9 entry daha
  • "sen hakikati ararken, kalbin neyi özlemekteydi ki? efendini!" max stirner

    epigrafımızı bıraktıktan sonra aklımıza ilk gelenlerden bahsetmek lazım belki de borgia ailesi ve mesela kestane ziyafeti:

    --- alıntı ---

    orta çağ’ın en kötü şöhretli papa’larından birisi de rodrigo borgia’ydı. vı. alexander olarak da bilinen borgia 1492 yılından ölümüne kadar papalık görevinde bulundu. kendisi ve çocuklarından en dikkat çekenleri olan cesare ve lucretia birlikte adı birçok skandala karışan borgia, halk tarafından yozlaşmış ve kazanmak için her şeyi yapabilecek potansiyelde biri olarak görülüyordu. skandallardan belki de en kötüsü olanı “kestane ziyafeti” adıyla biliniyor. vatikan’da görevli johann burchard skandalı şöyle tarif ediyor. “cesare borgia vatikan’da bir ziyafet düzenliyor ve ziyafete 50 adet fahişe çağırıyor. gelen konuklara dans eden fahişeler yemekler yendikten sonra üzerindekileri çıkartıyorlar. masalarda bulunan şamdanları yere alan fahişeler salonda bulunan kestaneleri odanın her yerine fırlatıyorlar. daha sonra dizlerinin arasına şamdanları alıp emekleme pozisyonunda kestaneleri toplamaya başlıyorlar. papa ile çocukları cesare ve borgia’nın da izlediği bu gösterinin sonunda en iyi performansı gösteren kadınlara ipek gömlek, ayakkabı ve şapka gibi hediyeler veriliyor.

    --- alıntı ---

    bu işler daha sonra pizzagate hadisesine kadar geldi. taiping ayaklanmasında da aynı ruh var. tıpkı jonestown katliamında olduğu gibi; hong xiuquan adında bir meczup çıkıyor ve kendisini isa'nın kardeşi olarak nitelendiriyor. taiping şehrinde kendisine bağlı, çin hükümetine kafa tutan, nanjing şehrini ele geçiren ve pekin'e saldıran azgın bir topluluk oluşturuyor. öğretilerinde ise yeni ahit'teki iyilikseverlik, bağışlayıcılık ve kefaret yerine, eski ahit'in itaat ve ibadet kıstaslarını benimsiyor. 30 ile 40 milyon arasında insanın ölümüne neden olan bu yobaz süreçten sonra, kendisini sarayındaki haremine veren hong xiuquan eski gücünü kaybediyor. bu sırada çin ordusu taiping'i basınca ve bizimki kuyruğu kıstırınca zehir içerek intihar ediyor. peki haşhaşilerin, beni kureyza'ların***, ispanyol engizisyonu'nun* çıkmasına neden olan bu motivasyon ne?

    maynard james keenan abimiz gibi mırıldanmak istiyorum: fuck ron l. hubbard and fuck all his clones.

    bana sinan çetin'in the fountainhead için yazdığı önsözü hatırlatmıştır bu ayaklanma:

    "dünya bizi kurtarma ve bize iyilik yapma aşkıyla dolu insanlar tarafından hep kana bulandı.tarihteki bütün savaşları içi iyilikle dolup taşan, kendini bir dava uğruna feda ettiğini düşünen kurtarıcılar çıkardı. hitler almanları, stalin işçileri, mao köylüleri kurtarmak için dünyayı kana buladı. milyonlarca insan kurtarıcıların şefkat dolu ellerinde can verdi. hep biz dediler, hiç ben deyip kendilerini düşünmediler.ama bilim, zenginlik, hayatı kolaylaştıran, hayatı yaşanır kılan her türlü buluş kendi çıkarları için çalışan, işini iyi yapan ben-cilerin eseriydi. onlar hiçbir zaman “bizci” olmadılar. sadece işlerini iyi yapmaya çalıştılar ve bizlere rağmen başardılar. promete ateşi hediye ettiği insanlar tarafından yakıldı. edison ampulü bulurken, karısı tarafından toplum ve ailesi ile ilgilenmeyen bir anti-sosyal olarak suçlandı. galileo dünya dönüyor dediği için bizciler tarafından işkencelere uğradı. bireysel akıl, kalabalıkların onaylamadığı bu büyük güç her çağda saldırıya uğradı. kalabalıklar, yaratıcı bireye saldırırken ellerindeki silahı hep iyilik, fedakarlık, hayırseverlik kurşunlarıyla doldurdular. ve hep yaratılan değerleri üleşmek, bölüşmek, paylaşmak istediler. mesela televizyonu seyrettiler fakat televizyonu bulan adamın adını hiç öğrenmediler. otomobile bindiler ama ford’un servetinden şikayet ettiler. interneti kullandılar ama bili gates’i çok para kazanmakla suçladılar. tükettiğimiz her türlü zenginliği paranın bir oyunu olarak ele almayı tercih ettiler. sistem, kapitalizm, tüketim toplumu gibi adlar takıp eleştirdiler. türkiye’de eğer the fountainhead iyi okunmuş olsaydı; hiçbir ideoloji aklın önüne geçmez, türkiye inanç dolu militanların cenneti olmak yerine meslek sahibi insanların ülkesi olurdu. bir işi iyi yapmak, işine saygı duymak, o işi başarmak bu kadar çok aşağılanmaz, insanlar yaptıkları işten, üretmekten ve para kazanmaktan utanmazdı. elinizdeki bu kitap dünyanın fedakarlık tüccarları tarafından yok edilmemesi için bir akıl kalkanıdır. ben’in bir savunuşu ve kalabalıklara karşı duran yaratıcılara verilmiş bir ödüldür. aklın ve mantığın yolunu izlemek isteyen herkese bu rehberi takdim etmekten onur duyuyorum."
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap