hesabın var mı? giriş yap

  • insanlar kendisinden nefret ediyorsa, dönüp kendisine baksın.

    fatih terim'in kızı diye, yahut babası zengin diye kendisinden nefret ettiğimizi düşünenler var. amk bu "zengin nefreti işte, kıskanıyorlar :(" fikrini ilk ortaya atanı evire çevire dövmek lazım.

    fatih terim'e en yakın örnek, mustafa denizli. neden selin denizli'den nefret etmiyoruz? onu geçelim, sözlükçe en antipatik ünlü yarışması yapılsa ilk üçe girecek hülya avşar'ın kızından niye nefret etmiyoruz? o kadar olayı kavgası bilmemnesi oldu. "yazık çocuğa sefil oluyor" ekseninde yorumlar dışında yorum çok nadir geldi. nil karaibrahimgil neden suavi karaibrahimgil'in kızı, yahut selami karaibrahimgil'in yeğeni değil de, nil karaibrahimgil? yahut neden "serdar erener'in karısı" diye anılmıyor? moda sektöründen örnek verelim, ivana sert dediğin sıradan bir mankenken şimdi modacı oldu. neden yurdal sert'in eski karısı değil de, yurdal sert ivana sert'in eski kocası? buse terim neden seren serengil'in öztürk serengil'in kızı olmaktan sıyrıldığı kadar bile fatih terim'in kızı kimliğinden sıyrılamıyor?

    şüphesiz ki, buldumcuk, görgüsüz ve ne oldum delisi olmasaydı, kendi çapında bi başarı elde edip bunu başarabilirdi. henüz çok geç değil belki bunu aşar. ama hiç zannetmiyorum. zira bikaç sene sonra kendisini fatih terim'in kızı yerine x'in karısı şeklinde tanımadıkça, bundan kurtulacak gibi değil. birilerinin bir şeyi olmadan bir şey olabilecek bir insan olsa, emin olun olurdu.

  • şayet ücretsiz aşı dağıtımından bağımsız olacaksa, yani ülkenin satın aldığı aşıdan kullanılmayacaksa bu aşılar, olumlu bulduğum gelişmedir.
    özellikle çalışan genç nüfusa sıra gelmesini bekleyene kadar, özel sektör kendi çalışanlarını bu şekilde aşılayabilir. hatta bu durum şirketler arası rekabete giderse* aşılanmayı hızlandıracak bir faktördür. yurtdışında bazı ülkelerde hali hazırda özel sektör kendi aşısını temin edip aşılama yapabiliyor.

  • eurovision'da puan vermeyen ülkelerin turistleri bana sormayacak mı sultanahmet nerede? diye, karaköy'e yollamazsam adam değilim!

  • tarihi eserlerin reklamını yapıp ülkeye turist çekeceğine gördüğü yerde namaz kılmaya çalışan bir zihniyet...

    hiç cami yok ya ülkede.

    edit: ne sövmüşsünüz be:) tamam ulan kılın. hatta şehitler köprüsünü de cami yapın, yazın orada kılarsınız.

  • altın kartal* anlamına gelen bir harman* iskoç viskisi.

    tarz olarak highland ve speyside yöresinin özelliklerini taşıyan bir viski demek yanlış olmaz sanırım.

    yani tat olarak limonumsu turunçgiller, ballı tatlı aromalar hissediliyor.

    şişe üzerinde peated (isli) ifadesi var ancak bu konuda beklentiniz çok yüksek olmasın, zira bir islay viskisi gibi değil. zaten adamlar da hafif isli gibi bir ifade yazmışlar şişeye. defalarca koklayıp yudum yudum o kokuyu ve tadı aramama rağmen çok zor hissediliyor. benim gibi islay tercih edenler için tek eksiği bu.

    ancak sonuç olarak fiyat performans oranı muhteşem. kıbrıs fiyatı geçen ay 70'lik şişe 45 tl gibiydi. bu fiyat için viskinin kalitesine göre bedavadan bile ucuz denilebilir.

    bence pek çok kaliteli ve pahalı highland ve speyside viskiden eksik kalır yanı yok.

    imkanınız olursa mutlaka denemenizi tavsiye ederim.

    diğer viski yorumları için : (bkz: #60703155)

  • isveç'te profesör olamayacak adamın beyanatıdır. isveç'te burhan kuzu'ye benzeyen adamlar baya vardır. türk ve kürt kökenli bu arkadaşların isveç'te ne işler yaptığı da malumdur. burhan da isveç'e gitse bırak profesörü, çöpçü olamaz.

    burhan kuzu cebinde milletvekilliği sayesinde aldığı pasaport olmasa isveç'ten vize alamaz.

  • ulan bilmem kaç senedir şu dizinin ekmeğini yiyorsunuz. bilmem kaçıncı tekrar olmasına rağmen hala prime timeda gösteriyorsunuz.

    bir kere de yeni bir şey katın bari dizinin sevenini onurlandırın.

    hiç yabancı dizi izlemiyor musunuz?

    koyuyorlar oyuncuları, yapımcıları, senaristi, kostümcüyü filan sırayla aynı yönetmen koltuğuna; sırayla dizi hakkında konuşuyorlar. arka planla ilgili değişik şeyler anlatıyorlar.

    çeksene şöyle bir güzellik, bu kadar seveni diziyle ilgili bir şeyler öğrensin, mutlu olsun.

  • hindistan'la ilgili olarak internet aleminde mutlaka karşımıza bir şekilde üretim görüntüleri çıkan yemekler.

    bu yemeklerin yapılmasında bazı şartlar var, şartların sağlanmasına göre yemeğin orijinal hindistan sokak lezzetleri sınıfına girip girmediğini tespit ediyoruz. buradan sonrasını dikkatli okuyunuz, vedat abi (bkz: vedat milor) bu işi para alıp yapıyor ama ben tamamen bedava yapıyorum. amaç amme hizmeti.

    - mazot kıvamında kızartma yağı.
    en önemli kıstasımız bu. eğer hindistan'da sokakta pişirilen bir yemeği gerçek sokak lezzetinden saymak istiyorsak mutlaka malzemelerin içine atılıp kızartılması gereken mazot renginde bir yağa ihtiyacımız var.

    - yumurta
    içeriğinde yumurta olmaksızın sokakta pişirilen bir hint yemeği kesinlikle gerçek bir sokak lezzeti değildir. yumurta o yemeğin içinde mutlaka olacak arkadaş. ancak haşlanmış olarak tercih etmiyoruz, kırılmış olması önceliğimiz. ancak şöyle terbiyesizler hem haşlanmış hem de kırılmış olanı aynı yemeğin içine atıyor ki bu çok ayıp birşey ve tavuk görse tavukluğundan utanır o derece ayıp sokak lezzeti kültüründe. (yalnız bu videonun 15:20. dakikasındaki görüntü hakikaten iğrenç, eklerken benim bile midem kalktı ööğyk!!!)

    - sahlep kıvamında sıvılaştırılmış un bulamacı
    kesinlikle olması gereken bir malzeme. hatta yemeğin kendisi. eğer büyük bir kaşıkla veya küçük bir çanakla alınıp pişirme sacına dökülüyor ve sonra fıyttıdı fıyttıdı diyerek dairesel hareketlerle saca yayılıyorsa o zaman gerçek bir sokak lezzetine yaklaşıyoruz demektir.

    - kurum bağlamış çukur sac
    sokakta pişen yemeğe gerçek lezzetini verecek olan önemli malzemelerden biri simsiyah olmuş, kurum bağlamış çukur pişirme sacı. özellikle içine birikmiş mazotumsu yağ ve harst harst diye sacın tüm metalini sökercesine üzerine sürtülen spatulası ile bu sac olmazsa olmaz malzememiz. bu sacın tavalaştırılmış veya biraz daha büyütülerek kazanvari versiyonları da mevcut ancak öz hakiki sokak lezzeti diyorsak yozlaşmış olanlarını 2.plana atmak durumundayız.

    - korna sesi
    bu faktör yemeğimize tad anlamında bir katkısı olmayacak bir unsur ama o yemeğin gerçek bir sokak lezzeti sayılması için aradığımız diğer bir önemli şey. lütfen şu sesi dinleyin, ve aşçının elleri ile yakaladığı melodik ahenge odaklanın. (arkaplana dikkat) hep mideyi beslemek olmaz, biraz da ruhunuzun doyması gerekiyor.

    - pis bir mekan
    normalde yanına bile yanaşmayacağınız, adımınızı attığınızda en hafif ihtimalle tifüs kapabileceğiniz bir ortamın olması gerekiyor. uzmanlar olarak bizim favorimiz mumbai (ex.bombay) sokaklarında yoğun egzos gazı ve açıktan akan lağım/suların olduğu, mümkünse kalabalık dipdibe bir mekan ve buralar istenen lezzetin ve samimiyetin yakalanması için birebir. temsili ortam.

    - esmer aşçı
    yemeğe asıl lezzetini veren, ayağında terliği, dökülen üstü başı, yağlı saçı, 3 günlük sakalı ile sürekli makine gibi çalışan bir aşçı tüm lezzetlerin harmanlanmasında ve garantili lezzet füzyonunun oluşmasında başroldeki kişidir. bu kişinin ufak şovlar yapması, işine odaklanırken aslında müşteriye damak lezzeti kadar görsel bir mutluluğu da sunması asıl arzulanan noktadır. eğer bu kişi yemeğin üzerine 40 tane şeyi parmaklarını batıra batıra atıyorsa, yemeğin mıncıklamadığı bir yerini bırakmıyorsa gerçek bir ustayla ve gerçek bir sokak lezzetiyle karşı karşıyasınız demektir. yalnız sigorta filan olmayacak adamda ona göre.

    buraya kadar olanlar gerek şarttı. bundan sonrakiler opsiyonel şeyler.
    - yemeğe konan 50 tane sos/baharat.
    - tezgahın arkasında aşçıya yardımcı olan, para alıp veren ve aynı ellerle yemeği müşteriye ileten yancı.
    - yemeğe atılan sebzeler içinde mutlaka arpacık soğan, biber ve soya filizi olması. (ki aslında yumurta ve sahlep kıvamındaki un bulamacının asli yemek unsuru olduğunu düşünürsek bunlar çok da değerlendirmeye alınmayabilir.)

    evet sevgili sözlükçüler şu anda artık siz de bir sokak lezzeti uzmanı sayılırsınız. hindistan'a gitmeden önce gerekli aşıları yaptırmanız halinde bu lezzetleri dibine kadar yaşamanız ve hint sokak kültürünün tadını çıkarmanızı dilerim.

    hindistan sokak yemekleri sektörünün emekçi üyelerini saygıyla selamlıyoruz.

    edit: some improvements