hesabın var mı? giriş yap

  • parmak izinin her insanda farklı olmasının elbette biyolojik sebebi vardır.daha ana rahmindeyken dış katman epidermis ile iç katman dermis tabakasındaki etkileşimden kaynaklanmaktadır.bu etkileşimlerde birçok etkene bağlıdır.bu etkenlerden bazıları kan basıncı, kandaki oksijen miktarı, hormonal seviye, fetüsün hareketleri, bu liste daha uzatılabilir.
    benim asıl ilgimi çeken frances galtan adlı abimizin yaptığı çalışmalar sonucunda herhangi iki kişinin parmak izinin aynı olma ihtimali 1/64 milyar olarak belirtmiştir.bu oran eğer doğruysa ve yahut doğruya yakınsa darwin'in mezarında ters dönüp, diz çöküp, tövbe istemesi gerekmektedir.

  • temel çok güzel bir rus kadınıyla evlenen dursunun karısına kafayı takmış. ne yapsam da bu kadınla birlikte olsam diye içi içini yiyormuş.
    bir gün temel dayanamayıp eva'nın yanına gitmiş;
    temel: senden çok hoşlandım seninle birlikte olmak istiyorum demiş :
    eva: hay hay neden olmasın ama 100 dolarını alırım. müsait olunca ben seni ararım gelirsin demiş.
    ertesi gün eva,dursun işe gittikten sonra temeli aramış;
    -100 doların hazırsa hemen gel demiş:
    temel, "hazır hazır, hemen geliyorum" cevabını vermiş
    temel 100 dolari evaya verdikten sonra işi bitirmişler ve temel evden çıkıp gitmiş.
    akşam dursun eve geldiğinde;
    dursun: hanım temel bugün buraya geldi mi ?
    eva: şeyyyy...geldiiii dursunnnn.....
    dursun: peki sana 100 dolar verdimi.
    eva: şeyyy dursunnnn beni dinleee...şeyyy verdiiiii......
    dursun; temel sabah koştur koştur yanıma geldi, " dursun bana acil 100 dolar
    lazım öğleden sonra size uğrar yengeye bırakırım" dedi....
    ula bu temel çok dürüst adam ya...!!!!!!

  • sektör: askerlik
    pozisyon: eğitim çavuşu (kısa dönem)
    ücret: 21 tl (aylık net ~ 2010)
    artıları: altınızda onbaşı ve erler var egonuzu tatmin edebilirsiniz.
    eksileri: üzerinizde milyon tane komutan var egolarını tatmin edebiliyorlar.

  • suçlu sadece kendisidir. milyonlarca dolarlık takımı emanet ettiğin adama bak. futbolda barış dönemini özledik diye geldin, kavga gürültüden başka bir şey getirmedin. bu kaos ortamıyla başarısızlığını fenerbahçe taraftarına yedirdin. yemin ediyorum aziz yıldırım olsa bu takım böyle olmazdı. yazık günah ya.

    edit: şimdi de, selahattin baki aracılığıyla ortalığı karıştırma derdinde. fetö diye ortaya bi yem attılar. 2-3 hafta da böyle avuturlar insanları. sen fenerbahçesin, gerekirse hakemleri de var'ı da üst üste koyup yeneceksin. o gol olmasa maç 1-1 bitecek. hiç utanmıyorsunuz, 3-4 farkla yenmeniz gereken takımın galibiyet golüne ofsayt diyip var operatörü fetöcü diyorsunuz. allah, aklı başında fenerbahçe taraftarına sabır versin.

  • erasmus ne içindir?

    ülkelerin sahip olduğu bilginin yayılması ve kültürel kaynaşma.

    erasmus'a niçin gidilir?

    başka ülkedeki bilgi, beceri ve tekniği kendi ülkene getir. farklı kültürleri tanı ve o kadar da farklı olmadığını öğren, yabancı dil tecrübesi edin.

    bu mal ne anlamış?

    erasmus, devletin parasıyla boş beleş gezme işidir.

    kişinin ekonomik yararı nedir?

    bu işin parası zaten ödemiş (her ülkenin belli kurallar çerçevesinde havuza attığı para vardır.), sen gitmezsen yedekten başkası gidecek veya bütçesi seneye aktarılacak.

    sonuç nedir?

    iyi yapmış.

  • ülkeye bak, nereden nereye geldi.

    bizler 90'lı yıllarda yıldız'da barbaros kampüsünde elimizde bira kutuları ile üniversite şenliğinde sorunsuz takılırdık. ne müslüman gençlik denen oluşum ne de herhangi başka bir dini fraksiyon bakmazdı, görmezdi bile. kimsenin de umrunda olmazdı.

    şimdi ise çöpte bulunan bir bira kutusu için rezillik deniliyor.

    yazık.

  • birisi ancak bir eleştirinin konusu olabilecekken öteki bir övgü unsuru olma özelliği taşır.

    kimseyi egosu yüksek diye övmez ya da ona saygı duymazsınız. ancak özgüveni egodan arındırılmış bir biçimde yüksek olan kişiyi rahatlıkla sever ve översiniz.

    ego,başkalarınca beslenmeye muhtaç bir olgudur yani aslında sizi başkalarına direkt olarak muhtaç kılar.
    özgüven ise ancak kişinin kendi kendini beslemesi ile oluşabilecek bir olgudur ve kişiyi başkalarından bağımsız kılabilir.

    insanların gösterdiği sahte ama düzeyi yüksek türden ilgi ve alaka, egonuzu fazlasıyla şişirebilir ve yetersizliklerinizi görüp onları giderme noktasında önünüze, bizzat 'sizi' engel olarak koyabilir.
    özgüven ise, sahteliklere geçit vermeyen ve reel yeterlilikler üzerinden gelişen bir olgudur ve sizi, size rakip kılar.

    başkalarının alkışlarına muhtaç olan ego,özgüvenin o hür duruşu karşısında yetersiz, bir o kadar da değersizdir.

    biri dosttur insana, diğeriyse çoğunlukla düşman.

  • bunlar telefonla arayip abone olmam icin yalvardiklarinda fax numarama sozlesmeyi gonderin biz size 7 is gunu icinde donus yapacagiz diyorum.

    edit: soran arkadaslara toplu cevap vermek istedim, tekrar aramiyorlar ancak ararlarsa kurumunuzdan fax ulasmamis diyecegim.

    edit2: fax ulasmadi bilgisini vermeden once 15 dk hatta beklet onerileri geliyor.

    edit3: vay arkadas debe'ye girmisiz. sevgili eksisozluk calisanlarina entry'mi debe'ye sectikleri icin tesekkur ederim. zira artik herkes biliyor ki debe'deki entry'ler keyfe keder seciliyor. cikar beni debe'den sayın dürüm.