24 entry daha
  • bir türk olarak kendisini üstün körü tanıyıp bu zamana kadar araştırmamanın üzüntüsü ve utancıyla bu açığı bir nebze olsun kapatma arzusundayım. bu yüzden, babür şah hakkında kentler ve gölgeler programında rahmetli haluk dursun’un verdiği, temel bilinenler hariç, bazı yerlerde bulunamayan bilgilerin bir kısmını burada paylaşmak isterim;

    -babür isminin anlamı kaplan’dır.
    -babür şah, kabil’de yaşadığı dönemde oranın havasını, suyunu çok sevmiş, ordaki hayatı hep aramıştır.
    -agra şehir planlamasına müdahale etmiş, şehri su kenarlarına yaptırdığı seyir terasları, büyük havuzlar ve hamamlarla süslemiştir. su kültürüne ve peyzaj mimarisine özel bir ilgisi vardır. bahçelerde ona göre mutlaka su olmalıdır.
    -botanik hakkındaki bilgilerini ve bahçelerde kullandığı bitkilerin özelliklerini, nerelerde yetiştirildiğini, hepsini detaylı bir şekilde babürname’de yazmıştır.
    - babürname’de 22 ayrı bahçeden bahseder. bunların bazılarını kendisi yaptırmıştır.
    - diğer hükümdarlar gibi devasa yapılar yerine günlük hayatı kolaylaştıran, ihtiyaçları gideren şehir düzenlemeleri yapmıştır.
    - en sevdiği bahçesi babul vefa’dır. günümüze kadar gelen orta asya-hint bahçesidir. halk için yaptırmıştır. yamuna nehri kıyısındadır. bahçedeki havuzlara bu nehirden su taşınmıştır. parkın adı artık değişmiş; ram bagh olmuştur.
    - kokulu bitkileri ayrı sevip ilgilenmiştir.
    - özellikle gül ve laleye merakı vardır. bunu kızlarına verdiği isimlerle de göstermiştir; gülizar (gül bahçesi), gulrukh (gül yanaklı), gulchehra (gül yüzlü) ve en bilinen kızı gulbadan (gül bedenli).
    - doğa hayranıdır, bir bilim adamı titizliğiyle agra’yı ve hindistan’ı incelmiş ve her şeyi kaydetmiştir. fil, gergedan, papağan, bukalemun, muz, yasemin, limon, hurma... hepsini hatıralarında kaleme dökmüştür.
    - halkın giysisine kadar her şeyi detaylıca yazıp babürname’de anlatmıştır.
    - içkiye düşkünlüğü vardır. bırakma mücadelesine ‘büyük cihat’ adını vermiştir. babürname’de, savaş meydanlarında kolay galip geldiğini ama kendisine ait bazı sorunları halletmekte zorlandığını söylemiştir. içkiyle ilgili şu gazeli yazmıştır;

    özni könül îş ile tutmaq kirek
    bizni unutqannı unutmaq kirek
    (gönül, özü içkiyle tutmak gerek,
    bizi unutanı unutmak gerek)

    îş u tarâb gülbüniga suv birip
    gussa nihalini qurutmaq kirek
    (içki ve neşe çiçeğine su verip,
    sıkıntı fidanını kurutmak gerek)

    her nimege gam yime gam köp turur
    îş bile özni avutmaq kirek
    (her şeye üzülme, üzüntü çoktur,
    içkiyle özü avutmak gerek)

    tîre durur zühd demidin könül
    ışq otı birle yarutmaq kirek
    (gönül zühd nefesinden dolayı karanlıktır,
    aşk ateşiyle aydınlatmak gerek)

    çjoyma meşaqqat ara bâbür könül
    özni feragat bile tutmaq kirek
    (gönül, babür’ü meşakkatte bırakma!
    feragat ile özü tutmak gerek)

    - en sonunda içkiyi bırakmış ve kullandığı bardakları, tabakları ve bir çoğu altın ve gümüşten oluşan kıymetli içki eşyalarının hepsini parçalara ayırıp kırdırıp dervişlere ve dilencilere bırakmıştır.
    - spora, dağda yürümeye ve yüzmeye merakı vardır.
    - ölümünden sonra babürname’yi kızı gülbeden devam ettirmiştir. babür’ün nasıl bir aile babası olduğundan ve her cuma akrabalarını, özellikle halalarını ziyaret ettiğinden bahsetmiştir.
    - babürname dışında başka eserleri de vardır.
    - hattatlığa da merakı vardır. hatt-ı baburi diye bir yazı çeşidi çıkarmıştır. arap ile uygur alfabelerinin karışımıdır. devlet adamları ve akrabalarıyla, geliştirdiği bu yazı şekliyle haberleştiği hatta bir de bu harflerle kur'ân-ı kerîm yazdırdığı bilinmektedir.
    - kitaplara çok düşkündür birçok kitap biriktirmiştir.
    - araştırmacılara göre hem tarih yapan hem de tarih yazan babür şah’ın babürname’sinde dili o kadar sade ve samimidir ki hangi dile çevrilse o dilde güzel bir eser olur. farsça, urduca, ingilizce, fransızca, rusça, japonca, türkçe gibi pek çok dile çevrilmiştir. 1494 1529 - 35 yıllık bir döneme ışık tutan bir eserdir.
    - hindistanın fetihinden 4 yıl sonra ölmüştür. yamuna nehri kenarını çok sevdiği için, bugünkü ram bagh’a gömülmeyi vasiyet etmiştir.
    -naaşı 6 ay sonra çok sevdiği kabil’e götürülmüştür. ardından gelen babür şahları orada kendisine ait bir türbe yaptırmışlardır.
15 entry daha
hesabın var mı? giriş yap