ankara'yı sevme nedenleri
-
orada büyümek. çocukluğu orada geçirmek değil kastettiğim, daha bir ergenken üniversite için gidip oraya yerleşmek. orada olgunlaşmak. bütün ilkleri, güzel anıları orada yaşamak. en sevilen arkadaşları orada tanımak. her sokakta bir iz bırakmak. her yerde bir anıya sahip olmak. hayatın kendine ait olan kısmının tüm temellerini orada atmak. yetişkin hayatının tüm temelleri orada atılmışken sevmemek imkansız oluyor zaten.
-
sadece gece duyabileceğiniz bir kokusu var. hani böyle soğuk.. içine çektiğiniz an iliklerinize kadar üşüten ama huzurlu. tanıdık.
-
bahçelievler sokaklarıdır. tüm mevsimlerde gece yürümek kesinlikle çok dinlendiricidir bu sokaklarda.
-
tek bir nedeni vardır. bakın bir ve yalnız bir nedenden bahsediyorum. o da sevdiğiniz birinin/birilerinin ankara'da yaşamasıdır. o kadar.
-
(bkz: kumrular caddesi)
(bkz: odtü)
(bkz: talip sineması)
(bkz: akün sineması)
(bkz: odtü mimarlık balosu)
(bkz: dost kitabevi)
(bkz: gün fm)
(bkz: sakarya caddesi)
(bkz: olgunlar sokak)
(bkz: manhattan)
(bkz: gölge bar)
(bkz: metropol sineması)
(bkz: kızılırmak sineması)
(bkz: büyülü fener)
(bkz: imge kitabevi)
(bkz: mülkiyeliler)
(bkz: tunalı hilmi caddesi)
(bkz: kuğulu park)
(bkz: modern sabahlar)
(bkz: james cook)
(bkz: sakal)
(bkz: boğaziçi lokantası)
(bkz: atatürk orman çiftliği)
(bkz: aoç dondurması)
(bkz: kürk mantolu madonna)
(bkz: ahlatlıbel)
(bkz: küçükesat)
(bkz: eymir gölü)
(bkz: dostlar)
(bkz: hamamönü)
(bkz: ankara kalesi)
(bkz: barış bıçakçı)
(bkz: hasan ali toptaş)
(bkz: behzat ç.)
(bkz: papazın bağı) (hatırlatan arkadaşa özel teşekkürler)
(bkz: l'avare)
(bkz: route)
(bkz: gürsel korat)
(bkz: max fm)
(bkz: aspava)
edit: güncelleme -
ankarayi sevenlerin ankarayi sevme nedenleri mekanlardan cok, o mekanlari paylastiklari insanlardir. bu nedenle ankara da yasamis olanlar ankarayi severler, yasamayanlar degil. denize bakarken sirtinizi donemezsiniz insanlara ankara da. insanin eglencesi gene insandir. yolda, caddede, kisin pis havasinin sizi tiktigi mekanlarda. insan insana duser yani, her anlamda.
-
"nörüyon la bebe diyen tiplerin neresi naif neresi kulturel anlamadim"
bilmediğin ankara'da sergiler, operalar, tiyatrolar full cekiyor, bilet bulunamiyor. kekolarin dunyasindan cikarsan görebilirsin. -
anlaralıyım ve hayatımda ilk defa birinin ankara insanına kibar ve naif dediğini duydum. mecliste 500den fazla milletvekili var adamlar ülkeyi yönetiyor onlar bile kibar ve naif değil.
-
eger hala 10 sene once terkettigim ve bir daha donemedigim ankara ise;
en kalabalik caddenin hemen bir sokak paralelinde sesssiz sakin, agaclar arasinda mahalleler bulmaktir.
cankaya'dan baslayip, arjantin ya da seymenler uzerinden tunaliya yurumek, kugulu'da mola vermektir. yine yuruyerek tunus caddesi uzerinden bakanliklar, yuksel caddesi, kizilay hattinda acikmaya baslamaktir.
sakarya'da doner yemektir.
olgunlarda kitapcilara, yuksel caddesinde enerji dolu genclere bakmaktir.
aksam olunca ufak tefek bir turku barda hafif hafif demlenmektir.
gun boyu kasip kavuran agustos sicagina ragmen aksam serinliginde yuruyerek guven parktan mavi dolmuslara binmektir. -
(bkz: always rock bar)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap