hesabın var mı? giriş yap

  • - orhan abi ikinokta yetmez abi bi de parantez ekleyecen gülmek için, :) yani
    - ben gözlerimle gülüyorum sadece : yeter bana... nası göndercez şimdi bunu
    - send'e bas abi

  • bak ben buna gülerim işte.
    niye?
    çünkü kürdistan özerk yönetiminin marşı gelir aklıma ve ne kadar da evrensel ve ırkçılığa uzak olduğunu görürüm.

    --- spoiler ---

    hey düşman, kürt ulusu dili ile yaşamakta
    hiçbir zaman düşmanlar tarafından yenilemez

    hadi kimse kürtler ölü demesin
    kürtler hayatta
    kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmeyecek

    biz, gençlik yenilenmenin kırmızı rengidir
    bu yolda başlattığımız kanımızı izle

    hadi kimse kürtler ölü demesin
    kürtler hayatta
    kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmeyecek

    bizler medler ve keyhüsrev'in çocuklarıyız
    inancımız ve dinimiz memleketimizdir.
    inancımız ve dinimiz kürt ve kürdistan'dır

    hadi kimse kürtler ölü demesin
    kürtler hayatta
    kürtler yaşıyor, bayrakları asla inmez.
    --- spoiler ---

    https://tr.wikisource.org/…erk_bölgesi_ulusal_marşı

    buna da tepki koysana selo.

  • yer: odtu dolmusu-ankara

    minibus soforu : parasini veremeyen uzerini alamayan?
    sanssiz bir hanimefendi (yanindaki solmus amcayi gostererek): sofor bey bu adam parasini vermedi
    ms : o adam benim babam hanfendi
    sbh : ... gak
    yolcular (hep birlikte): ha-ha-ha *

  • oğlunun otomobil kullanırken levent yüksel dinlemesine sinirlenen baba kasedi alıp camdan aşağı fırlatır ve olaylar gelişir.

    -noldu baba?
    -böyle ibneleri dinlemeyin ulan!(o arada bülent ersoy'un kasedini teybe yerleştirir)
    -??!
    -işte böyle ibneleri dinleyin!
    -2 x ??!

  • star wars episode i the phantom menace filminin sonundaki kutlama sahnesinden görülebildiği kadarıyla mimarî olarak konstantinopolis'ten bir hayli esinlenildiği anlaşılan naboo başkenti.

    bu esinlenmenin coğrafî değil mimarî olduğunu hasseten belirtmek gerekiyor. zirâ; şehrin en büyük yapısı olan kraliyet sarayı, bir uçurumun kenarına inşa edilmiş. ne var ki bu sarayın kuzey cephesinde kalan ve şehrin ana yolunun saraya giriş öncesi bağlandığı kraliyet meydanı, etrafı kubbeli tapınaklar ve binalarla inşa edilmiş görkemli augustaion forumu'nu anımsatıyor. kraliyet sarayı'nın ise aya sofya ile mimarî anlamda büyük ölçüde benzeşiklik gösteriyor olduğunu dile getirmek pek de yanlış olmayacaktır.

    theed'in en meşhur çocuğu diyebileceğimiz darth sidious'un gençliğinde gittiği theed üniversitesi'nin de devasa kubbesi ve rotunda tarzına ciddi şekilde kayan binasıyla konstantinopolis'in meşhur senato binasına selam çaktığını ifade etmekte bir beis görmemekteyim.

    darth maul'un ilkin qui gon jinn ve ardından da obi wan kenobi ile çarpıştığı plazma üretim tesisiyle kraliyet meydanına paralel parnelli müzesi de yine rotundavâri dış mimarisi ve görkemli bizanten tipteki kubbeleriyle birlikte theed kenti üzerinden sarih bir şekilde doğu roma imparatorluğu'nun başkenti konstantinopolis'in* muhtemelen altın çağı diyebileceğimiz m.s. 6'ncı ilâ 11'nci asrı arasındaki görkemine atıfta bulunulduğu anlaşılabilir.

    filmin en sonundaki meşhur kutlama sahnesinde de antik roma mimarisinden esinlenilmiş olduğu anlaşılan ve üzerinde eski naboo liderlerinin heykellerinin yer aldığı ve konstantinopolis'in meşhur mese yolu'nu andıran şehrin ana yoluyla kraliyet meydanını birleştiren zafer takını, takın hemen sağında bulunan ve ciddi ciddi myrelaion kilisesi'ni andıran mimarisiyle dikkat çeken binayı, kraliyet meydanının saraya bağlandığı ve törenin en sembolik anı olan gungan ile naboo halkı arasındaki barışın resmiyete döküldüğü merdivenlerin aya sofya'nın eski merdivenlerini anımsatmasını da dikkate aldığınız takdirde hakikaten öykünmeye varan bir esinlenmeden söz etmemek mümkün değilmiş gibi görünüyor.

  • 12 kizgin adam sizi de dikkatsiz, mahkemeyi dikkatle izlememis bir juri uyesi rolune koyuyor. mahkeme hakkinda hicbirsey bilmediginiz icin juri odasinda etkili olan isimlerin etkisi altinda kalip siz de karar veriyorsunuz, ya da, "hadi bir karar versinler de film bitsin" gibi bir tutum icerisine giriyorsunuz, ki bu iki tutum da icerideki juri uyelerinin tutumudur... film sonunda juri kararini veriyor, herkes evine dagiliyor; siz de gonul rahatligi icerisinde ayriliyorsunuz ekran basindan mutlu mutlu, ama hala bilmiyorsunuz cocuk gercekten de suclu mu degil mi diye... iste seyirciyi bu juri koltuguna koyabilmesi ve sizin uzerinizde bu sosyal psikoloji deneyini yapabilmesi bu filmin en onemli ozelligidir bence...

  • öyle bir videodur ki, çok büyük bir gerçeği yüzümüze vurur.

    "yol yabdı" diye övdüğü partinin yaptırdığı yolun projesini çizen mühendisler,
    "togg yabdı" diye övdüğü partinin "yaptırdığı" aracın üretiminde çalışan mühendisler,
    "hürkuş, mmu, vs. uçak yaptı" diye övünülen uçakların üretiminde çalışan mühendisler,
    ve hatta bayraktar'ın da çok iyi bildiği gibi, baykar'da çalışan mühendislerin çok büyük kısmının verdiği oy belli.

    akp mitingine gidip bu çocukların fotoğrafını göstersen, size oy vermeyecekmiş desen "bunlar vadan hayini yavvv" diyecek tiplere göre bunların tamamını yine akp seçmeni yapmıştır.

    15 mayıs'ta bu aydın gençler-yüzler kalkıp dese ki "madem biz vatan hainiyiz, kovun bizi videonun tamamında osmanlı mosmanlı diye öten dayıları getirin. onlar yapsın bunları." değil uçak yapmak, yapılmış uçağı bozmadan tozunu alamayacak tiplerin sürekli halkın akıllı kesmine bu lafları etmesine sebep olanlar da gün yüzü görmesin.

  • gerçek bir sanatçı ve müthiş iyi bir insandı rahmetli.
    bir de anım var kendisiyle.
    fi tarihinde iyi markalardan bi araba bayiinde yedek parça sorumlusu olarak çalışıyordum. ferdi özbeğen’ in de aracı servise gelmiş almanya’ dan yedek parça bekliyor. normalde 1 haftada gelmesi gereken parça 3 hafta olmasına rağmen gelmedi.
    tabi bu süre zarfında ferdi bey sürekli bayiyi arayıp aracın durumunu soruyormuş. bir gün öğle arasında benim telefonum çaldı, açtım “ben ferdi özbeğen, aracım 3 hafta olmasına rağmen hala servisten çıkamadı parça bekleniyor dediler 10 dakikadır beni ondan ona aktarıyorlar cevap alamadm” dedi.
    ben de ilk defa ünlü biriyle konuşmanın heyecanıyla sesim titreyerek ben hemen sizinle ilgileneyim efendim diyebildim.
    normalde başka birisi olsa telefonda bağırır dururdu aracını alamadığı için. ama ferdi bey öyle tatlı dille şikayet etti ki bana terapi gibi geldi.
    sistem üzerinden sorgulama yapıp parçanın tam geliş tarihini söyleyip beklettiğimiz için özür diledim. “sorunun bizde mi almanya’ da mı olduğunu şuan çözemedim ama öğrenir öğrenmez onu da ileteceğim şikayet hakkınız var” dedim.
    o da “ gerek yok şikayete canım hatta sana teşekkür ederim o kadar aradım böyle net cevap alamamıştım” dedi kapattık telefonu.
    işte sonra müdür de haftalık toplantıda herkesin içinde beni tebrik etti ve sonra teşekkür etti. ferdi özbeğen gelememiş ama ilgilendiğim için müdürle bana özel teşekkür göndermiş.
    metal müzik dinlememe rağmen o günden sonra kendisinin şarkılarını da açıp dinliyorum.