hesabın var mı? giriş yap

  • rte'nin karşısına anan avradın çıksa, biz onlara da oy veririz sıkıntı yok kardeş.

    edit: sözlükte sık sık kk'yı ve millet ittifakını eleştirdiğim için bana aktroll diyenler bile oluyor, önceki entrylerime bakabilirsiniz. fakat 2023 seçimi öyle küskünlük yapılacak, aday beğenilmeyecek bir seçim değil.

  • içinde bulunduğumuz dönem. eskiden insanlar emekli ikramiyeleriyle adam gibi bir semtten ev alabiliyorlarmış. şimdi ancak orta sınıf bir araba alabilirsin o parayla.

  • -kaç yıllık evlisin?
    -2*
    -çocuğun var mı?
    -hayır.
    -olmuyor mu?

    hee olmuyor amk, herkes de sizin gibi evlendiğinin 2. ayında hamile kalacak değil mi?
    hayattaki tek başarınız bu zaten.

  • bir elmas örneği ile açıklamak gerekirse;

    kömürle kaplıyken çok da değerli gibi görünmez. hoyratça kullanılabilir ya da fırlatılabilir. sıradandır, elinize ilk aldığınız an samimi olabilirsiniz çünkü gündelik bir değeri vardır ve kendiniz olabilirsiniz. sizi beğenmesini, istemesini ya da sizde kalmasını arzulamazsınız. oysa işlenip, düzgün kesim yapıldığında elmasa dönüşür. o zaman elinize aldığınızda sizin için çok değerlidir. çok dikkatli tutarsınız hatta çoğunlukla uzaktan bakıp seyredersiniz. sizin olmasını istersiniz, sırf size yakışsın diye en güzel tavrınızı takınır, en güzel makyajınızı yapar ve en güzel kıyafetlerinizi giyersiniz. o size alışıncaya kadar, sizi kabulleninceye kadar kendiniz gibi davranamazsınız. kasılır ve en iyiyi oynamaya çalışırsınız.
    gerçekten hoşlanılan kişiyi bulduğunuzda da binlerce kömür arasından elması bulmuş gibi olur, uzaktan izlemeyi tercih edersiniz. çünkü öyle değerlidir ki asla sizin olamayacakmış gibi gelir. asla sizi görmeyecek, sizin ona baktığınız gibi bakmayacakmış gibi gelir. o an kendinizi basit bir çakıl taşı gibi hissedersiniz. elmasın kendi parlaklığından asla göremeyeceği kadar sönük. ya da elması ellemekten korkan bir çulsuz gibi... oysa sadece bir elmastır. sadece iyi kesim yapıldığı için değerlidir. yerin altından çıkarılmış bir kömür parçası.
    sözün özü; kaybetmeyi göze alamayacak bir korkaklık, hiç elde edemeyecekmiş gibi umutsuzluk, kendini beğendiremeyecekmiş gibi güvensizliktir.

  • selimiye'nin en güzel tarafı selimiye'den şehire döndükten sonra başlar.
    bir kadına aşık olmak gibidir.
    düşünüp durursunuz; "acaba onu tekrar ne zaman görücem.."

    saat işlemez sanki orada zaman durmuş. gittiğinizden beri sanki aynı sayfayı okuyordur o kız.
    garson kalamarı verirken donup kalmış gibi. saati kontrol ederken yakalarsınız bir anda kendinizi..

    gece 12 oldu mu hangi tatil yöresinde fısıldıyarak konuşur insan??
    nasıl bir huzur ve rahatsızlıktır bu..?
    selimiye tuhaf bir yer; tıpkı aşık olmak gibi.

  • nasa tarafından, hubble uzay teleskobu kullanılarak çekilen fotoğraftır. galaksinin başlığı altında verilmiş olsa da, çok güzel olduğu için başlık açmak istedim.

    dünyadan bir kaç dakika uzaklaşmak isteyenler için ...

    edit: bu konulara ilgi duyanların katılabileceği bir coursera çevrimiçi kursu

  • manhattan 'nin yillar icerisinde jentrifiye olmus mahallesi, belki de gentrification hadisesinin en guzel orneklerinden. aslinda italyan degil bir irlanda mahallesi. 19.yy ortasinda, irlanda'daki buyuk kitlik sonrasi amerika'ya goc edenlerin new york'ta yerlestikleri ilk mahalle ve uzun yillar sehrin en fakir bolgelerinden biri. yerlesimin basladigi gunlerden 1990lara kadar new york ceteleri, irlanda ve italyan mafyasinin merkezi mahalle, muhtesem bir gentrification hareketi ile bugunlerin en pahali en gozde semtlerinden biri haline geliyor. ayrica '50li yillarla beraber semt porto riko'lu gocmenlerin akinina ugruyor ve hatta meshur west side story bu mahallenin hikayesini anlatiyor.
    elbette unluleri var bu mahallenin; misal mario puzo, robert de niro, mickey rourke ve tabii sly stallone gibi.

    (bkz: west side story)
    (bkz: gentrification)
    (bkz: irlanda'daki buyuk patates kitligi)

  • "sabah uyandığımda alarmın çalmasına daha 2 saatin olduğunu gördüm, sevinçten uyuyamadım... uykusuzum..."

  • ateist zaten huzurludur. tekerleme söylemesine gerek yok. ha öbür dünya diye bir şeye inanamaz ve kendisini cennet bahçelerinin beklemediğini de bilir. zaten öldükten sonra bilinç diye bir şey yoktur tıpkı doğmadan önce olduğu gibi. sıkıntı yok yani. huzur bulmanın inançla alakası yoktur. kişinin beklentileriyle veya bulunduğu konumla yetinmesiyle alakalıdır.