ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yeni evli çift aktiviteleri
-
arkadaşları kategorize etmek.
1) evliler (tercihen)
2) evli olmayanlar
demirtaş'ın domuz pastırmalı sandviç yemesi
-
diyanet denen kul hakkını arabalara, paralara çevirerek yiyen bir kurumu kaldırsın da isterse bok yesin banane lan dediğim manşet.
2 mayıs 2021 antalya'daki otel partisi
-
ben de iki gündür, çalışma muafiyet belgesi almaya çalışıyorum.
sırf ibnelik olsun diye yapılan şeyler
-
yaşıyorum amk.
nusr-et
-
4 kişi gittik 2 kişi çıktık, öyle bir yer.
merlin
-
13. yüzyılda ingiltere'de merlin'in kafasına atacak domatesi nereden bulduklarını merak ettiren dizi. domatesin suçluların kafasına atılabilmesi için önce amerikanın keşfedilmesi, ordan buraya domates gelmesi, papalığın bir süre domatese karşı çıkması falan lazım. sonra bir ara ekilmesi büyümesi vs.
eve 106 bin tl elektrik faturası gelmesi
-
dün itibariyle, eve gelen 895 liralık elektrik faturasına itiraz etmek için elektrik idaresine gittiğimde, "895 liranın az olduğunun ben de farkındayım, biz onu 1.895 yapalım, konuyu komple kapatalım" noktasına geleceğimi hiç düşünmezdim.
fatura itiraz bölümüne çıktığımda görevli arkadaşa tesisat numarasını verdim ve kendisi ekrandan bilgileri kontrol etmeye başladı,
- bu fatura haricinde yeni faturanız da çıkmış. (hafiften gülüyor)
- o ne kadar?
- 106.000 lira, ahahahaaa.
- ne, 106.000 mi? ahahahah.
- evet, 106.000, puahahahah.
- ahahahahhah.
manyak gibi güldük böyle karşılıklı, benim niye delirdiğim belliydi de, memur arkadaşın durumu daha karmaşıktı. iş stresinden ziyade facebook'taki "eğlenerek para kazanmak artık çok kolay" reklamlarından buralara düşmüş gibiydi, memurluğu da hobi olarak yapıyordu belli ki. ama ne olursa olsun dışarıdan bakıldığında mutlu bir çifttik biz.
eve dönerken, bu duruma neyin sebep olabileceğini uzun uzun düşündüm, aklıma elektrik mühendisliğinden yeni mezun olmuş arkadaşı aramak geldi, aradım ve durumu anlattım, biraz düşündükten sonra "100'lük ampul çok yakıyor olabilir abi" dedi, akabinde ikimiz de sustuk karşılıklı, uzun bir sessizlikten sonra sesi titreyerek "abi okulda bir şey öğretmiyorlar bize" dedi, eğitim sistemine lanet ederek kapattım telefonu. temizlikçi kadın, mutfaktaki prizde elektrik kaçağı var dediğinde, tüm şehrin elektriği tünel kazıp benim evdeki prizden kaçıp gitmiş olabilir miydi? aklımı kaçırmak üzereydim.
nihayetinde 106.000 lira ödenecek bir para değildi ama eve döndüğümde son bir umut, kışlık montların ceplerini karıştırırken buldum kendimi, sonuç hüsrandı. görünen o ki şartlar beni en istemediğim sona doğru itiyordu, elektriği iade etmek...
napıyoduk lan, saçı kazağa mı sürtüyoduk?
http://t1308.hizliresim.com/1d/j/rk45p.jpg
türkiye'de kimsenin nefret etmediği tek kişi
-
(bkz: adile naşit)
edit: gelen mesajlardan anladığım kadarıyla rahmetlinin sevmeyeni çokmuş. ne diyeyim, allah sevmeyenlerini bildiği gibi yapsın.
metrobüs
-
bu sabah jilet gibi gömlekle binip, gömleksiz indiğim araç.
edirnekapı civarında üzerimden çıktığını tahmin ediyorum.
marketteki en ucuz suyu alan insan
-
alması gereken brüt aylık maaşın 537.5 lirasını vergi olarak ödeyen, aldığı 2020 lira ile ev geçindirmeye çalışan birisi zaten 20 krş ile zengin olmayacağını biliyordur. ama bu 20 kuruşun bir hafta boyunca birikip en azından bir ekmek parası çıkacağını düşünüyordur. sen en pahalı suyu al iç şifa olsun. 10-20 krş ihtiyacı olan insanın haline de karışma.
düzeltme: imlâ
roberto carlos'un sivas'ta yaşaması
-
futbolu zerre takip etmeyen şahsım tarafından daha iki gün önce öğrendiğim gerçektir.
slaven bilic'in gelişini de ligin 3. maçında öğrenmiştim.
her neyse, lan adam roberto carlos, sivas'ta oturuyor şu anda. brezilya'nın kumsallarından sivas'ın soğuğuna bir hayat hikayesi. kangallarla dans.
her şeyi geçtim, bu adam nereye sıçacak lan!
not: insanın aklına ilk "ağzına sıçsın amua goduum" demek geliyor, biliyorum.
squid game
-
acun'un bu diziyi izlerken zevkten kendini tokatladığına yemin edebilirim ama ispat edemem.