hesabın var mı? giriş yap

  • 19. yüzyıl sonlarında, piyasaya yeni çıkan bir ilacın pazarlanması amacıyla kullanılmış bir bilmece. ilginç.

    resmin sol tarafında “anne kedi yavrusunu kaybetmiş, bulabilir misiniz?”, sağ tarafında ise “dr.seth arnold's balsam'ın [ilacın] karın ağrılarına en iyi gelen ilaç olduğunu unutmayın” yazıyor. böyle insanlar yavru kediyi bulmaya çalışırken, ilacın ismine aşinalık kazanıyormuş...

    kaynak: kırmızı tilki.

  • bu yemeğin ismi gerçekten de almanya'nın hamburg şehrinden geliyormuş ya.

    "hamburger" terimi, kıyma veya kıymadan yapılan yemeklerin üretilmesi ve yaygınlaştırılması geçmişine sahip olan almanya'nın hamburg şehrinden türetilmiştir.

    19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında alman göçmenler, et yemekleri de dahil olmak üzere kendi mutfak geleneklerini amerika birleşik devletleri'ne getirdiler. baharatla tatlandırılan ve sıklıkla soğan ve ekmekle servis edilen hamburg usulü dana köftesi, amerika birleşik devletleri'nde, özellikle de new york şehrinde popülerlik kazandı. zamanla bu sandviç gelişti ve sonunda "hamburger" olarak bilinmeye başladı.

    adı hamburg'dan gelse de bildiğimiz modern hamburger, esasında amerika birleşik devletleri'nde çeşitli şekillerde uyarlandı ve geliştirildi. dünyada farklı yerlerde, farklı yorumları da yapıldı elbet...

    kaynak

  • benim hayalim , bahçeli müstakil bir ev , senin yaptığın beton blok hiç sikimde değil.

  • quantum kimyası final sınavı öncesi tanık olunmuş diyalogdur.

    +bitirim öğrenci: hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz ekieğ ehueh
    - profesor: herhangi bir sorudan başlayabileceğinizi düşünmüyorum.

  • enseyi alıyorum abi
    hı-hı...al
    yanları bırakayım mı abi?
    hı -hı bırak

    o yüzüme sürttüğü fırça ne? enseme sürdüğü tuhaf kokulu pudra. birilerinin kulağına vurduğu alevli çubuğu kim akıl etti?
    alex göndermeleri iyi oldu abi?
    ya tabii şimdi.
    valla ben bi şey demiyom dış güçler var.
    gibi. yani

    gözlerini kapat abi.
    kapandı.
    abi aç.
    anam içim geçmiş.
    ense nasıl olmuş abi?
    iyi.

    zira o sırada ben hiçbir şey bilmiyorum. cahil, itaatkar, ezik, konformist. "al şu usturayı ananı babanı kes" dese o an "ne oluyor lan?" diyemeyecek insanlar var. ben de onu diyemem belki ama üzülürüm çok.

  • kız sizinle zor bi durumunu paylaşmış, fikir almak istemiş, belli ki sizin kadar insan içinde değil, paylaşacak fazla insan yok etrafında, yaşça da küçük... sizin verdiğiniz tepkilere bak. yok imla yok bilmem ne.

    az biraz insan olun be. azıcık.

    inanmadıysanız, ciddi bulmadıysanız da "ya gerçektir falan" deyip başka bir başlığa gidiverin, zor değil. bir fikriniz varsa da insan gibi entry girin, yardımcı olun.

    birine yardım etmek iyidir, insan olduğunuzu, yaşadığınızı hissedersiniz.

  • başlık: antik kürt mitolojisi

    1.
    #keleşius - savaş tanrısı

    #şemmammus - halay tanrısı.

    #kaçakus electrikus - enerji tanrısı

    #bonzaius zıkkımus - keyif tanrıçası

    #amelos - tapınak tanrısı

    #kaşionos - kaş tanrısı

    #apaçius - moda ve güzellik tanrısı

    #devletius bizeus bahmiorss - isyan tanrısı

    #megrius - megri megri tanrısı

    #ibrahimus tatlısesus - çiğköfte tanrısı

    #kıllıus - kıl tanrısı

    #hewalos - yüce tanrılar tanrısı.

  • yaklaşık 10 senedir merkezi ab üyesi bir ülke olan bir şirketin türkiye bölümünde çalışıyorum. neredeyse herşey o ülkenin dilinde ve ingilizce. schengen ülkesi.

    işe ilk başladığım vakitlerde sık sık eğitim amaçlı o ülkeye giderdim. haliyle vize başvurusu evraklar falan filan...pasaport bir tek o ülkenin vizesi ile dolardı.

    ilk başladığım vakitlerde, yani bundan 10 sene evvel,
    - gerekli evrakları tamamlamam yeterliydi, şahsen başvurma zorunluluğu yoktu, vize ücreti 60€ civarı bir şeydi, 2 günlük seyahat için vize isterdim onlar 2 senelik vize verirlerdi. daha sonra o 2 senelik vizeyi kullanıp, italya turu paris turu amsterdam turu deyip tüm schengen ülkelerini gezerdim. tüm avrupayı işten aldığım 2 senelik bu vizeler ile dolaştım.

    aradan 10 sene geçti, aynı şirkette 10 sene dile kolay, nerdeyse o ülkenin yarı vatandaşı sayılırım di mi ama. adeta onlardan biri oldum çıktım...

    fakat, kazın ayağı öyle değil, daha geçenlerde 5 günlük bir ziyaret için vize istedim buyrun başıma gelenler:

    - evrakları tamamlamak yetmiyor, şahsen başvurmam gerekiyor, vize ücreti 85€ oldu, gittiğimde hayatımda ilk kez vize için parmak izi verdim, zaten 4 tane vize fotoğrafı ile gitmiş olmama rağmen orda bi daha resmimi çektiler, yeni kayıt açtılar....birkaç gün sonra pasaportu almaya şahsen gittim... ve sürpriiiz 1 aylık vize vermişler...

    aynı yerde 10 senedir çalışıyorum, 10 senedir ziyaret sebebim belli, kalacağım otel hatta 10 senedir eğitim adresi bile belli, 3 aylık maaş bordrosu verdim, şirketten antetli kağıda imzalı belge verdim. verilen vize 1 aylık...

    o 10 seneden beri, en az 6 ayda bir, yandaş gazetelerde vize müjdesi haberlerini okuduğumu söylemiş miydim?