hesabın var mı? giriş yap

  • sandığa gitmeyen şu an memnun olmadığı adaya oy vermiş sayılır kimse kıvırmasın, git istemediğin adayın karşısındaki en güçlü adaya oy ver. seçim sonrası yine eskisine ağlayacağına alternatifi görmüş olursun.

  • (bkz: üslup bazında bizi benzetirler)'den sonrasını okumadım.

    maşallah. ne yetenekler var sende be ekşi sözlük! ne yetenekler! adamın üslubunu karl marx'a benzetiyorlar! üstelik, kültürel değerlere de saygılı, karı-kızla alakası olmayan bir yazar! bravo!

    mesela benim çektiğim planlara da hep 'yaa sanki steven spielberg çekmiş' derler. öyle yani. çok şanslısınız kızlar. bir tane değiliz ki. birimiz karl marx'a benzer, birimiz steven spielberg'e.

  • pahalı ve kaliteli bir viski türü. pahalı olmasının başlıca sebepleri şöyle:

    yüksek talep ve sınırlı arz: japon viski üretimi, iskoçya veya amerika birleşik devletleri gibi diğer viski üreten bölgelere kıyasla nispeten küçüktür. bu sınırlı arz, japon viskisine yönelik artan küresel taleple birleştiğinde fiyatların yükselmesine neden oldu. japon viskilerinin pahalı olmasının en önemli sebebi bu.

    yüksek üretim maliyetleri: japon viski üreticileri genellikle daha yüksek üretim maliyetlerine yol açabilecek geleneksel yöntemler ve yüksek kaliteli malzemeler kullanırlar. ek olarak, bazı japon içki fabrikaları viskilerini daha uzun süre yaşlandırarak maliyetleri artırır.

    kalite ve işçilik: japon viskisi, olağanüstü kalitesi ve işçiliği ile ünlüdür. viski tutkunları, japon viski yapım sürecinden gelen eşsiz ve hassas tatlar için yüksek fiyatlar ödemeye hazırdır.

    uluslararası takdir: japon viskileri uluslararası yarışmalardan çok sayıda ödül ve övgü alarak itibarlarını daha da artırmış ve piyasa değerlerini artırmıştır. viski dünyasında bir moda haline gelmiştir.

  • bakın bunlar kendilerini "modern" gören ve çalışmak için dışarı çıkmak zorunda olan tayfaya çomar diyen kesim. en az yüzde 99'u. hep derim bu ülkenin muhalifi de çomar, çomarı da çomar. bir insanın siyasi görüşü evet size fikir verir fakat aptal aptaldır.

  • çalışmak için sabah 7:10'da uyanıp 20 dakikada hazırlanıp 8:30 mesaisine kıl payı yetişiyorum.
    akşam ofisten 18:30 çıkış eve varmam 19:30'u buluyor iş için harcanan süre 12 saat.
    7 saat uyku = 19
    kalan 5 saat yemek hazırla, çocukların ihtiyaçları vb. akşam bir filmi izlemek için 3 gün harcıyorum resmen.
    hayatımı bu 5 saate sığdırmaya çalışıyorum.
    neredeyse haftanın 3-4 günü bu döngüyü sorguluyorum o otoparkın içinde.
    güzel günler göreceğim, güneşli günler umuduyla 20 yıl oldu

  • "çok fazla ağlıyor" bahanesiyle bebeğini duvara fırlatıp öldüren bir babanın(!) eylemi.

    bunalıma diyo, girmiş diyo, kız diyo olunca diyo.

    sanırsın hanedanlığa oğlunu geçirecek pezevenk.