya başladı. yine de ii.yazdgerd geri vites yapmıyor, imparatorunuza değil alayınıza gider diyordu. ermeniler bölgenin dağlık oluşunu da kendileri için avantaja çevirdikten sonra 451 yılında iran ordusunun karşısına çıktılar. kaynaklar sasanileri 250.000 kişi, ermenileri ise 66.000 kişi olarak belirtiyor; o tarih için abartılı bir rakam. sasanilerin yanında savaş filleri(bir kere de getirmesinler) ve zerdüştlüğe geçen 20.000 civarı daha ermeni vardı. sasani ordusu pirus zaferi kazanmıştı. bu savaş ile beraber pek çok ermeni din adamı hapsedilmiştir ve belki de ermeniler bundan dolayı kalkedon konsiline temsilcilerini yollayamamıştırlar.

    dinden ötürü siyasi olarak işbirlik hâlinde olan ermeniler ile bizanslılar, teolojik açıdan birbirlerine rakiptiler. genel olarak nasturilik çizgisine daha yakın bir görüşü savunan ermenilerin görüşleri ilk olarak 431 birinci efes konsilinde ayıplanmış, 449 ikinci efes konsilinde sonuçsuz kalmış, o zamanlar henüz ayrılmamış olan ortodoksluk-katoliklik tarafında 451 kalkedon konsilinde reddedilmiştir. ama teolojik incelemesi başka bir entry konusu.

    kaynaklar:

    -ilk olarak tarihle ilgilenen bir insan olan bana bu dönemi sevdiren ross laidlaw ve onun eseri tanrı'nın kılıcı attila kitabı. kitapta her bölümün başında bir alıntı var ve o alıntılar sayesinde priscus, jordanes gibi isimleri okudum. oralardan hatırladığım kadarı ile avrupa'nın siyasi özetini çıkardım.

    -tarihleri teyit etmek için wikipedia'ya baktım.

    http://www.armenian.com/history4.html

    http://www.humanities.uci.edu/…room/yazdgerd_ii.php
hesabın var mı? giriş yap