9 entry daha
  • daha fransız devrimi'nin ateşinin sönmediği bir dönemde, 25 ekim 1811'de paris'e 10 km uzaklıktaki bir kasabada doğdu galois. 16 yaşında ilk matematik dersini alana kadar vasat, hatta sorunlu bir öğrencilik hayatı geçirdi. aldığı matematik dersi onu o kadar değiştirmiştir ki, diğer tüm dersleri yok sayarak kendini sadece ileri matematik çalışmalarına adadı. artık dehası gün ışığına çıkmıştı ve 17 yaşında ilk makalesini yayınlamayı başardı. 19. yüzyıl matematiği, 3. ve 4. derece denklemleri çözmeye yarayan formüllere sahipti ama 5. derece denklemleri çözmenin yolunu bilmiyordu.

    ax*+ bx* + cx* + dx* + ex +f=0

    galois o dönemin bu popüler problemini tam olarak çözemese de çok önemli bir ilerleme ve yepyeni bir bakış sağlamıştı. cauchy'nin desteğiyle bu çalışmasını bir başarı ödülü vaad eden bilimler akademisi'ne sunmaya karar verdi. ne yazık ki şöhrete bir kaç adım kala şans, bu gence yüzünü çevirdi. ilk olarak akademi tarafından hakem tayin edilen fourier sonuçların açıklanmasına bir kaç hafta kala öldü. o karmaşada kesin birinci gözüyle bakılan galois'in çalışması kayboldu ve böylece yarışmaya katılamadı. dönemin cumuriyetçi-kralcı kutuplaşmasında cumhuriyetçi saflarında ateşli bir savunucu olarak yer alan galois, kendine kral yanlılarının komplo kurduğuna inanmaya başlamıştı. tüm bunlar yetmiyormuş gibi belediye başkanı olan babasının kralcıların baskısı sonucu intihar etmesi galois'i tamamen yıktı. bu, matematik çalışmalarını bir kenera bırakıp krala karşı ayaklandığı dönemin başlangıcıydı. tabi kısa sürede kral tarafından hapse atıldı; ancak kolera salgını tüm fransaya yayılınca serbest bırakıldı.

    özgürlüğüne kavuşmasından kısa süre sonra bir doktorun stephanie adlı kızına aşık oldu. ne var ki kız, d'herbinville adındaki keskin bir nişancıyla sözlüydü. adam sözlüsünün galois'le ilişkisi olduğunu duyar duymaz galois'i düelloya davet etti. artık kaçış yoktu. o gece sonunu tahmin eden galois, büyük bir telaşla tüm çalışmalarını kağıda dökmeye koyuldu. zaten dağınık bir yazısı vardı ve acelesi yazdıklarını iyice anlaşılmaz hale getiriyordu. o gece yazdığı matematiksel çalışmalarının orasına burasına iliştirdiği "bir kadın", "stephanie", "zamanım yok, zamanım yok" tarzında bazı duygu yüklü cümleler galois'in o geceki ruh halini çok iyi yansıtıyor gibi.

    kelamın özü; galois ertesi sabah düelloda vuruldu ve bir iki gün içinde öldü. ölmeden önceki gece yazdığı matematiksel çalışmaları ise ancak 10 yıl sonra matematikçi joseph liouville tarafından anlaşılabildi. yaşamı boyunca kimse tarafından anlaşılamayan galois'i şimdi matematik dünyası gayet iyi anlıyor ve bu büyük dahiye hakettiği saygıyı duyuyor..
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap