96 entry daha
  • 2005 avrupa basketbol sampiyonasi'nda, 12 cüce olarak performans göstermis kisiler toplulugu. eskiden sevdigimiz, takdir ettigimiz bir takimken, bugün takim demeye bin sahit isteyen, kendi aralarindaki çekismeleri, bireysel hirslarini, streslerini aynen sahaya yansitan bir olusum haline gelmislerdir. psikolojileri çok kolay bozulan, çok hassas kalpli çocuklardir. hakem, faullerini vermedi diye, "bana ne bana ne! küstüm, oynamiycam!" tarzinda hisli yaklasimlar sergilemekten çekinmezler, mutsuz mutsuz, yaka silke silke top sürerler. önce hakeme, sonra takim arkadaslarina, sonra maça, sonra da hayata küserler. sahada öylece mal mal dururlar, sakiz çignerler, saç düzeltirler, artistik puanlarini yükseltirler. havali takimlar, nba falan filan derken yildiz olma yolunda babalarini bile tanimadiklarindan süphelendirirler.

    ilginç arkadaslardir... 17 eylül 2005 bulgaristan türkiye basketbol maçi'nin bir molasinda kerem tunçeri (ki çabalari nedeniyle kendisi hala çok sevdigimiz ve takdir ettigimiz bir kisidir) ve mirsad türkcan (ki kendisini de severiz, asabi karakterine gülümseriz, "komik herif lan bu!" deriz), güzelce küfürlesmis, bunu gören hidayet türkoglu da (ki onu da severiz, nba'e gittikten sonra kisilik degistirip havalara girmesine üzülürüz) mirsad'a küfretmistir. hiçbir maçta saç bakimini ihmal etmeyen, saç düzeltme uzmani kaptan ibrahim kutluay da (ki kendisi hakkinda yorum yapmak istemeyiz) hiçbir sey yapmamistir. ama strestir, maçtir, böyle seyler olur. lakin sonra, olayi abartip, ertesi gün maç oldugunu bile bile, soyunma odasinda yumruk yumruga kavga etmislerdir... ertesi gün olmustur; mirsad'in gözünün alti mordur. serçe parmagini kirmis olan ibrahim kutluay maça çikamamistir. pes bravo dedirtmislerdir.

    ayrica, birtakim ironik durumlara da sebebiyet vermislerdir. insan gülse mi, aglasa mi bilememistir. mesela, 18 eylül 2005 hirvatistan türkiye maçinin sonlarina dogru, türkiye tam 11 dakika 6 saniyedir bir basket dahi atamiyorken, hepsi yaka silkerek top sürerken, hidayet ona buna bagiriyorken, mirsad kavgalarin en sahanelerini çikariyorken, yine mutlaka bir mazereti olan mehmet okur (ki kendisini de severdik ama utah'da gayet iyi oynarken, lütfedip de o performansinin yarisini bu maçta göstermedigi için kalbimizi kirmistir. regl sancilari sebebiyle olsa gerek, kivranip durmustur) cak cuk sakiz çignemekten baska hiçbir sey yapmiyorken, araya reklam girmistir. sponsor garanti bankasi'nin gaz reklam filmi "hoyt! haydi 12 dev adam! garanti seninle! pom pom pom!" diye bagirmistir. iste o zaman insanin yüregi ciz etmistir. onca para döküp sponsor olmus, çocuklari kanatlari altina almis, yememis yedirmis, içmemis içirmis garanti'ye üzülmek gerekmistir.

    yine de 12 dev adamlar iyi oyunculardir. kesin birileri bunlara büyü, hoo doo, voodoo yapmistir. olmaz böyle seydir. yoksa rüya midir? belki de cin çarpmistir.

    demem o ki, bu arkadaslarin bir an önce titreyip kendilerine gelmesini, eski güzel günlerin de geri gelmesini diliyoruz ve yayinimiza 12 dev adam kadar hisli bir parçayla devam ediyoruz... evet, dev popçu hande yener 12 dev adam için söylüyor: senin askin balondu söndü!

    (bkz: yani özür dilerim ama çok sinirliyim)
282 entry daha
hesabın var mı? giriş yap