hesabın var mı? giriş yap

  • radyo kültürü, az da olsa hâla vardır. küçük bir cep radyom var, maçları ondan dinlerim. arada bir yavaş yavaş tüm frekansları gezerim güzel bir müzik bulmak için. radyo hazar ve kral fm bulunduğum yerde çeken radyolar arasında favorilerimdir. ayrıca bazen de youtube'dan radyo tiyatrosu dinlerim.

  • iki ülke arasında krize neden olan, nota'nın falan havada uçuştuğu milli takımın izlanda'ya alınmaması olayı gerçek görünmüyor.

    iniş saati: 22:37 (tsi)
    burak yılmaz'ın yayın açıp 3 saattir bekliyoruz demesi: 23:30 gibi.

    50 dakika sonra 3 saattir bekliyoruz diyor, çıkışın ardından yine aynı şeyi söylüyor, 3 saattir bekliyoruz.

    ayıptır.

    milyonlarca insan izlerken bile kendisini sürekli yere atarak hakemi aldatmaya yönelik hareketten sürekli ceza alan bir şahsın yine bir aldatma durumu söz konusu gibi görünüyor.

  • kendisiyle ilgili bugünkü fotomaçtan bir haber:

    "g.saray, arda turan'ın sözleşmesini 2011 yılına kadar uzattı. iki yıl daha anlaşması olan genç oyuncuya ek olarak 3 yıllık daha mukavele yapıldığı öğrenildi. geçen sezon 2. yarıda vestel'e kiralanan arda, süper oynayınca geri çağrılmıştı. genç yıldız, hollanda kampına katılacak"

    görüldüğü üzere kendisi 2011 yılına kadar galatasaray'da kalacakmış. yalnız benim haberde dikkatimi çeken şey, adamın "süper oynayınca geri çağrılması." şahsen fotomaca mail atıp haberin "geçen sezon 2. yarıda vestel'e kiralanan arda, çılgın atınca geri çağrılmıştı" olarak düzeltilmesini isteyeceğim.

    süper oynayınca geri çağrılmıştı ne lan, bu gazetenin haber servisi nerde toplanıyor acaba.

  • doğrusu "dünyanın güneşe her sene 5 milyon km yakınlaşıp uzaklaşması" olan başlıktır. dünyanın güneşe uzaklığının her sene 147 milyon km ile 152 milyon km arasında değişmesi olayıdır. "dünya güneşten 1 metre uzakta olsa donardık, 1 metre yakında olsa yanardık" diyen pilavlı sohbet adamlarının içine dert olan olaydır ayrıca.

  • bu ilanda fantastiklik görmeyen arkadaşlar uygunsa benim kriptonit madenimde çalışmaya gelebilir ücret dolgundur. servis olarak da t-rex kullanıyoruz, kapınıza kadar bırakır.

  • gündüz - iç mekan
    (kahramanımız entry kalabalığını yararak "çekilin ben diş hekimiyim" diyerek giriş yapar)
    tanım: gece ağız soluması vardır...

    görsel

    profesyonel görüşüm, ağız sağlığı olarak insanlar ikiye ayrılır bizler ve yukarıda bahsi geçen others hastalarımı muayene ettikten sonra ağız hijyenini korumaya çalışmış lakin ağzında çok fazla çürük olan hastalarıma hep bunu anlatmışımdır:
    bu dünyada insanlar üçe ayrılır sayı saymasını bilenler ve bilmeyenler...
    yok yok bu dünyada insanlar üçe ayrılır, baş gövde ve ekstremiteler...
    erkekler ikiye ayrılır ve iki takım olup bir topun etrafında koşarlar.
    en kötüsünü yapıcam kaçın: kadınlar ikiye ayrılır, bacaklarında.
    (ikinci uzmanlığım mizahı bırakamayan muzip bir diş hekimiyim... ama konu ciddi):

    ağız sağlığı olarak insanlar ikiye ayılır, gece burnundan soluyanlar -
    1 - gece ağzından soluyanlar.
    2 - gece burnundan soluyanlar; dişlerinin bakımını tek tük yapsalar bile ağız hijyenleri diğerlerine nazaran kat be kat iyidir. çürük sayısı azdır. ara yüz çürüğü yoktur. eksik diş sayısı çok azdır. nasıl anlaşılır, ağız açıldığında damakları düz ise çocukluğundan beri geceleri burnundan soluyordur.

    gece ağzından soluyanlar; işte hayat onlar için zulümdür. hayatları boyunca diş hekimine bağımlıdırlar. ara yüz çürükleri diş kayıplarına kadar sürüklenir. nasıl anlaşılır: en önemlisi derin damak vardır. sabah kalktıklarında boğazları kurudur ve hemen su içme ihtiyacı hissedeler. ağızlarında kesif bir koku vardır (şeker hastası iseler bir de amonyak kokusu eklenir) çocukluk dönemlerinde kbb onlarda bir geniz eti, septum deviasyonu gibi bir teşhiste bulunmuş ama tekrarlayacak diye ameliyatını yapmamıştır. (adamlar direk diş hekimlerine çalışıyorlar) 100% ortodonti gereklidir...
    nasıl anlayacaklar dişleri çapraşıklık - crossbite (çapraz kapanış) falan vardır. çocuklarla yaptığım çalışmalarda:
    https://youtu.be/831a0xkoigm
    bu konuda elimden geleni yapmaya çalıştım. derin damaklı çocukların hepsini kulak burun boğaz doktoruna yönlendirdim ileride çalışmalarımı daha spesifik hale getirip bu çocukların burnundan kaliteli nefes almaları konusunda mücadele ediceğim. klinik olarak bu tip hastalara istanbul'da polikliniğimde elimden geldiğince kolaylık sağlıyor ve diş hekimi korkularını yenmelerini sağlıyordum. (şu aralar hibe projeler üzerine çalışan halk sağlığı diş hekimi benzeri bir görev yapmaktayım)

    çözüm:
    tek kurtuluşları bu çağda riskli tedavilerden kaçınlamaları, post yaptırmamaları, iki yüzlü dolgu yaptırmamaları... altı ayda bir diş hekimine ağız muayenesi yaptırmaları ve diş bakımlarını gerçekleştirmeleri (sabit bir diş hekiminiz olsun) ...
    macunun bir önemi yok önemli olan mekanik temizlik. evet içinde pomza benzeri diş eti epitelini zedeleyecek materyaller olan diş macunu kullananlar eğer dişlerini sert fırçalarsa bu sefer diş etlerinde önemli doku kaybına yol açıyorlar... o yüzden doğru fırçalamak, fırçalamaya kaliteli vakit ayırmak da önemli.

    her gün diş fırçaladığı halde dişi çürüyen insan, sana söyleyecek tek bir şeyim var: "kaderden kaçamazsın"

    çok uzun süredir ağız solunumu yapanların zaten yüz profili de belirgin değişiyor. uzun bir yüze sahip oluyorlar. parmağınla küçük azılar bölgesinin ortasının derinliğine bakabilirsin. daha doğrusu ön dişlerden arkaya doğru bir uçurum gibi gidiyorsa derin damakvardır. hafif bir eğimle uzanıyor ise derin damak değildir. geçmiş olsun. lakin asıl sorunun odağını keşfetmek daha doğru, ağzın açık uyuyup uymadığını biri kontrol etsin derin uykudayken. bu en net keşif olur...

    çok uzun süredir ağız solunumu yapanların zaten yüz profili de belirgin değişiyor. uzun bir yüze sahip oluyorlar. parmağınla küçük azılar bölgesinin ortasının derinliğine bakabilirsin. daha doğrusu ön dişlerden arkaya doğru bir uçurum gibi gidiyorsa derin damak vardır. hafif bir eğimle uzanıyor ise derin damak değildir. geçmiş olsun. lakin asıl sorunun odağını keşfetmek daha doğru, ağzın açık uyuyup uymadığını biri kontrol etsin derin uykudayken. bu en net keşif olur...

    bununla ilgili dünyadaki akademik çalışmaları böyle araştırabilirsiniz: http://www.ncbi.nlm.nih.gov/…?term=deep hard palate pubmed

    dip not:
    neden iki yüzlü dolgu post gibi tedavileri önermiyorum:
    yukarıda kurtulma şansı zayıf dişlerde tedavi şansı düşük işlemler yaptırmak hem kesenize hem zamanınıza hem de ağrılara neden olacaktır demek istemiştim. bununla ilgili burada bir makale okumuştum, olay belçikada geçiyor: yaşlı hekimler ile genç diş hekimlerini mukayese etmişler. genç diş hekimleri daha titiz, daha temiz ve daha kurallara uyarak tedavi ettikleri, yaşlı hekimler ise tam tersi bir çalışma disiplini olduğunu buna rağmen yaşlı hekimlerin daha başarılı olduklarını görmüşler. makalenin sonuç bölümünde de bunu, gençlerin daha riskli tedaviler uygulamalarına bağlamışlar. okulda sana her türlü tedavi çeşidini öğretirler ve sen onu mezun olunca uygulamak istersin mantığı.

  • tartışmasız karadeniz'dir. bir içli köfte, zeytinyağlı dolma, baklava, enginar filan dururken turşu niye kavrulur amk.

  • - iyi bir insan olduğunu düşünüyor musun?
    + elhamdülillah müslümanım.

    - karına, kızına neden hayatı zindan ettin?
    + elhamdülillah müslümanım.

    - milletin giyimine, inancına neden karıştın?
    + elhamdülillah müslümanım.

    - içki içene, açık giyinene, ateiste vb. neden kötü gözle baktın?
    + elhamdülillah müslümanım.

    - hırsızın, imansızın arkadasında neden durdun?
    + elhamdülillah müslümandı.

    otur, sıfır. arkadaşı cehenneme atınız.

    not: bu entry'de + olarak konuşturulan kişi, yaptığı her pisliği müslüman olduğunu söyleyerek örtbas etmeye çalışanları simgelemektedir.