• sozlerini charles chaplin*, john turner ve geoffrey parsons 'in yazdigi super nat king cole sarkisi... sozlerini de copy paste edeyim tam olsun

    smile though your heart is aching
    smile even though it's breaking
    when there are clouds in the sky, you'll get by
    if you smile through your fear and sorrow
    smile and maybe tomorrow
    you'll see the sun come shining through for you
    light up your face with gladness
    hide every trace of sadness
    although a tear may be ever so near
    that's the time you must keep on trying
    smile, what`s the use of crying?
    you'll find that life is still worthwhile
    if you just smile

    that's the time you must keep on trying
    smile, what's the use of crying?
    you'll find that life is still worthwhile
    if you just smile..
  • --- spoiler ---

    şeytani varlığın ortaya çıkışı ile ilgili birşey film boyunca işlenmedi ancak hapishanedeki mahkum başrol kadına brezilya’daki bir intihardan bahsetti. ikinci filmin güney amerikada geçme olasılığı olduğunu ve mevzunun derinine inileceğini düşünüyorum, eğer ikinci bir film olursa.

    orijinallik konusunda bir eksiklik olduğu ve konseptin daha önce benzer filmlerde görüldüğü açık ancak başroldeki kadın çocukluğunun geçtiği eve gitmeyi kafasına koyduğunda klişe bir iç hesaplaşma-kaçtığı şeyle yüzleşme ve kurtuluş gösterileceğini sanıyordum, film burada bu klişe kurala uyan filmlere bir gönderme gibi yapıp kadının kurtuluş ihtimalini güzel bir sahne ile çöpe atarak başarılı bir bad ending izletti. bu açıdan takdir ettiğim bir son oldu.

    --- spoiler ---

    tanım: 2022 yapımı ortalama üstü bir korku filmi.
  • bir korku filmi hastasi olarak, smile'in son 10 senenin en iyi korku filmlerinden biri oldugunu soyleyebilirim. bazi sahnelerde insanin gerilmekten elleri terliyor. gidin sinemada seyredin. pisman olmazsaniz.
  • lily allen versiyonunun sözlerinin yazılmamış olmasına şaşırdım açıkçası..

    when you first left me i was wanting more
    but you were fucking that girl next door, what ja do that for
    when you first left me i didn't know what to say
    i never been on my own that way, just sat by myself all day

    i was so lost back then
    but with a little help from my friends
    i found a light in the tunnel at the end
    now you're calling me up on the phone
    so you can have a little whine and a moan
    and it's only because you're feeling alone

    at first when i see you cry,
    yeah it makes me smile, yeah it makes my smile
    at worst i feel bad for a while,
    but then i just smile i go ahead and smile

    whenever you see me you say that you want me back
    and i tell you it don't mean jack, no it don't mean jack
    i couldn't stop laughing, no i just could help myself
    see you messed up my mental health i was quite unwell
  • iflah olmaz bir korku filmi izleyicisi olarak beni tatmin etmiş filmdir. filmin başrol oyuncusu (bkz: sosie bacon) , kevin bacon'un kızı ancak yeteneksiz ünlü çocuklarından değil gördüğüm kadarıyla. şimdi spoiler vermek istemiyorum ama kendimce aldığım dersi size aktarayım. normalde bizi umursamayıp da işi düşünce yanaşan tiplere bulaşmamalı, direkt kapıyı göstermeliyiz. filmin sonunu izleyince anlarsınız.
  • charlie chapline ait bir smile sarkisi da mevcuttur, michael jackson tarafindan history albumunde de yorumlanmistir.
  • filmden az önce çıktım ve korktum. bi it follows etmez bence ama gerçekten son zamanların en iyilerindendi.

    -spoylır kovucu-

    —-

    --- spoiler ---

    mustache nasıl öldü ya? bu zebaninin bir şeylere fiziksel etkisi yok anladığım kadarıyla. ancak sizi zincirin bir parçası olduğunuzda öldürüp kukla gibi oynatabiliyor. rose aracılığıyla mustache’ı öldürmüş olamaz. e kendi de öldürmediğine göre nası ölüp kutuya girdi bu hayvancağız? o kısım tutarsızdı ayrıca bana hiç de süpriz olmadı, rose doğum günü partisine gittiği an kedinin akıbetini anladım. mustache seyirci için de aynı rose için olduğu gibi huzur unsuruydu. o ortadan kaybolduktan sonra film atmosferi içindeki tek sığınağımız, rahatlama kaynağımız da gitmiş oldu. akıbetinin belirsizliğinin yarattığı etki müthiş güçlüydü. ortadan kayboluşuyla birlikte ufacık rahatlık anımızı da karanlık ormanın derinliklerine göndermiş olduk. öyle de şirin bi şeydi ki kerata.
    --- spoiler ---
  • insanı, insana, insanla korkutan bir film olmuş. izlerken çok korkan ama korku filmlerinden de geri duramayan beni sinemada yerimden zıplatmıştır.

    mimik oynatmadım diyenlere kanmayın, çerez bir film değil.

    --- spoiler ---

    bir gerilim nişanesi olarak, telefon açıp nerede olduğunu soran arkadaşının aslında içerde kanepede oturuyor olması durumuna her seferinde zaten tav oluyorum. bu paranormalliği tamamen realite unsuru olan bir mimikle birleştirince iyice canımıza kast olmuş.

    “esas karakter geçmişiyle yüzleşir ve laneti kırar” klişesinin yıkılması da güzeldi. adamla konuşurken bunu tahmin edebiliyor olsak da germeyi başardı çünkü filmin olayı, bir adım sonrasında ne olacağını tam olarak biliyor olduğumuz için korkuyor olmak.

    --- spoiler ---
  • smile, parker finn'in yazıp yönettiği ilk uzun metrajlı film. 2022 yılının da öne çıkan korku filmlerinden biri oldu. gişe anlamında da gayet iyi bir açılış yaptı amerika'da. filme seyirciden ilgi var, eleştirmenlerden de genel olarak olumlu yorumlar var.

    öncelikle sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. filmin temposu ara ara düşüyor. kendini tekrar eden bazı sahneler var. filmin ortalarında şahsen yoruldum ve bazı anlarda biraz boğulduğumu hissettim. filmin akışına epey bir zarar verdiğini düşünüyorum.

    benim için filmin özeti aynen şu: smile çok iyi bir açılış yaptı, ortalarında kendini tekrar etti, yordu. sonlara doğru ise gaza bastı ve harika noktalandı.

    azıcık spoiler var!

    tempo sorununu bir kenara koyuyorum, filmi oldukça sevdim. öncelikle hikayesine bayıldım. tıpkı it follows filminde ki gibi ortada, kaynağının nereden geldiğini bilmediğimiz ve ilginç bir yöntemle aktarılan/bulaşan bir lanet var . esas kızımıza da bu lanet bulaşıyor. kendisini hem ölümden kurtarmak hem de bu garip olayların kökenini araştırmak üzere buluyor. akıl sağlığını da korumak zorunda.

    yönetmenin herhangi bir röportajını okumadım ama hikayeyi oluştururken, büyük ölçüde it follows filmini referans aldığını düşünüyorum. fakat özenti bir hikaye değil de kendi özgün hikayesini kurmayı başarmış finn. gene de bahsettiğim it follows, smile'dan bir gömlek üsttedir.

    filmin reji ve senaryosu dışında bir diğer artısı ise kuşkusuz başrol oyuncusu sosie bacon. sonuna kadar karakterin içinde bulunduğu dehşet duygusunu seyirciye aktarıyor. iyi projeler seçerse geleceği çok parlak olabilir. ona eşlik eden erkek kahraman -bir çok korku filminde de izlediğimiz- kyle gallner'da gayet iyiydi. bir de küçücük bir rolü de olsa akılda kalmayı başaran, laura rolüyle caitlin stasey var. filmin adını taşıyan ve smile'ın bazı afişlerinde de gördüğümüz gülümsemesi unutulacak gibi değil.

    sonuç olarak parker finn, ufak tefek problemleri bir kenara koyarsak; ilk filminde, daha önceden denenmiş ama kendi orijinalliğini barındıran iyi bir hikayeyi bize satıyor. akılda kalıcı güzel korku anları da smile'ı 2020'lerin korku sinemasında öne çıkanları arasına koyacaktır diye düşünüyorum.

    fırsatınız varsa ve iflah olmaz bir korku severseniz, sinemada izlemenizi tavsiye ederim. gergin atmosferi, müzkleri ve son yarım saatti inanılmaz çünkü.
  • pearl jam'in smile'inin sözlerinin yazilmamasini hayretle karsilayarak bu eksikligi sözleri deja'ya ithaf ederek ve batigol'ü anarak gideriyorum;

    don't it make you smile? (2x)
    when the sun don't shine
    don't it make you smile?

    don't it make you smile?
    don't it make me smile?
    oh, when the sun don't shine, it don't shine at all, yeah
    don't it make me smile?

    i miss you already
    i miss you always
    i miss you already
    i miss you all day

    this is how i feel

    ah, i miss you already
    i miss you always
    three crooked hearts... swirls all around her
    i miss you all day
hesabın var mı? giriş yap