• açılınn ben geldim. aşık olduğum kadınla evliyim, 2,5 yaşında bebemiz var ve sevdiğim işi yapıyorum. gelecek kaygısı yaşamamak için şimdiden çeşitli yatırımlar ile çocuğumuzun geleceğini kurtarmaya çabalıyoruz. evlendiğimizde hiçbir şeyimiz yoktu,kirada oturup en ucuz mobilyaları almıştık. şimdi evimiz oldu ama hala aynı mobilyaları kullanıyoruz çünkü ev dediğin dört duvar içinde pahalı eşyalar değil, ev benim için ailemin içerisinde olduğu yer. herşeyi dişimizden tırnağımızdan arttırıp birlikte yaptık daha doğrusu eşim sağolsun dört duvarı yuva yaptı. yuvayı gerçekten dişi kuş yaparlar dedikleri doğruymuş arkadaşlar, . üç gün sonra aç kalsam, işsiz kalsam şuna eminim karım arkamda dağ gibi durur. herkese içerisinde sevgi ve huzur olan yuva dilerim arkadaşlar.
  • allah herkese nasip etsin demek lazım. büyük bir şans olsa gerek.
  • ben bu.

    yalnız eşim rahatsız, sürekli hastanelerde olunca işimi de yapamıyorum. o yüzden en önemlisi sağlık.
  • benim arkadaş bu.

    haftaya 31 yaşını devirecek bir insan olarak kendimi bildim bileli sevdiğim kadınla beraberim. lise zamanında başlamıştım onu sevmeye. 8 yıl beraber olduktan sonra evlendik ve 4 yıldır da evliyiz. evet kimilerine göre evlilik standart ve monoton bir hayat ama bana göre evlilik o monotonluk içerisinde bile mutlu olabilmek. mutlu olamadıktan sonra, hayatın aksiyon dolu olsa nolur ki.

    işime gelecek olursak da, 4 yıl boyunca nispeten kötü şartlarda çalıştıktan sonra istediğim ve mesleğim olan sektörde kurumsal bir firmada 3. yılımı doldurmak üzereyim. hakkımı aldığımı ve en önemlisi bana değer verildiğini hissediyorum. bu işimi de aslında o çalıştığım 4 yıllık döneme borçluyum. şartlarım iyi olmasa da gelişim anlamında bana çok şey kattığını düşünüyorum.

    hayattan umudunuzu kesmeyin arkadaşlar. bazen çok zor dönemler geçebiliyor, hele ki günümüz şartlarında... ancak umut etmek için önce kendi hayatımıza göre en iyisini hayal etmek gerekiyor. etrafımdaki insanlara bakıyorum da; hayaller hep aynı. zengin olayım, çalışmadan para kazanayım, milli piyango bana çıksın, güzel bir evim olsun, bahçesi olsun, arabam olsun, gezeyim, şunu yapayım vs. bence en önemlisi yapması zor, ulaşması basit olanı hayal etmek: "mutlu olmalıyım, mutlu olmak için yaşamalıyım."

    bugünün de önemine atıfla, ne demiş güzel atam:
    "hayal ettim, hayalimin önündeki manileri tespit ettim. manileri kaldırdığımda, hayalim kendiliğinden gerçekleşti."
  • maslow'un piramidinde "kendini gerçekleştirmiş" kişidir.
  • şu hayatta kıskandığım tek insan profili olabilir kendisi, tek şart aşk karşılıklı olacak, yani ektiğini biçeceksin. işte o vakit gerçekten gelir ve hayat standardından bağımsız olarak dünyada cenneti deneyimliyor insan.

    işe geliyorsun, işte tatminini yaşar iken tatlı tatlı eşini özlüyorsun, eve dönsem de şunu bunu yapsak diye ufak tefek planlar yapıyorsun ama işinde de mutlusun, işten kaçmak amacında değilsin. sevdiğin işi yaptığın için eve pozitif bir ruh hali ile dönüyor ve tatlı yorgunluğunu eşinin varlığı ile dinlendirip gün içinde kafanda geçirdiğin ufak şımarıklıklarını yaşıyorsun, sonra hafiften yarın işte şunu bunu yaparım der iken yine tatlı bir sıcaklık ile kurguluyorsun önündeki günü, nefesin daralmıyor çünkü işin de ikinci aşkın.

    işteki tatmini eve, evdeki tatmini de işe yansıtıyorsun ve kalabalık zombi ordusu arasında parlamaya başlıyorsun, herkes sırrının ne olduğunu merak ediyor ve senden sihirli bir reçete soruyor, sense olanı olduğu gibi anlatıyorsun ama kimsenin aklı ermiyor bu basit yöntemler ile böyle bir mutluluğun gelebileceğine, nasıl yani işin sırrı son model araba, lüks ev eşyaları ve nezih bir semtte oturmak değil mi, imkansız, bize böyle öğretildi ama diyorlar.

    ben mi ? ben işsiz, yalnız, başarısız bir adamım, bu yazdıklarımı imrendiğim tek insanın hayatından gördüklerimle yazdım, bahsettiğim zombi ordusuna bile dahil olamadım, aferin bana.
  • eşine olan ilgisini yitirdiğinde, karşı tarafın onun kadar aşık olmadığı durumda veya aşkını kaybettiği yerde; işyerinde kendine uymayan insanlarla çalışmaya başladığında, mobbinge uğradığında, işine eskisi gibi değer vermediğinde vs. hayatı kendisine zehir olabilecek kişidir. hiçbir şey kalıcı değildir, insanın başına her şey gelebilir. insanlar değişir, zevkler değişir. o yüzden ne oldum dememeli, ne olacağım demeli.
  • buradan çok pespembe gözüküyor ama insanları birazcık tanıdıysam bu kadarıyla yetinmez ki. ve kuvvetle muhtemel, çok da farkında değil bunların. başka hedefleri vardır; almak istediği bir şey, terfi, daha fazla para, vs.
    hiçbirimiz sahip olduklarımızla doymuyoruz ki, biraz daha biraz daha diye diye ipin ucunu kaçırdık.
  • eskiler "allah her şeyim birbirine denk dedirtmesin, azrail gelir canını alır." derler bizim köyde. her şeyin böylesine denk gitmesi o kadar olağanüstü ki sonunda illa ki bir felaket başa gelecek diye korkar olmuşuz.

    ben mi? eşimden de işimden de vazgecemem ama bu benimki ne tarz bir sevmedir emin değilim, ikisi de yoruyor çünkü gerçekten :)
  • 50'sini görmeden ölür.

    hayat, bu kadar mutluluğu uzun uzun yaşatacak bir şey değil.
hesabın var mı? giriş yap