2950 entry daha
  • ben doğma büyüme kadıköylüyüm ama sokağa işeyen insanlara sahip çıkıldığını bizim buranın insanında hiç görmedim.
    hani kraldan çok kralcı derler ya, kadıköylüden çok kadıköylü olmuş insanlar, bir de kadıköy’ün yazısız kuralları hakkında yargı dağıtıyorlar.

    sizin kadıköylü zannettiğiniz mavi saçlı kızlar, kıçına kadar piercingli adamlar kadıköy kültüründen aslında bir haberdir. hoş kadıköylü de değildir bir çoğu..onlara göre kadıköy “sadece gençlik eğlence ve marjinalliktir” oysa gerçek kadıköy kültürü huzurdur, güvendir. bir kadının gece 1’de köpeğiyle dolaşabilme özgürlüğüdür.

    sokakta içip sabaha kadar ses çıkaranlara, önce kedileriyle yaşlanmış, yalnız yaşayan kadıköy teyzeleri sinir olur. uyarırlar. çünkü onların da benim de bildiğim kadıköy bu değildi.

    kilisenin sokağına dizilip, ellerde içkilerle bağıra çağıra sarhoş muhabbeti yapıp, insanları uyutmuyorsunuz. sonra zannediyorsunuz ki “kadıköy abi ya” oldun. “chill bro ya” oldun. aslında bir bok olmadın. sadece kendini kadıköy üzerinden tanımlıyorsun. “asiyim özgürüm marjinalim serseriyim” di mi?

    lan beni insanlar kadıköy içinde ışınlanıyor zannederdi, o kadar bilirdim kimsenin bilmediği kestirmeleri. ama bir gün de kalkıp sokağa işeyen millete sarkıntılık eden tiplerin “bura kadıköy” diye savunulduğunu görmedim.

    “önce rıhtım’ı ele geçirdi sözde marjinaller, yeldeğirmeni’ne kaçtık, orayı buldular moda’ya kaçtık, orayı da işgal ettiler bahariye’ye kaçtık, oradan bizi caferağa’ya kadar takip ettiler, en son siktir olup gittik”

    kadıköylü atasözü
1084 entry daha
hesabın var mı? giriş yap