saniyelik salaklıklar

• yıllar sonra msn den konuşulup hasret giderilecek eski arkadaşın s.a şeklindeki diyalog başlatıcı cümlesine, a.s yerine a.q yazmak.
• öğrenci evlerinin tasarımında değişilmez adres olan 2. el eşya dükkanından alınan buzdolabının elektrik kaçırıyor oluşunu farkederek ev arkadaşımı mutfağa çağırıp dolaptan bahsederken çarpılmam, aradan 2-3 saniye geçmeden istemdışı dolabın koluna yapışıp tekrar çarpılmam, kolu bıraktığım anda diğer elimdeki telefonun titremesi, yeterince elektrik yüklenmiş bünyenin aşırı reaksiyon gösterip hayvani bir kuvvetle telefonu duvara fırlatması.
  
  geriye kalanlarsa çarpan bir buzdolabı, ekranı paramparça bir cep telefonu, neresiyle güldüğü çözülemeyen bir ev arkadaşı.
• bir dakika önce sıcacık cayı elimden düşürdüm, salaklık olan kısım ise yüzümü yaktım. elimden masaya düşen bardaktaki sıvı cekirge misali sıcrayıp yüzüme geldi. buz gibi havada soğuk suyu yüzüme serpiyorum.canım cok yanıyor.
• alt komşunun kapısını kendi kapım sanıp anahtarla açmaya çalışmak. kapı içeriden açılınca da elimde anahtarla bir şey olmamış gibi merhaba ben üst komşunuz demek.
• uzlaşma için vergi dairesine gidince, "evet, sizi dinliyoruz" diyen müdüre, "çok heyecanlıyım, bu benim ilk uzlaşmam" demek. sanki milli olmaya geldim amına koyiim, götleriyle güldülerdi bana.
• taksim metrosunda yürüyen merdivenlerden aşağı iniyorsunuzdur, çok üşüdüğünüz için yanınızdaki arkadaşınızla pek bir şey konuşmadan merdivenlerde dikiliyorsunuzdur.
  
  karşı tarafta yukarı çıkan iki tane sizin yaşlarınızda çocuk bağırarak ve gülerek bir şeyler konuşuyorlardır; ama pek algılamazsınız ta ki içlerinde biri
  
  -<caps> candy- şeker kız candy!!! <caps> diye bağırana kadar.
  
  siz de hemen o tarafa dönüp, istemsizce ve neden hep nefret ettiğiniz şeker kız önekini kullandıklarını merak ederek dönüp;
  
  -efendim, dersiniz.
  
  sonra olayın sizle alakası olmadığını ve kimsenin size seslenmediğini fark edip, karşılıklı koparsınız arkadaşınız ve karşıdaki tiplerle. insan ismini her yerde duymaya alışık olmayınca her duyduğunda üstüne alınıyor... salak.
• gecenin bir vakti kurt gibi acıkılmıştır ve dışarıdan yemek söylenir.kurye kapıya gelmiş ancak zil konusunda sıkıntı yaşamaktadır.açlıktan beyni pek çalışmayan şahsım zor durumdaki kuryeyi pencereden görür, pencereyi açar ve ;
  
  -kardeş en alttaki zile basacaksın.
  
  edit:imla
• çok alengirli bir gecenin^*devamında sabahlanmıştır, ortam keyifli, kafalar tatlı. bir arkadaş (a) seslenir (b'ye):
  
  a: ketçapı uzatsana
  masada ketçap ve onunla alakalı bir şey yoktur. garip bir şekilde b kişisi, a kişsinin ketçap diye hitap ettiği zippoyu uzatır..
• yazı yazarken yanlış bir kelime yazıp sayfaya "pardon" diyerek kelimeyi silmek..
  
  arkadaşa burdan sevgiler saygılar..
• yer izmir- teleferik, tepede yemek faslı, çok bilmiş ben arkadaşıma izmir'i anlatıyorum.
  
  ben - burdaki ormanlar izmir'in böbrekleridir.
  
  ark - ciğerleri olmasın.
  
  (bkz: mavi ekran)