• arkadaş türklerin yecüc mecüc'e dahil olduğunu belirten hadisi vermiş. doğrudur...

    yecüc mecüc manasının zâhirdeki karşılığının son örneği 1200'lerde yaşanmış moğol istilasıdır. o devirdeki yecüc mecüc, türkler ve moğollar olsa gerektir. türkleri de yecüc mecüc'e dahil etmemden bazıları hoşlanmayacaktır ama o devirde durum böyledir. birilerinin hatırı için gerçekleri çarpıtmayalım şimdi. şu anki türklerin yecüc mecüc manası ile ilgisi yoktur elbette.

    (bkz: yecüc mecüc/#102160213)
  • arap emperyalizminin en büyük silahı.
  • cinlerin niye inançsızlara değil de hep inananlara musallat olduğunu merak ettiğim din.
    şimdi birileri "yok benim yakınım ateistti ona bulaştılar" diyecek. yav he he. psikolojisi bozuktur onun.
    (bkz: dissosiyatif kimlik bozukluğu)
  • eğer allah gerçekten varsa çok zeki olduğu ve zekasının farklı boyutta olduğu bir gerçektir. buna bakarak insanları aslında farklı şekilde sınıyor olamaz mı? şöyle ki;

    şimdi içinde tecavüz, hırsızlık, kötülük vb. dürtüsü olup da sırf allahtan korktuğu için ve cennete gitmek için allah'a ibadet eden müslümanlar var.
    ve inanabiliyor musunuz bu insanların içinde bu dürtüsü varken onları bu dürtüyü eyleme geçirmeyecek tek şey korktukları allahken, eğer allah olmasa bu dürtüleri hayata geçirecekken sırf allahtan korktukları için bu dürtülere karşı koyup, cennete gidecek bu insanlar.

    ancak gerçekten dürüst, iyi kalpli insanlar allaha inanmıyorsa cehenneme gidecek.

    peki allah, aslında ters bir şekilde insanları sınıyor olamaz mı?
    yani, içinde kötülük olan müslümanların her birine mahşer günü "sen ibadet ederek cennete gireceğinizi sandın ama yanıldın, senin içinde kötülük var ve o kötülüğü yenmeye hiç çalışmadın, ibadet ettiğin sürece öbür dünyada cennetin garanti oldupunu düşündün, buna güvenerek fani dünyada kendi düşüncelerine hiç çeki düzen vermedin, o kötü dürtülerini eyleme geçirmemiş olman kötü bir insan olmadığını göstermez, ve sen cehenneme giyorsun, benim cennetimde sana yer yok" demesi mümkün olamaz mı?

    aynı şekilde karakterli ve düzgün ama allaha inanmayan insanlara da "sen o kadar cesur ve karakterlisin ki, allahın veya tanrının olma ihtimaline karşın onlar gerçek olsa bile bu kadar kötülüğü yaratan bir tanrıya tapmak yerine ona tapmayı reddetmeyi, ve eğer cehennem varsa cennet yerine oraya gitmeyi yeğledin, işte senin bu çelik gibi iraden ve cesaretin tam bana göre, sen cennete gidiyorsun" demesi mümkün olamaz mı?

    şimdi bazı müslümanlar olur mu öyle şey? öyle olsa tanrı o şekilde sınayacağını önceden söylerdi diyecek?

    neden söylesin? siz değil misiniz "artık günümüzde neden mucize olmuyor" diyen inançsızlara "öyle olsa herkes inanırdı, bir anlamı kalmazdı" diyen.

    belki de tanrı gerçekten var, ve sınama yöntemini eğer açıklarsa herkesin bu sınama yöntemine göre kendini şekillendireceği için ve böyle olursa onların kendi öz iradesiyle gerçek karakterlerini bir şekilde saklamaya/yenmeye çalışacakları için ters bir şekilde sınadı? çünkü, sınama şeklini açıklarsa gerçek kötüler yine kendi düşünce biçimlerini değiştirmeye zorlayacaklardı.(aslında istedikleri için değil yine sırf korktukları için)

    ha ben agnostiğim, islama ise inanmıyorum. ama eğer allah varsa zeki olduğu kaçınılamaz bir gerçek ve böylesine zeki bir varlığın böyle ters bir sınama şeklini düşünmeyeceğinden/aklına gelmeyeceğinden söz edemeyiz. benim bile aklıma gelmiş çünkü, onun neden gelmesin? saygılar. eğer cehennem varsa, umarım gerçek kötüler cezasını bulur. ben cennet istemiyorum, gerçek kötüler cezasını bulsun yeter.
  • bir din
  • zamanında yazdığım şu entry #82824651 bu başlıkta en beğenilen entryler sırasında en yükseklerdeyken bir ara ne olduğunu bilmediğim bir şey oldu ve en beğenilenlerden birden gerilemeye başladı. büyük ihtimalle sistematik bir şekilde yazıyı çok mantıklı bulan ve ''bilginin dağılımını'' engellemek isteyen müslüman kardeşlermiz toplanıp eksilemiş.
    benim anlamadığım, madem bu yazıların gerçekten kafa karıştırıcı olduğunu kabullenipte allahı sorgulamak yerine ''ulan adam haklı gerçekten mantıklı konuşuyor ama bu başkaları okursa kafası karışır'' diyip başkalarının okumasını engelliyor?
    yani kendisi de biliyor yazılanların mantıklı olduğunu ama konuyu sorgulamak yerine başka insanların sorgulamasını engellemeye çalışıyor. madem senin de kafan karıştı bir sorgula, bir düşün!

    entry'nin tekrar yukarılara çıkması dileğiyle...
  • celâl ve ikram sahibi olan allah'ın, hz. peygamber (s.a.v) aracılığıyla insanlara doğru yolu göstermek üzere gönderdiği son dindir. islam, getirdiği inanç ilkeleri, emirler ve yasaklarla tüm insanlar için hem bu dünyada hem de ahirette huzur, mutluluk, ilim, şan ve şeref kaynağıdır.

    fakat sadece bu kadar değildir.

    islam bu dünyada bir medeniyet kurmak ister. bu medeniyetin temelini, islam'ın koymuş olduğu hukuki, sosyal, ekonomik ve siyasi hükümler teşkil eder. yani islam, sadece namaz kılıp oruç tutmaktan ibaret bir din değil, toplumun ve devletin nasıl idare edileceğine dair hükümler ortaya koymuş bir dindir. bu hükümler islam'ın ilk günlerinde nasıl geçerliyse bugün de aynen geçerlidir, çünkü islam allah'tan gelen son dindir. kıyamete kadar başka hiçbir peygamber gelmeyecek ve yeni bir şeriat getirmeyecektir. dolayısıyla, "namaz kılın" emrinin islam'daki yeri neyse "hırsızın elini kesin" emrinin de yeri aynıdır. tek fark birinin sorumluluğunun bireylere, diğerinin kamuya, yani devlete yüklenmiş olmasıdır. dolayısıyla, nasıl ki bir insan namaz kılmayı veya oruç tutmayı küçümsediğinde yahut beğenmediğinde dinden çıkarsa, islam'ın hukuki, sosyal, ekonomik ve siyasi hükümlerini beğenmez veya insanların hükümlerini bunlardan üstün tutarsa aynı şekilde dinden çıkar.

    (bkz: şirk/@the dawn mist glowing)

    bu hakikat ne yazık ki halkın çoğunluğu tarafından bilinmez. kemalist rejim, cumhuriyetin ilk yıllarından beri eğitim sistemi ve diyanet işleri gibi kurumlar aracılığıyla, kendisi için bir "sorun" olmaktan çıkarmak amacıyla islam'ı budamaya kalkıştığı ve onu halka sadece bir takım ibadetlerden ve ahlak öğretilerinden ibaret bir inanç gibi göstermeye çalıştığı için, ortaya namaz kılan fakat aynı zamanda kemalist olan, oruç tutan ama islam'ın miras hukukunu, ceza hukukunu, sosyal düzenini vs. "çağdışı" olan görebilen, kısacası kendini müslüman olarak tanımlamakla birlikte kendisini dinden çıkaracak fikirlere sahip olup bu durumun farkında olmayan garip insanlar çıkmıştır. bugün müslümanların görevi, bu karışıklığı ortadan kaldırmak ve islam akidesini yeniden hakim kılmak adına, islam'ın aslında ne olduğunu topluma hiç durmadan anlatmaktır. böylece her şey en net şekliyle ortaya koyulduğunda, kimin neyi tercih ettiği belli olacak ve bu karışıklık son bulacaktır.

    bu noktada, bu kafa karışıklığını yaşayan insanlara şu soruyu sormak faydalı olabilir: "senin inandığın, her şeyi yaratan ve her şeye kudreti yeten allah nasıl bir allah ki, kanun koymasını kulları kadar iyi bilmiyor? yahut sen nasıl bir kulsun ki, sonsuz ilim sahibi olan allah'ın kanunlarına onun aciz kullarının hikmetsiz kanunları kadar değer vermiyorsun?"

    bir ayet-i kerime ile bitirelim:

    "... yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? içinizden bu şekilde davranan birinin dünya hayatındaki cezası ancak rezil rüsvâ olmaktır; kıyamet gününde ise onlar azabın en şiddetlisine itilirler. allah sizin yapmakta olduğunuzdan habersiz değildir." (bakara 85).

    (bkz: la ilahe illallah/@the dawn mist glowing)
    (bkz: islam medeniyeti/@the dawn mist glowing)
    (bkz: islam devleti/@the dawn mist glowing)
  • herkesin iyi bildigi dortluden, hijyene ve saglikli beslenmeye en cok onem verme niyetinde olani.
    (bkz: not that anything is wrong with that)
  • "gerçek islam bu değil !" denilen her şeyin ta kendisi olan.
  • liseye kadar sadece nüfus kağıdımda yazardı. lisede en yakın arkadaşım sayesinde düzenli olarak camiye gitmeye, namaz kılmaya başladım. üniversite ve iş hayatımın ilk yıllarında da bazı vakit namazları ve cuma namazlarının tamamına gitmeye başladım. kuran'ın tamamını bir türlü okuyamadım, türkçe mealini kısım kısım okudum ve doğruyu söylemek gerekirse sıkıcı ve çok basit geldi. sonra etrafımdaki insanları incelemeye başladım ve farkettim ki islam inancı kademeli gibi. yani bir kısım (aile büyüklerimin de içinde olduğu) inancını kendi içinde yaşıyor, herhangi bir dayatmada bulunmuyor, gösterişsizce ibadetini yapıyor. bundan sonraki seviyelerdeki insanlar sertleşiyor, ilk kademedekiler inançsız biri bizi yönetemez, namaz kılmıyorsan bizden değilsin diyorlar. sonrakiler dayatmacı, islam'ın şartlarının tamamını uygulamayanı hor görüyorlar ve şeriat istekleri var, islam'a inanmayanları neredeyse insan olarak kabul etmiyorlar. ayrıca son 2 gruptakiler dini maddi anlamda iyi kullanıyorlar.
    bu tip incelemelerden sonra dinin her türlü yoruma açık olduğunu, aslında ilk gruptakilerin dini inancı olmasa dahi iyi ve ahlaklı insanlar olabileceklerini geç de olsa fark ettim ve kendimi sorgulama evresine girdim.
    baktım ki ben kişilerin yönlendirmesi ile dine yakınlaşmış veya uzaklaşmışım. aslında beni dürten biri olmadığı sürece benim islamiyetle pek bir ilgim yok. devamında da deist olmayı tercih ettim.
    yaşadığım bu süreçte ak partinin izlediği politikalarında etkisi olduğu aşikar. bir çok insanında bu süreçten geçtiğini düşünüyorum. çünkü din ve ahlak kavramları tamamen birbirinden ayrıldı. eskiden lisede okuduğumuz derslerle, yaşananların ilgisi yok. din tamamen kitleleri sürüklemek ve maddi kazanç elde etmek için kullanılan bir meta, toplumsal şov haline geldi.
hesabın var mı? giriş yap