ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kavga etmekten korkan erkek
-
bundan 5-6 sene önce eski kız arkadaşımla taksim gezi parkında oturduk, çekirdek çitliyoruz. malum olaydan sonra atıl bırakıldığının farkında olmamıza rağmen, nedense hoşumuza giden bir etkinlikti bu, neyse konu o değil.
bir tinerci yaklaştı yanımıza, arkasında 2 tane arkadaşı var. elinde bıçakla yanımıza geldi ve çekirdeği istedi. doğru düzgün konuşamıyor bile, çekirdeği işaret ediyor bıçağıyla. ben de içinden 1 avuç kendime 1 avuç da kız arkadaşıma aldım, pakedi verdim. eleman da sorunsuz uzaklaştı. biz de çekirdek yemeye devam ettik. bitince de konu ile ilgili tek bir yorum yapmadan uzaklaştık.
peki bir fayda/mahsur değerlendirmesi yapalım.
şimdi orada gereksiz bir münakaşa yaşasam, "erkeklik" yapıp diretsem, karşımda zaten diyalog kurabileceğim bir canlı yok. şu an sağlıklı bir insanım, bildiğim kadarıyla eski kız arkadaşım da öyle, ancak muhtemelen o tinerciler ya hapiste, ya da hayatta değil. şimdi ben kalkıp bu elemanlara çekirdek için diklensem, bakın çok değil, 1 tanesi bıçağı herhangi bir yerimize saplasa, geleceği olan bizim gibi insanların hayatı sona erebilir veya kalıcı bir sakatlığı kalabilirdi. onlar için ise değişen bir şey olacağını sanmıyorum.
şimdi sormak istiyorum, değer mi?
eski sevgilinin unutulmayan sözleri
-
"ben senin kiskanacagin hicbir sey yapmadigim icin sen kendini kiskanc degilsin saniyorsun"
hakliymis pic.
beşiktaş
-
dayı takımı.
her ailede en çok sevilen bir dayı vardır ve o beşiktaşlıdır.
yaran fıkralar
-
üç arkadas tren istasyonuna gitmisler. içlerinden biri giseye
yaklasip bilet almis ve trenin kalkmasina ne kadar zaman oldugunu
sormus.
- bir saat on bes dakika... arkadaslarına dönmüs:
- daha çok var, hadi gidip su karsıkı kafede çay içelim... oradan
buradan derken laf lafı açmis... birden
tren düdügüyle kendilerine gelmisler.
kosarak disari firlamislar ama, nafile... tren kaçmis..
sormuslar:
- sonraki tren ne zaman?
- bir buçuk saat sonra... yine dönmüsler kafeye. yine çay, yine laf
ve derken yine düdük sesi...
kosmuslar ama bu defa da treni kaçirmislar.
bir saat sonra bir tren daha varmis. dönmüsler kafeye...
ama bu kez uyanik duruyorlar.
trenin sesini duyar duymaz kalkmislar ve kosmaya baslamislar.
içlerinden ikisi; biri bir vagona, digeri baska vagona zar zor
yetismis...
üçüncü ise geride kalmis ve yetisememis...
bir süre dövündükten sonra baslamis katila katila gülmeye.
durumu gören istasyon memuru dayanamayip sormus:
- hem treni kaçirdin hem gülüyorsun!
- nasil gülmeyeyim!... onlar beni ugurlamaya gelmisti...
kadıköy denince akla gelen şeyler
-
moda'da kaybolmak.
otuz küsur yıldır istanbul'da yaşıyorum, 2005'ten beri de adresim kadıköy istanbul. gel gör ki halen bir barlar sokağını bile sorarak buluyorum. utandığımdan bir de başka şehirden gelmiş ayağına yatıyorum. "pardon buralarda bi reks sineması mı, feks sineması mı ne varmış?..." tipim elverse hepten bristol aksanıyla excuse me diye gireceğim oysa.
işte bu kafada biriyken hepsi birbirine benzeyen dar moda sokaklarına girince zaten güdük olan oryantasyonum hepten kayboluyor, tekerlekteki hamster gibi anlamsızca dönüp duruyorum. al bak 6 yıl olmuş, daha kadıköy'e arabayla girip, bir şekil moda'da kaybolmadan insan gibi e5 çıkışını bulup eve dönebilmişliğim yok.
- oo saat 11 olmuş ben kalkıyım
- acelen ne erken saat
- daha moda'da kaybolcam çok geçe kalınca etrafta yol sorcak adam kalmıyo...
türkiye'ye gelmiş en efendi yabancı futbolcu
-
(bkz: fernando muslera)
kemer takmayanın yaşam odası iki yüzlülüğü
-
mallık yapmaya gerek yok kardeşim kemeri ister takarsın ister takmazsın ama o arabada emniyet kemeri olmak zorundadır yani ortada bir ikiyüzlülük yoktur daha çok birilerini aklamak için yapılan yüzsüzlük vardır.
kim talimat verdi o hashtag'i kaldırdınız
-
değerli adalet bakanımız bekir bozdağ'ın ülkede sorun kalmamış gibi, sorduğu soru!!
haberin detayı şöyle:
adalet bakanı bekir bozdağ, "twitter yetkililerine soruyorum; kim talimat verdi, 'we love erdoğan' 'hashtag'ını kaldırdınız? özgürlük ilkeleri içerisinde 'we love erdoğan' mesajını kullanmak, yaymak twitter ilkelerine aykırı mı, aykırıysa hangi ilkesine aykırı? insanların birine dair sevgisini ifade etmesi nasıl 'twitter'ı rahatsız ediyor? bu da sayın cumhurbaşkanımıza karşı yürütülen kürsel operasyonunun bir yansımasıdır." dedi.
memlekete bak amk, adalet bakanı ne ile uğraşıyor. tam panayır.