hesabın var mı? giriş yap

  • tam boykot edeyim diyecekken zaten hiçbir şarkısını dinlemediğimi, hiçbir filmini izlemediğimi farkettiğim sanatçı. kimdi lan bu?

  • tadım kaşığı diye bir şey yok. aşçıların minimum %80'i yemeğin, tatlının tadına bakmak için kullandığı kaşığı, kepçeyi (evet kepçeyi) tekrar ürünün içine sokuyor.
    zaten masterchef 'te de görüyorsunuz; milyonların önünde dahi bunu yapan var.

  • vay canına.

    bunların vokalini, grubun tarihini falan araştırırken vokalin wiki sayfasından ne öğrendiğime bakın.

    2002 yılında vokalimiz marko saaresto'nun bir grubu var, birkaç şarkı kaydediyorlar ama piyasaya süremiyorlar ve grup dağılıyor. daha sonraları max payne oyununun yazarı sam lake marko abimize gelip diyor ki "hacı bizim 2. oyun çıkacak, bize bir şarkı yapar mısın?"

    marko abimiz olur diyor ve sam lake kendi yazdığı bir şiiri ona veriyor, marko abimiz de dağılan grubundan tanıdığı üyelerden birini yanına alıyor o ara sam lake de başka bir fin müzisyeni tanıştırıp diyor ki "alın işinize yarar bu adam belki" ve oturup late goodbye'ı kaydediyorlar.

    şarkı ve oyun büyük bir hite dönüşüyor, dünyanın her köşesinden oyuncular şarkının ayrıca yayınlanmasını istiyor (o dönem malum mp3 var ama spotify gibi uygulamalar yok) bu fin abilerimiz de oyuncuları kıramıyor ve poets of the fall adı altında toplanıyorlar.

    ben hikayenin böyle olduğunu bilmiyordum, sam lake'le aralarındaki ilişki bu yüzden böyle iyi demek. ey oyuncular, gurur duyun kendinizle, piyasadaki en iyi gruplardan birinin toplanmasına siz sebep olmuşsunuz.

    edit: debe'ye sokmuş şairlerimiz beni, ben de o zaman dünden beri manyak gibi klipteki dansını yapmaya çalıştığım şarkılarının linkini bırakayım.

    şöyle

    bir de birileri çıkıp şu marko abimizi oyuncu olarak kullansa mükemmel olacak, adam kliplerde bile ne derece yetenekli olduğunu gösteriyor.

    edit 2 : bu giriye oy veren ya da favorilere alan herkesle tek tek tanışmak isterdim, biliyorum ki çok iyi insanlar onlar.

  • ben bunu yıllardır "ayos" diye okuyordum doğru okunuşu "ayoes"miş aklınızda bulunsun. teyitli bilgi.

  • şule: merhaba bişi sorabilir miyim?
    polis: ne var?
    şule:ben behzat başkomiserin kızıyım da telefon hakkımı kullanmak istiyorum.
    polis:behzat kim? soyadı ne?
    şule: ç
    polis:ç ne?
    şule: behzat ç. bende şule ç. soyadımız ç bizim.

  • (23 nisan öncesi okulda yapılacak etkinlikleri içeren bir bilgilendirme yazısı gelmiş, atatürk büstüne bırakılmak üzere bir adet karanfil istenmiştir. ege (5 yaş) karanfilini alıp okula gitmiştir. akşam okul dönüşü...)

    romica: eee, ne yaptınız bugün?
    ege: ne olsun sanki, çeşitli faaliyetler.
    romica: 23 nisan neymiş peki biliyor musun?
    ege: çocuk bayramı, atatürk hediye etmiş çocuklara.
    romica: atatürk kimmiş peki?
    ege: aman anne ya bilmiyor musun? ulu önder, düşmanlardan kurtardı ya!
    romica: canım senin neler bildiğini merak ediyorum...
    ege: biliyor musun anne, atatürk tek başına atmamış düşmanları...
    romica: öyle mi? kimlerle beraber atmış peki?
    ege: eski dedeler, nineler, anneler, babalar beraber savaşmışlar!
    romica: öyle mi?
    ege: evet, ve hepsi kendini feda etmiş vay canına!
    romica: peki çiçek koydunuz mu büste?
    ege: yan sınıftaki bütün öğrenciler bıraktı, gördüm.
    romica: sizin sınıf bırakmadı mı?
    ege: bir kişi hariç herkes bıraktı?
    romica: kim bırakmadı?
    ege: ben bırakmadım, öğretmenim de çok ayıp dedi.
    romica: neden bırakmadın?
    ege: anne, o sadece heykel, benim gerçekten nefes alan, ip atlayan, şarkı söyleyen bir kız arkadaşım var!