ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: 31 çekeceğim ama annem zırt pırt odaya giriyor
1. uyuz oldum şimdi.
3. anlamadım, annemi oyalayın mı diyorsun yani?
11 aralık 2023 halil umut meler'in yumruk yemesi
-
beşiktaş maçında olanlardan sonra ceza vermeyi geç, bir madalya takmadıkları kaldığı için, iş buralara kadar geldi. hakem yumruklamak ne demek ? zimbabwe 3.ligi mi burası? rezalet ki ne rezalet
eğer bir de iddia edildiği gibi ankaragücü başkanı tarafından yapıldıysa rezilliği anlatacak kelime kalmıyor
cumhurbaşkanlığı iletişim başkan yardımcısı
-
aksan bence hic önemli değil ama yazılı metindeki gramer hataları can sıkıcı.
howl
-
howl şu anda amerika'nın en çok okunmuş ve de okunan şiir kitabıdır. üstad allen ginsberg'in toplu şiirlerinin basımı da baskı sayısının çokluğu ve de alınan paranın müthişliği nedeniyle zamanında çok konuşulmuştur.
pucca
-
dün gece trt haber'e yapmış olduğu canlı telefon bağlantısından;
-ailen kitap yazdığını biliyor mu? annen, baban?
-pucca: yok, onlar bilmiyo. sadece kardeşim biliyo.
-öyle mi, hala bilmiyorlar yani senin pucca olduğunu?
-pucca: yok hala bilmiyolar.
-peki kitabı biliyorlar mı, evde hiç konu oluyor mu?
-pucca: yok hiç konu olmuyo. zaten babamın böyle şeyleri seveceğini zannetmiyorum. "babam böyle çok nasıl diyim bilim teknik falan okuyan bi insan"
evet, bu kısa diyalogdan fark edeceğiniz üzre annesine çekmiş olmalı. babasına hürmetlerimi iletiyorum.
sakarlık
-
insanın kendisini, final destination'un son filminin başrol oyuncusuymuş ve ölümün nefesi sürekli ensesindeymiş gibi hissetmesini sağlayan bir huydur bu.
aynı gün içinde yataktan düşüp, kafamı duvara vurup, iki bardak kırıp, elimi ocakta yaktığım bir günün sonunda, "artık bu gün o gündür, kesin artık ölücem" dediğim ve cidden hayatın anlamını ve makus talihimi sorguladığım bu günde, biraz önce yaşadığım şeyi anlatmasam ölecek hastalığına da tutuldum.
pisboğazlığın dibine vurduğum şu saatlerde, yediğim çikolatayı bilgisayarın üstüne düşürmem ve ısınmış laptopun üzerince çikolatanın cızzt diye erimesiyle başladı her şey. nutella kıvamına gelen çikolatayı ziyan etmemin yazık olacağı kanısına vardığım o şahane zaman diliminde, evde kimse olmamasının verdiği rahatlık ve bana tuhaf tuhaf bakan kedilerimin olan biteni kimseye ispikleyemeyeceğini bilmenin verdiği huşu ile bilgisayarı yalamaya karar verdim. ben bu pis eylemi gerçekleştirir ve usb girişi dolaylarındaki çikolataları yalarken dilimi elektrik çarptı, korkuyla fırlattığım laptop ayağıma düştü ve üç parmağım kısmi felç geçirdi.
bugün başıma daha ne gelebilir, ne yaşayabilirim bilmiyorum.. ama dendiği gibi sakarlık, bazı insanların doğar doğmaz alnının ortasına yazılan bir lanet ise ; şu an gerçekten alnımı ve bilgisayarları yalamama sebep olan beynimin içindeki birkaç lobu söküp camdan aşağı atmak istiyorum.
bolu'da ıraklı ailenin apartmandan çıkartılması
-
dingilin biri istanbulun yerlisi kadim bir kültürleri olan rumlar ve ermenileri, çölden gelen suriyelilerle karşılaştırmış. çok cahilsiniz çok.
edit: mesaj patlaması yaşıyorum. hala adamlar, 50 yıl önce beyoğluna bile takım elbise kravatla çıkan rumlarla, bugün zeytinburnu sahilde deve güreşi yapan afganları bir tutuyor.
yeni yıl
-
her yeni yıla girişte, nedense aklıma hep faruk nafiz çamlıbelin
"içlenme,tabiattaki yekpare kederden
yas tutma,dağılmış diye kuşlarla çiçekler;
onlar dönecektir yine gittikleri yerden,
onlarla giden günlerimiz dönmeyecekler..."
mısraları gelir.
kötü olmakta sonuna kadar haklı kötü karakterler
kitabını okurken çay yudumlayıp kedi seven erkek
-
üç ele sahip olan erkektir.