9 entry daha
  • gürültüden uzak, sakinliği için gidilebilir geldi o kadar. köşklerine gelince mimari bilgim yok, umarım anlatabilirim: kimi yerler vardır, çok lüks değildir, bohemian'dır ama bir yaşanmışlık ya da evinizdeymiş gibi samimiyet hissedersiniz, size ait olsun isterseniz, sığınağınız bellersiniz. kimi yerler tüm işçiliğiyle, zenginliğiyle karşınızda durur, hayran kalırsınız ona ait olmak istersiniz. kimi yerler tarzınızın çok dışındadır, her ikisi de değildir, yabancı kalırsınız ama o yabancılık aşina olamamaktan, size hitap etmeyişindendir. yine oturur izlemek istersiniz farklı gelir.

    bu köşkler hiçbir şekilde bana hitap etmedi. bunu istanbul'da birkaç yapıda daha hissetmiştim, anlayamamıştım. burada uzun vakit geçirince daha iyi anladım: inanılmaz yapay, temelsiz bir taklitçilik var. ne yıldız sarayı'ndaki işçilik, ne beyoğlu'nun, karaköy'ün herhangi bir kafesindeki aşinalık ya da döküntülük var. ağır durmaya çalışıyor ama değil, kaliteli olmaya çalışıyor ama değil, basit malzemelerle bi üslup taklit edilerek yapılmaya çalışılmış. kültürlü bir kültürsüz. kendi içinde tutarsız. hiç sevemedim. bunun insan tipini düşünün, bir şey olmaya çalışmak ayrı bir şey, bir de bir şey olduğunu sanıp onun simgelerini taşıyıp bakın ben buyum diye ahkam kesmek kadar itici bir şey yoktur ya hani, o köşklerden bunu hissettim.

    korusu için gidilir.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap