hesabın var mı? giriş yap

  • nasıl geçtiğini bilmediğim; ama nasıl azdığını, nüksettiğini ve neleri asla yapmamanız gerektiğini çok iyi bildiğim maraz...

    asla ama asla yapılmaması gereken hareketler :

    1-) tornavida sıkmayın, çağırın usta yapsın ya da tarif edin başkası sıksın. avuçta birşey tutulup sağa veya sola güç kullanarak yapılan seri hareketten bahsediyorum, asla yapmayın.

    2-) ıslak bezi sıkmayın, başkası sıksın. 1 numaralı hareketin hemen hemen aynısı zaten.

    3-) ağır eşya kaldırmayın. mesela 19 lt.lik damacana aslında ağır değildir, ama bu hastalıktan muzdaripseniz sizin için çok çok ağırdır asla kaldırmayın kaldırmaya yeltenmeyin bile.

    4-) nispeten ağır bir eşyayı, uzun bir süre sağa sola (bu sağ sol özellikle de sizin hareketinizi ani şekilde durduruyorsa) savurmayın. mesela elinize tara alıp, yarım gün boyunca ağaç budamaya çalışmayın. zaten hastalık bu gibi, kolun rutin çalışma düzeni dışında ani yüklenmeler sonucu ortaya çıkıyor.

    5-) yüzerken dikkatli olun. denize varmanın coşkusuyla hayvan gibi kulaç atmayın, garip su şakaları yapmayın. hele hele suyu avuç içi ile karşı cinsin yüzüne doğru kürekleme hareketinden kaçının, bu hareketi yapmam lazım derseniz suyu ağzınızla gönderin karşı tarafa, daha anlamlı olur hem.

    6-) fareyi* sağlam olan elinizle kullanmaya alışın. rahatsız kolun uzun süreli (çok güç gerektirmese de) aynı pozisyonda aynı hereketi yapması en büyük sorun zaten.

    sözün özü, kolunuzu haylayın* ve adam olun.

  • "âmâların kendi dünyaları vardır, kendine has dünyaları. siz bilmezsiniz. bu dünyayı görsem nolur, görmesem nolur...o bir pencere. sen bakıp geçtin ablacım, ben bakmadan geçtim."

    6 aylıkken cehalet sonucu gözlerini kaybeden sivaslı turan dedenin müthiş sabır ve tevekkül öyküsünün bizleri hüngür şakır ağlattığı program olmuştur bu akşam.

    acaba gözleri gerçekten görmeyen kim?

  • • pazar sabahları bakkala gidip taze ekmek ve kahvaltılık bir şeyler alırdı. yanında da mutlaka bir dünya eki olan gazeteler.. kahvaltıdan sonra tüm günümüz gazeteleri okumakla geçerdi diyebilirim.

    • birlikte çalıştığı firmalardan getirdiği ürünler. örneğin; kutu kutu yumuşak şeker, sakız, kıyafet, ajanda, kalem vs.

    meyve. annem pazardan alışveriş yapardı babam ise pazara gidemediği için manavdan. bu nedenle babamın aldığı meyveler daha gösterişli olurdu.

    kestane. kışın en sevdiğimiz faaliyetlerden biriydi. kestaneler hemen ocağa atılır, sonrasında yere sofra bezi serer etrafında oturup yerdik.

    nur içinde yatsın.