reinhard saftig

• tip itibari ile tam lise ve dengi okullarda edebiyat öğretmenliği yaparken arena ekibinin yakaladıgı tacizci ögretmen gibiyken o teknik direktörden çok ! anlayan adnan polat asbaşkan sayesinde bir dönem galatasaray'a da musallat olmuş bir garip isimdi...
  kocaelispor'la yurdumuza balkanlardan parçalı bulutlu olarak girmiş, kocaelispor'u şampiyonluk parolası ile girdiği ligde bırakın avrupa kupalarına bile götüremişti. ama bunun ödülünü galatasaray'a teknik direktör olarak almıştı.
  
  galatasaray'a tahtakale iii fatih terim olarak bilinen hikmet karaman'ın yanı sıra kuzmanovski'yi de getirip galatasaray takımı taraftarlarını yaklaşık bir sene verem edip sakinleştirici ilaçlardan dolayı yeşil yeşil işetmişti.. gerçi saftig'in gelişinden bir ay sonra taraftarlar takıma saftig'i teknik direktör, kuzman'ı libero diyerek getiren iş bilmezlerin forvete arif susam - cengiz kurtoglu'nu monte etmesinden korkup sessiz kalmışlardı..
  
  ömrü çok olsun fenomen oyuncu arif erdem de bu saftig'den çok çekmişti.. o zamanlar icin hakan $ükür'ün tek partneri durumundaki arif, saftig döneminde bir türlü ilk 11 başlayamamış, 60. dakikadan önce de sahaya adımını atamamıştı.. hatta arif'in ismi saftig döneminden dolayı ''joker arif'' olarak kalmı$tır..
  daha sonraları saftig'in izmit ismetpaşa'da 3-1 galatasaray galibiyetiyle biten bir maçta arif'e kıl olduğu, ondan dolayı arif'i sürekli yedek bırakıp kötü kadın muamelesi yaptıgı anlaşıldı.. böyle de kin güden bir almandı.. alman mıydı? bilmiyorum.
  galatasaray bu herr döneminde o zama hiç mi hiç âdedi olmamasına rağmen sezon bitmeden sözleşmesini fesh etmiş, geri kalan maçlarda müfit erkasap hocam takıma istasyon calışması yaptırmış, kuka dizmiş ve maçlara hazırlamıştır..
  
  galatasaray tarihinde sigi held ile birlikte adı anılmayan iki alman teknik adamdan birisidir.. hatta galatasaray taraftarı yüzüncü yıl şöhretler maçında yönetimin sigi held ve reinhard saftig'i davet ettirip meşe odunuyla allah ne verdiyse dövülmeleri icin yoğun bir kulis yapmış ancak emellerine ulaşamamıştı.
  
  nerede bir jupp derwall, nerede bir karl heinz feldkamp.. bir de en uyuz oldugum tarafı galatasaray ne zaman almanya'da bir hazırlık macı yapsa bu gidip izler, ondan sonra da gevrek gevrek cıkıp ''çok begendim galatasaray'ı şöyle olmuş, böyle olmuş'' diye atıp tutar. baba ogul kutsal ruh adına almasınlar şu adamı maçlara, yok kapadık kulübü desinler, o bizi unutsun biz onu unutalım.