ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1 haziran 2019 yenikapı teravih mitingi
-
“yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye almazlar. onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar.”
ma’un suresi 4-5-6
edit: ayıptır yahu. küfretmeye ne gerek var. yorum yapmadım, kimseyi de yargılamadım, uydurmadım da. ayrıca ayet meali diyanet'in çevirisinden.
sahibinden'de satılan üzerinden tank geçmiş araba
-
tam bir garaj arabası.
üzerine garaj düşmüş.
boğaziçi'nde okuyorum demenin mütevazı yolları
-
-nerede okuyorsun?
+eee, kem, küm, bogazicinde, ayiptir söylemesi
-ismi bogaziciyse o zaman kesin istanbul’dadir, öyle degil mi?
+(hönk??) buralarin yabancisisin galiba... sen nerede okuyorsun, bakiim?
-harvard
+peki
(bkz: karsi cinsle tanisma denemesi replikleri)
(bkz: rezil olmak)
hayata dair gülümseten detaylar
-
oynaşırken elimi sertçe ısıran köpeğin, canımın acıdığını fark ederek ısırdığı yeri yalaması ve gözlerimin içine melül melül bakıp kafasını avucuma koyması. ağzını yüzünü parçaladığımın iti.
10 temmuz 2016 portekiz fransa maçı
-
sonucu ne olursa olsun maçın adamının ronaldo olduğu maç. ulan adam şahsi olarak ve klüp bazında nirvanaya ulaşmış almadığı başarı kalmamış milli takımda finalde takımımı sırtlayamayacağım diye kariyerini tehlikeye atıp oynamaya çalışıyor, olmayinca kederinden hüngür hüngür ağlıyor. biz de barcelona'da 4 maça çıktım diye kendini türkiye'nin ilahı görenlere ağlayalım.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
yeğen (y, yaş 8), ben (b)
yeğen ile evde baş başa yemek yemekteyken yeğenin ayranını masaya dökmesiyle başlayan diyalog.
y: olsun dayı.
ben cevap vermeden masayı silerken.
y: olsun olsun.
b: oğlum ayranı sen döktün, teselli için benim sana olsun demem lazımdı.
y: olsun olsun.
the shot
-
sürekli jeneriklerde gösterilen ama aslında ait olduğu maçın gidişatını pek temsil etmeyen efsane sayı. ilgili maçın tamamı, hatta son 2 3 dakikası izlendiğinde clevelandın aslında maçta daha ağır bastığı ve chicagoda jordan dışında direnen pek kimsenin olmadığı görülüyor. pippen grant gibi oyuncular maç boyu ortada yok, jordan takımı resmen tek başına ayakta tutuyor, bir ara takımının son 24 sayısının 18ini attığını ekranın altında yazıyla söylüyorlar. hele son 6 saniyede craig ehlo bir turnikeyle takımını son 3 saniyeye 1 sayı önde sokuyor ve jordan mola aldığında bütün salon neredeyse turu geçtiklerine,işin bittiğine emin gibi. ve moladan sonra jordana top aldırma gibi bir hata yapıyorlar, mj de salonu susturan sayıyı yapıyor. maçı izleyince garip olan bir şey de cleveland maçı kaybedince salondaki homurtu ve sevinçten çıldırmış chicagolular arasındaki tezat; jeneriklerde spikerler o kadar yaygara yapmış ki insan şut girince büyük bir coşku bekliyor salonda, ama çıt çıkmıyor, ıslık filan da yok, sadece sessizlik. bu arada nba tv 15 senelik maçın arasına öyle bir reklam koydu ki insan çıldırabilir; hele son 3 dakikada saniye başı çıkan aptal nba reklamları nba tvnin show tv kanal d den farkının olmadığını gösterdi.
oğlunun peşinden camdan atlayan anne
-
valla kendisinin de evladının da hayati tehlikeyi atlatıp iyi olduğu haberine denk geldiğinde resmen gülümsedim ve inanılmaz mutlu oldum. 2 yaşındaki çocuğun 4. kattan beton zemine düşüp sağ kalması mucize evet ama özellikle annenin o yükseklikten düşüp bırakın sağ kalmayı tek kemiğinin bile kırılmaması kesinlikle akılalmaz.
yaratıcı kesinlikle koruyor anne'leri. ve hep korusun onları ve evlatlarını.
tiyatro
-
karantina günlerinde erişime açılan gösterimler dahil olmak üzere online olarak izlenebilecek oyunları şuracığa bırakayım;
ankara devlet tiyatrosu
- reis bey
- leyla ile mecnun
- osmancık
bornova şehir tiyatrosu
- bir anarşistin kaza sonucu ölümü
- işgüzar bir tekerrür
- küheylan
- kral lear 1 , 2
istanbul devlet tiyatrosu - bir nefes dede korkut
eskişehir şehir tiyatroları
- bir şehnaz oyun
- gergedan
- keşanlı ali destanı 1 , 2
- ağır roman
van devlet tiyatrosu - kahvede şenlik var
nilüfer kent tiyatrosu
- şark dişçisi-1 , 2
- romeo & juliet
- iki efendinin uşağı-1 , 2
- tersine dünya
- iii. reich'ın korku ve sefaleti 1 , 2
- titanik orkestrası
- cambazın cenazesi
- kanlı düğün
- çöl oyunu
trabzon şehir tiyatrosu
- 444
- kafes
- dokuz canlı
afyonkarahisar belediye şehir tiyatrosu
- bana bir şeyhler oluyor
- haybeden gerçeküstü
- yaşar ne yaşar ne yaşamaz
tiyatro pangar - kozalar
dostlar tiyatrosu
- marx'ın dönüşü
- sivas'93
- nazım'a armağan
- yalınayak sokrates
levent üzümcü - anlatılan senin hikayendir
haluk bilginer - şekspir müzikali
levent kırca tiyatrosu - azınlık
nejat uygur tiyatrosu - zamsalak
kadro pa - macbeth mutfakta
proje no2 - hizmetçiler
mekan artı
- 80'lerde lubunya olmak
- şiddet üçlemesi 2 - şeker
- üçkişi
itü müzikal topluluğu - sidikli kasabası 1 , 2
nazım hikmet kültür merkezi - en gerçek masal - ç.o
galataperform - aksak istanbul hikayeleri
tiyatro ak'la kara;
- karımın kocası
- patron kim?
- yargı
- kadın aklı erkek aklı
- audition
- kelebekler özgürdür
tiyatro oyunevi - tiyatro öldü
tiyatro mundus
- beckett
- marat sade
- akıl defteri
hareket atölyesi
- ahhval
- ülke - yolculuk - hafıza
- insan(lık) hali
- kül kadın
- ruhiye
fulya peker
- dem
- veba
fmv ışık müzikal topluluğu
- lüküs hayat 1 , 2 , 3
- hisseli harikalar kumpanyası 1, 2
- istanbul efendisi 1 , 2
- tosunpaşa 1 , 2
enka tiyatro kulübü
- yedi kocalı hürmüz 1 , 2
içimizden bir ekip: risus sanat
bonus: küçük kara balık :')
yanlış anlaşılmış şarkı sözleri
-
arkadaşım eşek'de geçen
"ayrılık geldi başa
katlanmak gerek" sözlerindeki katlanmak'ı katlanmak olarak anlardım.
küçüktük o zaman, evler de küçüktü. hiç bir çocuğun kendisine ait yatağı yoktu. her gün yatak yapılırdı, toplanırdı. yer yatağı kablinden bir düzenek. annem sabah erken kalkar, çarşafı katlar, yorganı katlar, battaniyeyi katlardı. yatağın üstünde debelenirken beni de katlardı. ayaklarımı başımın arkasına doğru bastırır, beni iki kat eder, öperdi.
sanırdım ki, katlanmak, öpülmek gibi bir şey. bir nevi sevilmek. yine sanırdım ki barış manço'nun da başına ayrılık gelmiş. köyünden, annesinden ayrılmış. ilk fırsatta gidip annesi tarafından katlanıp öpülmesi gerek.
kondüktör
-
kondüktörler için inceledikleri çaylaklık entryleri "sözlük'te bu ayarda bir yazar olacağım" türünde bir taahhüt. yazar olduktan sonra çaylaklık entrylerindeki özeni bir kenara bırakıp canavara dönüşen yazarlar kondüktörlerin zamanlarını çaldıkları gibi, sözlük'e de zarar veriyorlar.
artık çaylaklık entryleri uygun bulunarak yazar yapılmış yeni yazarların sonraki entrylerinde aynı özen görülmediği takdirde kondüktörler bu yazarları uçurabilecekler.
çaylaklık ile sözlük yazarlığı arasındaki geçiş sürecinin ya yazarsın, ya değilsin keskinliğinde olması ileride değişecek şeylerden, bu aynı zamanda hepimiz için ileride olacaklara bir alıştırma da olmuş olur.
not: halihazırda entry silme ve yazar uçurma yetkisi olanların bu yetkileri aynen devam ediyor olacak.