okan buruk

• kuslari titreten teknik direktör.
  
  gaziantep ve kasimpass maclarinda harika oyunla 6 puan almistir takim. konya macinda ise tutuk oynadik. macin son bölümlerinde goller bulabikrdik. gerci ilk golden sonra da bir iki pozosyon bulduk ceza sahasinda ama son vuruslar olmadı. konya güçlü takım, 7 haftadir gol yememis yenilmemis takim. topla oynamayi ve hücuma iyi cikmayi bilen bir takim..oyunumuzun tutuk olmasi şaşırtmıyor
• uçak kaldırıp indirsin diye yoldan geçerken çevrilip pilot yapılan kamyoncu.
  
  kendisine yönelik her eleştiriye "tabi o gitsin de terim gelsin dimi 1111" tadında yaklaşıldığı için meramımızı anlatamıyoruz ama bir şeyleri görmek için terimci ya da okancı olmaya gerek yok. basit, yalın bir gerçek var. hatada ısrar var. bu takımın bir oyun aklı, bir organizasyonu, dizilişi, taktiği yok. her hafta bir umut "hah şimdi artık kadro oturmuştur, oyun yerleşmiştir, gerçek anlamda futbol izleriz" beklentisi ile başlayıp, maç sonunu zor getiriyoruz.
  
  haftada bir tek maçımız var. yani her maç için yeterince hazırlık süreci var. ama hiçbir şey değişmiyor ve koca hafta "siz takımı oyunu şimdi görün" diye sabırsızlık içinde beklerken, yine bamyayı önümüze koyduklarını görüyoruz.
  
  şu zaman tanıyalımcı, gerekirse 5 yıl şampiyon olmayalımcı tayfanın bakış açısı ile yıpratırlar deyü açıklayamadıkları muhalefet adayı bakış açısı birbirine çok benziyor.
  
  "daha ligin başı, daha takım birbirine alışmadı" 10 hafta sürüyor bizim ligde. sonraki 10 hafta da "daha ligin boyu uzun kardeş, henüz oyun oturmadı" sürüyor. kalan haftalarda da "abi güzel oynayana 5 puan vermiyorlar, kazanalım yeter" ile geçiyor. eh evladım biz ne zaman futbol izleyeceğiz?
  
  habire sabır isteniyor, bekleyelim isteniyor ama bir sonuca ulaşmak bir yana olumlu yönde bir ışık da görmek çok zor.
  
  "ne istiyorsun daha? takım ağır aksak da olsa liderliğe yükseldi. 1 maç dışında yenilmedik. her maçta daha çok pozisyonu biz buluyoruz, oyuncularımız daha yetenekli, geçen sene daha mı iyiydik?" sözleri de haksız değil ama görmeyi umut ettiğimiz futbol da bu değil be.
  
  maç kadrosuna gelelim. icardi askerden dönmüş, belli ki sahaya sürülecek. gomis var. iyi de bir de seferoviç var. 5 değişiklik hakkından 3'ünü forvete yapmayacağımıza göre tellioğlu çıkan sefer'in maç kadrosunda ne işi var? sağda da solda da oynayabilen rashica tercihi alternatif yaratmak açısından daha uygun olurdu ama kadro dışında. adamı zaten kiralık almışsın, sezon içinde hazır adam diye taksın fişi ve işi bitirsin beklentisi ile getirmişsin ama kasımpaşa maçında 7 dakika oynatmışsın, bu maçta kadroda bile değil. sefer yerine bin defa mantıklı alternatif kendisi olurdu maç kadrosu için.
  
  çabukluğunu yitirmiş ama son 20-25 dakika oyuncusu olarak pekala iyi verim alabileceğin gomis tam 62 dakika sahada kalmış, yaklaşık 20 dakikadır bir yanından soluyor, tükenmiş. neyse, icardi giriyor oyuna. yaklaşık 38 dakika oyunda kalıyor uzatmalarla. bu 38 dakika boyunca bir kez top atıyorlar kendisine. girdiği andan itibaren bizim maşallah tüm pırpırlarımız mahalledeki arkadaşları "olm sen var ya messi gibisin amk" demiş gibi messiliğe soyunuyor. rakip defansı çalıma dizmeler, sağa sola çekip topa tepmeler, akan oyunu bozmalar, olmadık top kayıpları ile tam 10 oyuncuyu defansa koşturmalar. bir harala gürele, bebelerin oraya buraya koşturdukları düğün salonu misali bir kaotik ortam, pazar yeri gibi her yerden gömleğinin üç düğmesi açık kıllı adamların gömlekleri üzerine sütyen takıp "haydee ikizlere takkeeee" bağırışları...
  
  oyun disiplini sıfır. takım oyunu hak getire. herkes her yerde. herkes doğaçlama takılıyor. sağ bek sasha bir ara sol açık oynuyordu, oliviera sol beke geçti, berkan kerem'in yerine girdi lan sahaya, daha ne kadar kaotik bir ortam olabilir! bir ara muslera da forvete geçer diye bekledim ki o arada gözüm kararmış. 18 saat sonra kolonya ile ayılttılar beni. hala "icardi'nin kumaşı kaliteli" diye sayıklıyordum...
  
  demem o ki okan kardeş, "geçen sene 13. olan takımı aldık zirveye yerleştirdik" falan filan kurtarmaz bak. altına ferrari çekilince gaza basarsın. benzini çok yakıyür demeyeceksin. yani altındaki arabanın hakkını vereceksin. ferrari'ye lpg taktırmaya kalkarsan dünyaya rezil ederler adamı. sonra "adaletin bu mu dünya" deme yani. burası g.saray. şampiyon olduğu gün teknik direktörü ekmek arası yapıp yerler burada.
• sik gibi top oynatan torpilli teknik direktör. konya maçını kazanmayı hak etmedi aslında gaziantep ve kasımpaşa maçları dışında hiçbir maçta kazanmayı hak etmedi. elindeki kadro ligin en iyisi oynattığı futbol ligin en leş futbolu neredeyse.
  
  allah oğluna şifa versin ancak oynattığı oyundan çok oğlunun ön plana çıkarması tamamen gerizekalı galatasaray taraftarına-ki taraftarın çoğunluğu öyle- sempatik görünme çabasından başka bir şey değil.
  
  şimdiye kadar çok şanslı galibiyetler aldı böyle devam etmeyecektir. galatasaray’daki kariyeri uzun olmayacaktır.
• nasıl bir takımız ki, hiç bir zaman güncel teknik direktörümüzü ve oyuncularımızı desteklemiyoruz. bir grup tudorcu, bir grup terimci, bir grup lucescucu falan. bir tek güncel teknik direktörümüzü beğenmiyoruz. işin kötüsü bugünün terimcisi, terim geldiğinde de okan buruk'u övecek.
  
  futbolcuda da öyle yunus akgün bizdeyken bu çocuktan olmaz diyorlardı, kiralık gitti, bu çocuğu kiralık gönderen haindir dediler, geri döndü, bu takımda işi yok diyorlar. bu takımda yeri olmayanlar sizsiniz de işte yapıcak bir şey yok.
• ft den öğrendiği en önemli şeyin maçın 90 dk olduğu hoca.
  
  hoca oyunu iyi okuyor, son 20 25 dakikadaki çok iyi oyuncu değişiklikleriyle maçları bir türlü çevirdi. ama taraftar elle tutulur bir oyun görmek istiyor ve bunda da haklı. biraz daha sabır lazım.
  
  olaki olmadı, hoca başaramadı!
  
  sevgili vasat seviciler sürekli eleştiriyor, haklı olduğunuz yerler tabiki var ama yerine istediğiniz teknik direktör terim, lucescu, tudor, farioli, nuri şahin değil (bkz: thomas tuchel) gibi biri olmalıdır. ve yönetim de bunu yapacaktır!
• kendisinin başakşehir şampiyonluğundan çok sadece 3 büyüklere yenildiği ve rize'yi neredeyse avrupa kupalarına taşıdığı süreç bana daha çok güven veriyor. kesinlikle iyi hoca. başarılı da olacak. inanıyorum ama arkadaşlar kabul edelim burası galatasaray. türkiye'nin en büyük başarılarına sahip takımı. oyuncusu olarak çıkmış olsanız bile, cebinizde akhisarla alınmış bir kupa başakşehir ile alınmış bir şampiyonluk ile de gelseniz bile; o kulübeye teknik adam sıfatıyla oturmanın ağırlığı ilk başta bir fazla gelir. alışma süreci ister. ben okan hocam da o ışığı görüyorum allah utandırmasın. alışacak ve bizi şampiyonluğa, şampiyonluklara hatta galatasaray adının verdiği güvenle söylüyorum avrupa başarılarına taşıyabilecek biri.
  
  20 sene sonra evladımla ekran başına oturup buruk isimli bir belgeseli izleriz inşallah hocam.
• yerli oyuncuları yabancılar kadar kaliteli olmayan hoca.
  ben maçta hocanın bir sistemi olduğunu görüyorum hatta hoca b planına geçti bile diyebilirim. normalde seferovic hocanın a planıydı. pivot forvetle oyununu kuracaktı fakat ondan istediği oyunu ve bitiriciliği ondan alamadı. şimdi b planı gomis - icardi gibi görece daha az pivot santrfora geçti.
  
  defansta sol stoper ve sol bek eksiği büyük göze çarpıyor. umarım elindekilerle bu eksiği çözer.
• dubois'in sol bek oynayabilecek olmasıyla sol bek problemi kökten çözülmüşe benziyor.
  
  sol stoper konusunda da emin bayram abdülkerim'den topu defanstan çıkarma konusunda ve mental anlamda çok daha iyi. riskli top kayıpları var ama abdülkerim biraz daha korkak oynuyordu
  
  bence asıl sıkıntı orta sahada torreira'nın tek kalıyor olması. sergio oliveira'nın oyun liderliğinden ötürü kesmek istemiyor okan buruk. mertens zaten malumunuz adam defanstaki topu bile çıkarıyor. sahada herkese sözü geçmesinin yanında kerem ve yunus'a da büyük katkısı var bence. ama orta saha az adamla yakalanıyor ve oliveira defansa pek destek vermiyor. 8 deniyor ama bana kalırsa 10 numara oynuyor. gerçek 8 midtsjö'dür
  
  mesela şu anki torreira-oliveira-mertens orta sahasından mertens veya oliveira çıkıp yerine midtsjö veya berkan girebilir
• türkiye de ancak bu yorumlar olur. arkadaş bir durun sanki 28. hafta ve gs 15. sırada. adam almış puanları. daha ne istiyorsunuz? her maç 4-0 mı bitsin. ben fenerliyim aynısını ilk haftalarda jesus a yaptılar şimdi bakın tapıyorlar.
• şanslı bir hoca. takımı 5 maç kazanmış maçların 2 tanesi 85+'da rakibin kendi kalesine attığı goller, 2 tanesini de 90+ neredeyse 40 yaşındaki gomis atmış.
  
  öyle böyle kazana kazana gidiyorlar bu kadar şansa rağmen geçen spor programlarını dinledim futbol adına bir şey konuşmuyorlar kerem şöyle attı icardi var daha tarzı bireysel performans konuşuluyordu.
  
  fenerbahçe takım oyunu konusunda çok yol katetti.
  beşiktaş'ın ilk 11'i ligin en iyi ilk 11'i maçların sonunu çıkaramama sebepleri de bu zaten.
  
  okan hocanın acilen takım oyunu konusunda takımı yükseltmesi lazım. bireysel performanslara bu kadar sırtını dayarsa bir süre sonuçlar da dalgalı gelmeye başlar.