• ömür boyunca başka hiçbir yerde görülemeyecek hürmettir. öyle bir hürmettir ki insana kendini değerli hissettiren şeyler listesinde ilk üçe girer. "bi şey lazım mı abicim?, bi salata daha ister misin?, çay da alır mısınız abicim?". iki ay uzak kaldıktan sonra ilk defa gören annemden daha iyi bakıyolar. kebapçıdan bi çıkıyorum sanırsın bir paşa, bir şehzade.

    ben bu hissi pizzacıda "hamuru incecik olsun mu?" sorusunda yaşayamıyorum. veya bir lira farkla kolanızı ve patatesinizi king boy ister misiniz? benim gururumu böylesine okşamıyor. ama bir "hemen yeniliyorum abi ezmeyi" beni mest ediyor. şimdi yolu adana kebapçılarına düşmemiş, kebap diye bir kısım et parçaları yedirtilmiş olan kitle ne diyor olm bu? diyebilir ama durum bu. diyeceklerimi buraların meşhur bir sözüyle sonlandırıyorum. "o yediğiniz abur cuburlar boy boy, şimdi bi acılı adana olacak idi oy oy."
  • starbucks'a gidip kasadaki çocuğa;

    - çayın taze mi?

    diye sorabilecek bir vizyona sahip olduğum için bana hitap eden harekettir.

    vali kebabı yerken kendimi viyana valisi gibi hissediyorum. aynı hürmeti hayatta bir fast food zincirinde göremezsiniz. mesela fast food zinciri bir dükkana giriyorum;

    - selamın aleyküm.

    dememle birlikte adam;

    - 1 tl farkla es selamın aleyküm almak ister misiniz?

    diyor resmen.

    mesela kebapçıda;

    az çorba, yarım şiş, 1,5 pide gibi farklı porsiyonlar sunulması bile müşteriye saygıdır.

    fast food zincirine girip;

    - bana az cheeseburger!

    veya

    - yarım donut alabilir miyim?

    diyebilir misiniz?

    ha derseniz kasadaki adam güntekin onay'ın suratındaki kakam var ifadesi ile mal mal yüzünüze bakar.
  • hürmetin dışında adam gibi yemek yiyip adam gibi ücret ödersin.
    yemek üstüne gelen çay ücretsizdir.
    birde harbi adamlardırlar.
    siirte bir büryan istedim.
    sonra masada karabiber, pul biber diğer baharatları arıyorum.
    garson geldi abe ne arısen dedi.
    baharat dedim.
    yaw et ye et.
    ete baharat eklenmez dedi.
    adam haklıydı et kaliteliyse baharat eklemenin mantığı neydi.
  • aşırısı bayabilen hürmettir.
  • osmaniye'de şehir merkezinde bulunan akdeniz lokantası'nda bir abi vardı 10-12 sene önce. çok sık giderdik o dönem lokantaya. abi siparişlerimizi alırdı, muhabbet ederdi, sonra geçerdi sandalyelerimizin arkasına omuzlarımıza masaj filan yapardı, bir yandan muhabbete devam ederdi. umuyorum ki bir fenalık düşünmüyordu içten içe. çok enteresan bir abiydi.
  • hesabı ödeyemediğiniz takdirde bulaşıkhanede göreceğiniz hizmettir. şaka lan, bir-iki kez başıma gelmişliği oldu, canın sağolsun abi sonra verirsin dediler. hatta bir tanesi ertesi gün vermeye kalkınca da almadı bizden olsun diye.

    valla bunlarda gördüğüm hürmeti evde eşimden göremiyorum. bir de temizliğe, hijyene önem vermeden eliyle biberleri filan koyuyorlar ya, hoşuma gidiyor. tamam sağlıksız belki ama öte yandab eldivenle, galoşla hizmet veren ultra hijyenik mekanlardan oldum olası gıcık kapmışımdır.
  • fazlası zarar veren hürmettir.
    nitekim, dürüm aldığım abi o kadar içtendi ki en başlarda. (yani öyle gibiydi) nereli olduğumu bilmeden bana topraaam diyordu. ilerleyen zamanlarda muhabbet öyle pis bir yere geldi ki şimdi birbirimize yapraaam diyoruz.
  • güneydoğu kültürünün misafiri baş tacı etme geleneği ile yakından alakalıdır.
  • bahşiş faslına kadardır.
hesabın var mı? giriş yap