recep tayyip erdoğan

• az önce 1 saattlik akp grup toplantısındaki konuşmasını tamamlayan başbakan.
  iyi kötü, doğru yanlış ama herkesi ilgilendirecek bir çok konudan bahsetti. benim dikkatle dinlediğim önemli bir kısmı engelli reformlarıydı.
  
  4 temel şey söyledi.
  -1) ücretsiz ulaşım hakkı
  -2) engellilerin yanında akp var
  -3) istihdam & "engelli öğretmen olur"
  -4) eğitim hakkı.
  
  tekerlekli sandalye kullanan bir engelli olarak kendi gözümle cevaplamak istiyorum.
  
  1) ücretsiz ulaşım hakkı çok yerinde ve çok doğru. ben de yararlanıyorum.
  ancak gerçek anlamda sorun yaşamadan bir tek metroya binebiliyorum. o da asansörlerin arızalanmadığı zamanlarda.
  
  iett otobüslerinin yarısı engelli uyumlu. benim güzergahımda uygun otobüs varsa ve denk gelirse binebiliyorum. çok şükür bu yıl hepsi değişiyor. ancak yüksek rampalar, ilgilenmeyen şoförlerle ancak yolcuların yardımıyla otobüse binebiliyorum.
  bir maceramı şöyle anlatmıştım: http://www.simtoalev.com/…lsiz-ulasim-bile-engelli/
  
  özel halk otobüslerinde durum daha vakim. otobüs a.ş'nin 500 küsur otobüsü iett'ninkiler gibi uygun. geri kalan öho'lara bakınca (turistikler falan hariç) 1500 kadar otobüs var ve bunlardan 230 kadarı engelli erişimli. yine iett koşulları da geçerli.
  
  metrobüs'e binemiyorum
  vapura binemiyorum
  tren konusunda bilgim yok ama muhtemelen o da sorunlu.
  tramvay iyi bak!
  fünikülere de yardım ederlerse binebiliyorum.
  
  tüm toplu taşıma araçlarının ancak %30'unu kullanabiliyorsam ve o oranın da büyük bölümü için yardıma ihtiyaç duyuyorsam, ücretsiz olsa ne olur? isterse otobüs bileti 20 lira olsun. bana koymaz ki. binemediğim için o para cebimden çıkmamış olacak..
  
  2) "engellilerin yanında sadece akp var" dedi. bunun cevabı "yok öyle değil" anlamında "bok akp var"dır. (gg olmasın, aman)
  ulaşım sorunundan yukarıda bahsettim. ekleme yapayım..
  ücretsiz ulaşım kartı olmadan geçerli değil. (tabii öyle olacak) bu kartı almak içinse rapor almak gerekiyor. devlet, her farklı iş için ayrı rapor istiyor. rapor çıkarmak demek, 1 hafta boyunca sabah 8'de hastaneye gidip, 2-3'e kadar orda kalmak demek. halim bok gibi olduğu için doktorlar bakmıyor bile. şimdiye kadar aldığım raporlar bu kartı almama yetmediği için almıyorum. halimi gören zaten alıyor metro ve otobüse. almayan oldu mu veriyorum parasını.
  
  bu hakkı almak için mücadele veriyorsam, kimse benim yanımda değildir.
  var olan hakkı kullanmak için mücadele verilir mi?
  
  oy kullanamıyorum mesela. devlet işine gelince engelli olduğumu bilip, derneklere telefon numaramı satıyor. engelli olduğum için maaş alıyorum ama oy kullanmaya gelince, engelli olduğumu belirtmediğim için 2. katta oy kullanmam gerekiyor. "getirin sandığı" diyorum, "boşver sen oy kullanma diyorlar.
  son 2 seçimde yaşadıklarım şöyle:
  http://www.simtoalev.com/engelliysen-oy-kullanma/
  http://www.simtoalev.com/…y-kullanmak-hala-engelli/
  
  bitmiyor ki sorıunlar.
  bak taksim'i yayalaştırma projesi var. bu yüzden 4 aydır taksim'e çıkamıyorum. sözlükte de 50 tane entry'im var bu konularda. artık tekrar tekrar paylaşmaya utanıyorum. çözüm için ihtiyacım olan şey sadece 2 tane rampa! beyaz masa'la görüştüm, ulaşım a.ş ile görüştüm, radikal gazetesi'ne 2 sayfa haber oldum, ordan başka medyalara sıçradı, imza kampanyası başlatp 2700 imza topladım, ibb'ye bizzat tesliim ettim, dilekçe verdim, onlarca kişiyle toplamda saatlerce telefonla görüştüm.
  
  hala yok o 2 rampa!
  son durumu dün yine blogda anlattım.
  http://www.simtoalev.com/…lli-erisimi-surec-takibi/
  2 rampa için bu kadar uğraşıyorsam, doğrudan ya da dolaylı devlet yaşadığım şehrin merkezi semtine girmemi engelliyim diye engelliyor/yasaklıyorsa kimse benim yanımda değildir.
  
  eğer bugün belediyelerin özel tiyatrolara kiraladığı salonlarda, devlet ve şehir tiyatrolarında kendi başıma ve tekerlekli sandalyemdemn kalkmadan oyun izleyemiyorsam, kimse benim yanımda değildir.
  
  eğer devlet aynı şekilde özel tiyatrolara, sinema salonlarına, konser mekanlarına, sergi salonlarına (bak bunlar kültür yerleri) gerekli düzenlemeleri yapması için bir yaptırım uygulayamıyorsa, kimse benim yanımda değildir.
  
  eğer sikik kaldırımlar bile şehrin her yerinde, hatta aynı semtin farklı yerlerinde bir standarta oturmamışsa, kimse benim yanımda değildir.
  
  3) istihdamın önünü açtıklarını, çok fazla engelli personel aldıklarını söyledi. bu konuda fikrim, bilgim yok. ben bir özel sektör çalışanıyım. bilgim olmadığı için konuşmayacağım ama öğretmen meselesinde durmasını, "engelliden her şey olur, dışlamak olmaz" gibi söylemlerini (cümlelerini hatırlamıyorum, kendi üslubumla yazdım) çok popülist buldum.
  
  4) eğitim konusunda da hiç bilgim olmadığı için yorum yapmayacağım.
  
  tamam.. kabul ediyorum. akp benim benimsediğim fikirlerle örtüşmediği için muhalifi olsam, icraatlarını ve tavırlarını genel olarak beğenmesem de engelliler için yaptıklarının önceki hükümetlerden çok daha fazla ve işe yarar olduğunu söyleyebilirim. akp bu konuda çalışmakta ve güzel işler yapmakta.
  
  ama yaptıklarının yetersizliği bir yana, yapılanın bir %80'i o kadar yalan ve ve laf olsun diye yapılmış ki; hiçbir işe yaramıyor. en azından "müjde, müjde" diye konuştuklarının bir geçerliliği olsun be sayın başbakan...