19 entry daha
  • elestirildiginde agzi hemen salyalanan pavlov kopeklerinin mantiklarini tamamen kaybedip, "eger ordumuz olmasaydi o cok bilmis agzin gavurun gotunu yaliyor olacakti" gibi basma kalip cevaplar verdigi, en profesyonel kurumumuz.

    vatanseverlik, onur, gurur gibi duygulari bir kenara birakip salt objektif analiz yapmaya calisalim (yani vatan hainligi). dolayisiyla elestirilerin de hamasetten ve vatan millet sakarya edebiyatindan uzak olmasini rica ederim.

    eger 60larda komaya girmis ve hala cikamamis, kotu kokan bir hippi degilseniz veya gezegenlerarasi kardeslik konfederasyonunun yarin ogleden sonra dunyaya baris getirecegine inanmiyorsaniz, ordularin ozellikle baris zamanlarinda ne kadar gerekli oldugunu takdir edersiniz.

    sonucta turkiye gibi cok ayri gruplarin iktidar mucadelesinde bulundugu ve amerika gibi silah sanayinin devasa oldugu ulkelerde ic politikanin bir kismi ve tum ulkelerde dis politikanin tamami askeri gucle yakindan ilgilidir; fakat bundan ibaret degildir. birkac yuzyil once belki bu politikalari belirleyen parametrelerin tamamina yakini askeri unsurlarken, gunumuzde ticaret, sanayi, degisik capta ve mahiyette uluslararasi organizasyonlar, demokratik ulkelerin artmasiyla onemli olabilen ve her zaman propagandayla yonlendirilemeyen halkin gorusu ve hatta turizm bile ulke politikalarini belirleyen onemli unsurlar haline gelmislerdir. dahasi ekonominin, finans sektorlerinin ve askeri yapilanmanin bile degisen miktarlarda disa bagimli olmasi, artik askeri unsurlarin digerleri ustundeki bariz ustunluklerini kaldirmistir. kisacasi ulkelerin politikalarini belirleyen butun unsurlar ve parametreler birbirine gecmis, cok karisik bir hal almistir. ulkelerin amaci, bu unsurlari en optimize bicimde kullanarak guclenmektir.

    peki "guclenmek" nedir? ideal olarak guclenmek devletin bekaasi, milletin bagimsizligi ve insanlarin refahi gibi unsurlarin optimum bir kombinasyonudur. eger tamamen bagimsiz olacagiz diye cildirip ticari ve askeri anlasmalari ona gore duzenlerseniz, sadece insanlarin refahi dusmez, bagimsizliginizi korudugunu dusundugunuz ordunuz ve ordunun gucunun bagli oldugu ekonominiz de coker (ve insanlarin hosnutsuzlugu bu gucsuz devleti de tehdit eder, ne kadar guzel bir dongu)

    iste bir ulkenin ordusuna yapilacak objektif elestiriler de burada ortaya cikmalidir. yani sorun ordunun olup olmamasi degildir veya tsk orneginde personel kalitesi ve bagliligi hic degildir. sorun, bir ulkenin mevcut iliskilerine ve gucune bakildiginda, en optimum askeri yapilanmanin ve yatirimlarin ne olmasi gerektigidir, bir optimizasyon meselesidir. optimizasyon diyorum, cunku sinirlari belli olan ama halki acliktan olen bir ulkeyi hamaset edebiyati bile kurtaramaz. somalilinin somaliliden baska dostu yoktur diyerek ekonomik buhran doneminde 600 tank almaya kalkarsan, bunun aciklamasi yoktur. eger bir milyar somali dolari az harcansa ve birkac tank veya saldiri(?) helikopteri eksik olsa somali aninda istila edilip tersanelerine girilmeyecek veya yapilmakta olan ticari anlasmalarda 1 milyar dolarlik bir avantaj kaybetmeyecek. (marjinal fayda maliyet) hele hele askerlerinin tesislerindeki yuzme havuzlari olimpik standartlarda olmazsa dis mihraklar ertesi gun sicak somali denizlerine acilamayacaklardir.

    somalili generaller elbette harcanan her kurusun ulke guvenligi icin gerekli olduguna yurekten inanacaklar, tehlikeli olan da bu zaten. onlar kotu insanlar olduklarindan degil, hayatlari boyunca suren egitimlerinin genis acidan bakmalarini onlemelerinden dolayi ulke yonetimini bu kadar domine etmek icin vasifsizlardir. yani, tank almak zarar getirmez elbette ama somali gibi bir ulkede, mevcut uluslararasi iliskiler analiz edildiginde, bu buyuklukteki bir askeri harcamanin getirileri maliyetini hakli cikarmaz. cunku buradaki opportunity cost cok buyuk.

    tabii ki pavlovun kopekleri "ozgur olmamaktansa ekmek bulamayip olurum" diye bol keseden atip tutarlar. ama bugunku konjunktur gozonune alindiginda, somalinin bu tanklari almasinin zaten bu kadar dramatik bir etkisi olmayacak. (bunun yaninda, buyuk arazilerinin ortasindaki luks lojmanlarindan, haklari olmadigi halde, insanlara ozgurluk adina aclik cekmelerini emreden somalili generallere de....neyse, sadece sunu ununtmayalim ki gercek aclik ve sefalet cekmemis olanlarin kahramanlik edebiyati yapmasi kolaydir)

    gercek vatansever bir somali vatandasi "yahu al, alma demiyorum ama iki ucak az al da mahkemelerimiz mum isigina mahkum olmasin, hakimlerimiz isine otobusle gitmesin, hastanelere nezleden gidip kolumuzu kaybederek donmeyelim, egitime ayrilan para butcemizin bindelik kesirleriyle ifade edilmesin" demez mi? ....ama demez. diyemez. cunku boyle birsey derse, vay bu sehit kanlariyla sulanmis topraklari satacak vatan haininin haline. vay bu somali guvenlik mahkemelerinde omrunu curutecek amerikan casusunun haline. hem o mahkemelere, hastanelere gidecek paradan bize ne kardesim, milyonlarca dolar yolsuzluk hirsizlik yapandan alin, bizim 10 milyar dolarlik ihalelerimize karismayin.

    edit: yahu ben ne aptalmisim, butun bunlarin cok basit bir argumanla curutulecegini hayatim boyunca gorememisim. hakikaten de bu kuruma alcakca iftiralar atip, onu yeren benim gibi kanibozuklarin, gotleri sikisinca siginip yardim dilenecekleri baska bir merci var sanki. ama dusundum de, ben o kadar kanibozugum ki, gotum sikisinca turk vatandasligimi da siktiredip emperyaliklerin kucagindaki konforlu kosemde kivrilip uyurum, hahaayt. evet en iyisi biraz daha entry yazayim; belki genelkurmaya sam amcamin pipisinin ustunden nanik yapacak kadar tuzum kuru oldugu belli olursa, bir ihtimal retorikten bikanlar olur, dusuncelerin uzerinde fikir yurutulmeye baslanir.
3306 entry daha
hesabın var mı? giriş yap