64 entry daha
  • banyonun sıcağı yerini odanın nemine kendini bırakırken koltuğa oturuyorum. saçlarımdan aşağı dökülen sular yüzüme demir parmaklıklar çizerken masanın üzerindeki pakete uzanıyor elim. sigara ıslanıyor parmaklarımın arasında, yakıyorum...

    "kulaklarım patlıyor sessizliğinden
    yorgunluğundan ölüyorum
    sinekler yapışıyor vücuduma, gitmiyorlar
    yayılıyor kanları,vurduğumda
    denizi araladım geçtim bir aşktan
    attım kum torbalarımı
    döktüm yapraklarımı
    ama uzandıntenime, hissettim
    tenim aktı parmak aralarından
    bazen ne yaparsan yap olmuyor"

    öğle sıcağı kavuruyor dışarısını. gazeteyle kapattığım pencereden ışık parçaları düşüyor içeri. yatağımın üzerine düşüyor güneşten çizgiler. derin bir nefes çekiyorum sigaradan. koltuğa oturuyorum, yatağa bakıyorum. hayatımda gördüğüm en güzel vücut yatıyor. en dişi, en güzel, yumuşak hatlarına dökülüyor güneş... dudaklarını öpmek istiyorum...

    "kanım hızlanıyor bazen damarlarımda
    kan çanaklarım aynada levham boynumda
    bir yapbozu tamamlarken bakıyorum
    büyük parçan eksik kalbin olduğu
    bazen bir vücuda sarıyorum
    banıp parmağımı, tadına bakıp
    gözümü sevmeye karatıp
    yapamıyorum
    bazen ne yaparsan yap olmuyor"

    gözlerimi açıyorum. sigaranın havaya karışıp ziyan olan dumanlarına küfrediyorum. güneşin önü perdeleniyor. ve karanlıkta daha iyi görünüyor gerçekler. yatak boş, çarşafın yorganın her kıvrımı keskinleşiyor, paslı jiletler, hastalıklı iğnelere dönüşüyorlar. sıcak, yumuşak, tek kişilik "yastığımız" soğuk taş. yatak boş.

    "acı bir tat kalıyor ağzımda
    bazen yutup unutup
    bazen tükürüyorum
    bazen ayılıp uyanıp bir nefesle yanımda
    adı yok, sırtı var, bana dönük, bükük
    soğuğa çeviriyoru suyu
    ağlıyorum bakıp içime
    ayılamayıp anlıyamıyorum bazen"

    yatak boş. oda boş...
    lanet olsun, açın şu güneşin önündeki perdeyi...

    "nokta konmuş, bitmiş
    en güzel hikayem..."
139 entry daha
hesabın var mı? giriş yap