6 entry daha
  • öncelikle afşin-elbistan termik santralleri hakkında birkaç düzeltme yapalım:
    - şu anda sadece a ve b santralleri mevcuttur. her ikisinde de dörder ünite olup, ilk a santralinde 4 baca, ikincisinde 2 baca vardır. daha güçlü bir santralde neden daha az baca vardır sorusu, a santralini kuran amerigalıların "nasıl soktuk boruyu" cevabı ile anlamını yitirir

    - personel sayısı, her bir santral için binlerle ifade edilir. ancak bu sayı santralin işletilmesi için değil, politikacıların oy kazanması içindir. mesela b santrali henüz deneme üretiminde ve çok az sayıda insan ile çalıştırılabiliyor. b santrali tamamen eüaş'a devredilise kaç kişi oraya akacak merak ederim. dip not: mitsubishi bu santrali işletmek istiyormuş, haydi hayırlısı.

    - maaşlar mevzusu. bilen bilir, devlet sektöründe işçi ve memur diye komik bir ayrım vardır. işçiler yılların kazanımı olarak yüksek maaşlarla çalışırlar ve bu da memurlara doğal olarak batar. ancak sorunu işverende değil de kendisi gibi çalışanlarda bulmaları sonucu aralarında bir çekememezlik vardır. bir işçinin maaşı, ek gelirlerle birlikte 2.000 ytl'yi bulur ve hatta geçer. mühendis kardeşler ise 1.000 ~1.200 ytl arasında dolanır, dururlar.

    - ancak işin bir de özel sektör kısmı var. işte burada ayna takla atar ve burada asgari ücrete talim eden, çoğu sigortasız, işveren istediği anda işten çıkabileceğine dair kağıt imzalamış kişiler görürüz. işin bir de iş güvenliği yanı vardır ki, ayrı bir rezalet konusudur. b santralinin inşası esnasında kaç kişinin hayatını kaybettiğini ordakiler de saymıyordur artık.

    - peki bacalardaki filtre durumu ne? efendim a santralinde durum evlere şenlik. a santrali miminum yükte çalıştırılıyor olsa bile çevreye insanın genzini yakan bir duman çöküyor. özellikle rüzgarsız havalarda insan çoğulhan ve civarında nefes almak zorlaşıyor.

    - ya b santrali? b santralinde fgd denilen "flue gas desülfürizasyon (heyt babalar be, türkçe'ye bak) ünitesi var. üretilen enerjinin yaklaşık 100 mw'ını iç eden bu ünite ile bacalarda su buharı ve çok az dumar çıkarken, ortaya çıkan kül alçı fabrikalarına gönderiliyor (tabi bu külün tamamı taşınamıyor, dolayısı ile çevreye ve insanlara zarar vermeye devam ediyor).

    iyi de ne olacak bugüne kadar a santralinden zehirlenenler, kanser olanlar? pardon hangi ülkede yaşıyorsunuz acep? üç gün sonra sağlık ya da sanayi bakanı gelir, oradaki havanın ne kadar temiz olduğundan, kendisinin bu temiz havadan çok etkilendiğinden bahseder, arada santrallerin bölgede yaşayanlar için ekmek kapısı olduğundan, kapatılırsa şu kadar kişinin işsiz kalacağından bahseder, biz de yeriz. iyi uykular efendim..
26 entry daha
hesabın var mı? giriş yap