ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kpss 2014
-
hiçbir şeyin sonu değil diyen arkadaşlara anlatayım. herkes için bu dediğiniz şey geçerli değil. 25 yaşında okulumu bitirdim. 26sında askere gittim. 27 yaşında iş aradım bulamadım. bulamayınca da 1 sene bütün iş durumlarını kenara atıp sadece kpss'ye odaklandım. dedim ki ben 1 sene bu sıkıntıya katlanıp gerekirse tüm kitapları tarayacağım ve çalışacağım. ortamım değişsin diye de 8 sene yaşadığım erzurum'dan kalkıp izmir'e taşındım. ekim ayında başladığım maratonda sınava kadar pek çok kitabı aldım, her yayından soru çözmeye çalıştım. temmuz ayının 5'ine geldiğimde yaklaşık 35000 soru ve 50'ye yakın deneme çözdüm. son 1 ay her gün dersaneye gidip sabah 8, akşam 5 ders çalıştım. akşam da eve gelip deneme çözmeye veya konu tekrar etmeye çalıştım. benim gibi ders çalıştığını bildiğim türkiye'nin muhtelif yerlerinde en az 10 arkadaşım var. hepimizin tarih neti 15 net civarında.
demem o ki belki hiçbir şeyin sonu değil ama hiçbir bokun da başlangıcı değil. halbuki ben 1 senelik emeği bir şeylerin başlangıcı olsun diye vermiştim. şu an 1 sene önceye geri döndüm. ösym soru komisyonu zaman makinasını buldu, bilmem kaç bin öğrenciyi 1 sene öncesinin hayattan hiçbir beklentisi olmayan tiplerinde geri döndürdü.
gerçekten müfredatta ve geçmiş senelerde olduğu gibi sorular olsaydı da yapamasaydım anlardım. yani "buraya çalış" dedikleri yerlerde çalışmadığım ya da gözden kaçırdığım bir yer olsaydı kimseye kızma hakkım olmazdı. şimdi kızma hakkım var ama ben kızdıkça o kurum üste çıkıyor. din, iman bilmem ama insan hakkı diye bir kavram var. onun cezası da bu dünyada çekiliyor. hayatım boyunca hiç beddua etmedim ama şimdi eğer yukarıda biri varsa ve insan hakkını önemsiyorsa umarım bunca insanın emeğini hiçe sayanların cezasını kendi çocuklarından çıkarır. yazık bunca emeğe, paraya, insana.
ukraynalı sığınmacıların çöp toplaması
-
muhtemelen suriyeli sığınmacıların attıkları çöpleri topluyorlardır.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
mutfak tezgahına tırmanırken*
- baba bak şimdi ucuz atlatıcam!
yaran diyaloglar
-
teknik destek elemanı olarak bir bilgisayar firmasında çalışan elemanımız gün boyu çöken windows'ları düzeltmekle uğraştığından kafası ambale olmuş bir biçimde kısa winston almak üzere büfeye gider:
- kardeş bi kısa windows verebilir misin?
- tabi abi, 95 mi olsun 98 mi?
- ha, ney? puhahahaaa!
havaalanı saldırısı araştırılsın önergesinin reddi
-
chp, mhp, hdp araştırılsın derken, akp araştırılmasın demiştir. siz hala terör saldırılarından hükümeti sorumlu tutmak başlığında tespit sıçın. adamlar araştırılmasına bile müsade etmiyor.
unutma, unutturma
"halk size oylarını verirken benim can güvenliğimi mal güvenliğimi sağlayacaksın diye veriyor." - r.t. erdoğan
"siz bu saldırıyı yapanları neden takip etmediniz. sizin istihbarat teşkilatınız çalışmıyor mu?" - r.t. erdoğan
kalp kırmadan ter kokuyorsun deme yolları
-
önceden terkokuyorsun ve kokuyorsun gibi siteler vardı. artık yalan olmuş. oraya kokan kişinin mail adresini girerdiniz. site de yerinize anonim mail atardı. bunları ikame edecek siteler var mı diye bakındım ama bulamadım malesef.
18 temmuz 2022 kyk faizlerinin silinmesi
-
bu ülkede ne zaman kanunlara, kurallara uygun bir şekilde davransan kaybediyorsun.
ödemelerini düzgün yapan herkes kaybediyor ve kendini keriz gibi hissediyor.
edit: ne çok dm atan olmuş. keriz diyen mi ararsın, enayi diyen mi, ödemeseydin diyen mi. ben hayatımda hiç kyk kredisi kullanmadım. yaş kemale erdi, köprülerin altından çok sular aktı. benim türkiye gerçeği ile ilgili vurgulamak istediğim bir sorunu anlayanlar zaten anladı.
cambridge'de görev yapan türk akademisyenin sitemi
-
14. dakikadayım içim şişti, üniversitelerden, hocalarından, devletin hantallığından silkeleyen bir konuşma.
---------------------------------
hocaların kendi çabasıyla devletten maaş almadan dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek proje ödenekleri alıyor, bu parayla 30'a yakın doktora öğrencisi alıyor böylece bilimsel olarak ülkesine katkısı oluyor.
bizim ülkemizde ne oluyor 1-2 öğrenci alıyor, rica minnet.onlarda maaşı devletten bekliyor. kendileri ellerini taşın altına sokup gideyim bir proje yapayım ödenek getireyim diye dertleri yok. bu tembellikten ve memurlaşmaktan oluyor.
heykel
-
heykeller güç algısı üretir ve algı yönetimi aracıdır.
tarih boyunca her rejim idaresi altındaki insanların o ülkede gücün kimde olduğunu sürekli hatırlamaları için şehirlere heykel kondurmuştur.
çünkü insanların çoğu soyut düşünemez.
sadece somut ve maddi sembollerden etkilenirler.
dev gibi bir heykelin verdiği psikolojik etkiyi ne posterler ne de marşlar verebilir.
bu sebeple her yönetim kendisinden öncekinin heykellerini yıkar ve kendi heykelleriyle değiştirir.
heykel yapamıyorsa bu açığı devasa dini mabetler ve anıt saraylarla kapatmaya çalışır.
yani güç bir semboller savaşıdır.
bir ülkede birbirine zıt iki dünya görüşünü yan yana içeren semboller varsa iki ihtimal vardır.
a) ülkede bir rejimden diğerine net bir geçiş sağlanamamıştır. yönetim ve halkın kafası karışıktır.
b) eski rejim artık tehdit oluşturmadığı için sembolleri sadece tarihi eser olarak korunmaktadır.
hiç bilmediğiniz bir ülkeye gitseniz bile şehirlerindeki heykel ve sembolik binalardan o ülkenin yönetim düşüncesini ve insanlara hangi algının hakim olduğunu anlayabilirsiniz.
ülkeye 1 trilyon euro sokma taktiği
-
sayın bakanın ekonomi ile ilgili açıklamalarından daha ikna edici bulduğum stratejik açıklama.
üstad kadir mısıroğlu ile alay eden kitle
-
iyi abi başka biri çıksın. desinki 2.selim kanuni sultan süleymanın oğlu değil. yassif nasinin oğlu
desimki kaynak ta aha; a galante historie des turqia torne vıı.
1453 te istanbul fethi diye bir şey yok. bunlar uydurma desin
mohaç yalan desin.
kimse bu deli sacmasına cevap vermez. cevap vermeyince tezlerime kimse cevap vermiyor desin geçsin.
bir kitlede cıksın var hocamız gerçek tarih anlatıyor. bizi yalan tarihle uyutmuşlar desin.
al sana fötrlü deli.
ondan kolay ne var...
edit: mısıroğlu ve onun kitlesi ile alay etmekte cok zevkli bu arada.
avm'de yılbaşı ağacına tepki gösteren kadın
-
yılbaşı kutlamak suretiyle benim başörtülü bacımı mağdur etmişler.