ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kızların en çok söylediği yalanlar
-
yoo kızmadım
yaran facebook durum güncellemeleri
-
devlet bize ne verir ? maaş
bizi kim yarattı ? allah
birleştir" maaşallah"
kaç kere ? 41
mhp'nin 41. yılı kutlu olsun!
eyüp sultan'daki kiralık 1+1 daire
-
bu evin fotoğrafını çekip ilana atarken kendisinden hiç mi utanmadı acaba? bu evde bir insanın bu şartlar altında yaşamasının imkansız olduğunu hiç mi düşünemedi mesela? bazen gerçekten bazı insanlara fazla anlam yüklüyoruz. işte bu da onlardan birisi.
ikea'yı ikea okuyan insan
-
yurt dışında yaşamadığına göre ikea diye okumasında bir sakınca bulunmayan insandır.
yurt dışında yaşasa yine ikea diye okuyabilir, nedir yani, insanın kültür seviyesi salt bununla mı ölçülüyor?
yabancı turistler türkiye'ye gezmeye gelince trt spikeri gibi mi konuşuyor amk?
ikea, ikea, ikea. okudum işte.
pardon cehaletten burnum kanıyor şu an 1 sn :(
bakkallık yapmak için 4 yıl okuyan eczacı
-
(bkz: 5 yil o gerizekali)
14 şubat pazar sabahı köründe çiçek teslimatı
-
binlerce sipariş var gün içinde,
ondan sonra yetişmedi diye de ağlayan sizlersiniz anlamıyorum ki, ne oldu yani uykundan uyandıysan! azıcık karşı tarafında açısından bakın olaylara. rezalet olmayan rezalet başlık.
ona göre personel çalıştırsın diyenler zaten hayatları boyunca hiç bir organizasyon yönetmemiş kişiler, işin operasyon kısmı öyle olmuyor. ama işte kime ne anlatacaksın!
en son alınan iltifat
-
(bkz: senden zarar gelmez)
böyle iltifat mı olur lan. hele de bir kadından geliyorsa. ben de erkeğim benim de hormonlarım var. terbiyesiz.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"gevşeklik, ümit besen'in eski sevgilisine nikah şahitliği yapmasıyla başladı. "
sevilen osmanlıca cümleler
üniversite 1. sınıf öğrencisi
-
lise 5. sınıf öğrencisidir
present perfect tense
-
iki gün önce katıldığım ingilizce öğretmenlerine yönelik hizmet içi eğitim seminerinde, semineri veren kişi bir ifadenin farklı şekillerde söylenebildiğini, öğretirken saf dilbilgisine yoğunlaşmamamız gerektiğini vurgularken arada şöyle bir diyalog geçti.
- bildiğiniz gibi bir filmi izlemişseniz bunu "i have seen this film" diye söylersiniz ingilizcede. fakat amerikalılar bunu "i saw this film" olarak söyler. içimizde amerikalı var mı?
farklı birimden bir amerikalı öğretmen anında atılır ve:
- ben present perfect tense'i türkiye'de öğrendim!
diyerek bütün salonu yarar geçer.