9 entry daha
  • sevgilim ve oğlum yaklaşık 8 aydır bu kasabada yaşıyor. o kadar nefret doluyduk ki buraya çevre il ve ilçeleri gezerken köprü'de ne var ne yok diye bakmadık hiç. geçen hafta, kızgınlığımız azıcık yatıştı bir de 5 ay kadar kaldı askerliğin bitmesine, ilk defa oymaağaç denen köye gittik. yeni aldığımız araba için adak kesmek için en doğru yer burasıymış. adağı kestik dönelim dedik ki oymaağaç kebabı meşhurdur dediler.

    hacı diye bir eleman kendi evinde çevirme - fırın arası bir sistem kurmuş, kuzuları burada pişiriyor, kendi evinin bahçesine kurduğu masada yanına yandaki tarladan kestiği domates, biber ve soğanı ikram edip sunuyor. sunuyor derken getiriyor, sunma durumu yok.

    bizim kuzu gledi, sıcak sıcak ağzımıza attık, hacı sen naaptın yahu diye adama elinde etle et harika diyen vedat milor misali saldırdım. çok beğenince hacı da coştu, köy ekmeğini kopardı kuzunun akan yağlarının toplandığı çanağa batırıp tirit de ye yeğenim, sen toramansın seni ancak keser diye yanıma yanaştı. sevgili müdahele etmek isteyince de doktor hanım yağ değil bu hayvanın doğal ürünü, mübarek yani dedi tatlı hacım.

    müdür 1 kilodan fazla ete hepsi dahil, herçi para edecek başka birşey de yok tarladan kopan domates biberi saymazsan, 50 lira verdik. üzerine de bir semaver çay geldi, minderlere yayılıp çayımızı da devirdik. mis.

    vezirköprü ile seviyeli ve kinayeli ilişkim biraz daha sıcak ve yemeli içmeli bir hale geldi 8 ay sonra.
23 entry daha
hesabın var mı? giriş yap