• insan hakları tam olmayan diyarlarda bol bol konuşulur. hem de ne konuşulmak; kadın cinayetlerini arttıran cinsten.
  • kadın ile erkeğin eşit olması bir dondurmayı ateşe tutunca erimemesinden daha zor bir ihtimal. kadın erkek eşitliği imkansızdır.
  • burada aha hikayedeki hikayeyi okuyunca, malum hataya düşmek kadın erkek eşitliğini gerçekten savunup savunmadığımızı bize anlatan bir şey değildir. hikayenin sonunda da dediği gibi, kadın-erkek eşitsizliğini nasıl içselleştirdiğimizle ilgilidir bu yanılgı ve sadece bununla da ilgili değildir. ülkemizdeki erkek cerrah sayısı ile kadın cerrah sayısı arasında ciddi fark var. sürekli erkek cerrahlara rastladığımızdan beynimizin böyle bir kodlama yapması gayet doğal ve bunun bizim aslında kadın erkek eşitliğini savunup savunmuyor olmamızla hiçbir alakası yok.
    meseleleri birbirine karıştırmayınız.

    ayrıca o nasıl bi site nasıl bi müzik. çok fantastikmiş kardeş.
  • aha hikaye siyle çıkarım yapamadığım eşitlik. okuyunca kadın olduğunu anladımdı. yani yerleşmemiş bana oleey.
  • etrafta avlayacak ayı falan kalmadığından beridir; erkekler ataerkil sosyal yapı kazanımlarından mahrum oldukları içindir ki, artık kadın ile erkek eşittir.
  • bahsedilen hikaye toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin toplumsal ve bireysel algılara nasıl yerleştiğiyle ilgilidir. okuyan kişinin eşitliği savunmadığını belirtmez. ancak bu eşitsizlik algısının kırılması için en başta eğitim materyalleri olmak üzere çok çeşitli alanlarda önemli adımlar atılmalıdır. çocukluktan itibaren "doktor amca" gibi hayali bir amcanın varlığıyla büyütülürken iğnesiyle korkutulan kişi ise "hemşire teyze"dir. ders kitalarında ne hikmetse baba koltuğunda keyif çatarken anneyi evi temizleyip yemek yaparken görürsek elbette ki bilinçaltımız kadın doktorları ha diyince içselleştiremez. keza meclis tv'yi seyreden bir çocuk (seyrettirmeyin lan manyak mısınız, psikopat olur çocuk) tek tük aralara serpiştirilmiş kadın milletvekilleri haricinde neredeyse tümü bıyıklı milletvekili ve bakanları görünce, kaymakam ve valiler içindeki numunelik kadın yöneticileri görünce "güç" ve kudretle ilişkilendirdiği bu meslekleri birer erkek mesleği olarak kodlar. dolayısıyla bu kodları kırıp kadın erkek eşitliğini içselleştirdiğinde bile taaa ilkokul günlerindeki o saçma kitaplardaki resimler sebebiyle örneklenen hikayeyi okuduğu ilk anda doktoru erkek olarak zihninde somutlaştırması olağan bir durumdur.
  • kesinlikle doğru olduğunu düşünmediğim eşitlik. birbirinden farklı iki cinsi eşit kılmaya çalışmak anlamsız ve boşuna bir çabadır kanaatimce. bütün kadınlar eşittir yada bütün erkekler eşittir önermeleri mantıklıdır. ama kadın erkek eşitliği saçmadır. eşit hak ve özgürlükler noktasında savunulabilir ama.
  • olayı biyolojizme indirgeyenler lütfen nörobiyolog louann brizendine'a kulak versin.
    kendisi uc berkeley mezunu. yale ve harvard'la süslü bir özgeçmişi var.
    yani napmıyoruz? kıçımızdan sallamıyoruz:
    "erkek ve kadın genetik kodlarının %99'dan fazlası aynıdır.
    insan genomundaki 30 bin genin %1'inden daha azı cinsiyetler arasında değişiklik gösterir.
    ... kadın ve erkek eşit miktarda beyin hücresine sahiptir."
hesabın var mı? giriş yap