• semih'in survivor'dan ziyade ütopya'yı oynamaya ve oynatmaya devam ettiği yarışma. beğen/beğenme ama adam o kadar güçlü bir karakter ki, daha önce survivor'da olmayan potaya girme, bireysel olma, daha birleşmeden takım arkadaşlarını tek tek eleme gibi terimleri survivor lügatına soktu. bu, yıllardır oynanan bir oyunda çok da kolay birşey değildir. yeni başlamış, kuralları oturmamış bir oyundan bahsetmiyoruz sonuçta. adam ütopya'daki gibi potaya giriyor, çıkıyor, bireysel yarışıyor ve insanları tek tek göndermekle tehdit ediyor; ve işin en önemli yanı da bunu yapmaya gücü var.

    bu durum karşısında affllayan bir gönüllüler takımı görüyoruz. adamlar böylesi güçlü bir bireysel karaktere hiç hazırlıklı değillerdi. bu yüzden de sürekli "takım olmak" ve "takım ruhu" gibi kavramları öne çıkarıyorlar ancak karşılarındaki bireyselin gücü hepsinin toplamının çarpımından bile daha güçlü görünüyor. bu durum zamanla değişir mi, pek değişecek gibi görünmüyor.

    semih ve gizem k dışındaki gönüllülerin diğer bir dezavantajı da hepsinin ekseriyetle "tikky", "cadde çocuğu" vb denilen türden olmaları ve bazı konularda cidden kafalarının basmaması. nihal örneğinde olduğu üzere, senin takımını nihal yönetiyorsa kimsenin performansına laf edemezsin arkadaş, iki iki daha dört kadar gerçek bir kural bu. efecan isimli karakterin bütün bunların ötesinde ekstra itici olması da diğer bir etken tabi. ilk haftalardaki yemeği yere döküp yalatma olayı cidden kendileri için çok talihsiz oldu, iddia ediyorum bu olayın dönüşü de çok ekstra birşey olmadığı sürece olmayacak. mağduriyet++ oldu bu olay semih için, o yüzdendir zaten "hadi dök, hadi döksene, döksene" diye tahrik etmesi. çünkü dökse en az üç dört mağduriyet puanı daha alacak.

    şuan için semih gönüllülerde tek adam görünüyor. diğerleri de performans/davranışları oranında ikincilik için oynayabilirler belki ama öyle sivrilen, öne çıkan biri pek görünmüyor. 7 kişilik takımlarının güçlenmesini istiyorlarsa mutlak suretle en zayıf karınları olan nihal'i gönderecekler, bunun başka çaresi yok. ondan sonra gizem k'ya veya başkalarına laf etme hakları olacaktır. ada da biraz kafa dinler en azından, halihazırdaki semih'le olan kavgaları ve takım içi kavgaları dahi nihal kaynaklı çünkü.
  • az önce yurt dışındaki bir survivor gösterilmiş sanırım amerikanın o ney olum öyle şey mi olur o bildiğin fear factor tamam boyuna top atışlı parkur oyunları çok sıkıcı parkurun önemini çok düşürmesi ya da zeka veya cesaret isteyen bir şey olmaması sıkıcı ama o nedir allaha sen
    edit:imla
  • gizem k ve semih hariç diğerleri sinsirellacılık oynayıp kafayı basarlarsa bir sonraki ilk eleme oylamasında semih'i değil de kolunu keselim mantığıyla gizem k'yı aday çıkartırlar.semih büyük ihtimalle birinci çıkacağı için gizem k'nın durumu tehlikeye girecektir ve semih de tehlikeyi farkedip serkay ve efecanla uğraşmak yerine aday olarak nihal'i söylemek durumunda kalacaktır.böylece hem semih'in bu ikisine(serkay,efecan) yol açacağı tehlikeye engel olunmuş olur hem de olacak olan takımın en az performanslı kişilerine olmuş olur ve bir taşla iki hava yastığı açılmış olur.bekleyip göreceğiz.
  • ben bile bazı ünlülerden daha ünlüyüm.
  • lost'u güzelleştirenin ada olduğunu bir kez daha gösteren yarışmadır.

    ada var huzur var.

    bu arada log semih (taban lost) = ben. linus'sa,

    log yunus ( taban lost) = charlie.
  • bence gönüller abarttiginiz kadar itici değiller. yani utopya izleyip semihe önyargılı gelmeleri onların suçu değil. çünkü bende olsam bende ayar ederdim semih denen arkadaşı. gerçi suan nedense o kadar da gıcık değilim kendisine. yok vazgeçtim sanırım gicigim *
  • çok saçma bulduğum bir yarışmaydı.. ta ki annemi kanser yüzünden kaybedene kadar.

    sağlığında annem sürekli izlerdi. ben de çok sıkıcı ve saçma olduğunu söyleyerek sürekli eleştirirdim. annem ise "ben eğlenmek için izliyorum, seviyorum" cevabını verirdi her seferinde.

    anneme ağustos ayı başında lösemi teşhisi konuldu ve o zamandan sonra kalan ömrünü hastanelerde geçirdi. hasta olduktan sonra hiçbir şekilde televizyona dönüp bakmadı. yaşamak için bir nedeni olsun, o hastane odasında yaşama bağlansın diye elimizden geleni yaptık. kitap, müzik, elişi, boya... ama televizyondaki hiçbir programa dahi dönüp bakmadı.

    sonra ölmeden bir kaç ay önce kafasını dağıtması için televizyon izlemesinin yararlı olacağını söylerken "survivor başlasa izlerdim. o beni eğlendiriyor" dedi. o günden sonra survivor başlasa diye dört gözle bekledim. neredeyse acun ılıcalı'ya bir şekilde ulaşıp ne olur başlatın, annemi eğlendirecek bu programa çok ihtiyacım var diye yalvaracaktım. gazetedeki "survivor şubatta başlayacak" haberini anneme müjde diye verdim.

    ama olmadı. annem survivor başlamadan bir kaç hafta önce öldü. şimdi ne zaman televizyonda görsem başımı çevirip bakamıyorum. acaba annem bu programı izleyebilseydi ölmeden önce, biraz olsun o hastane odasında eğlenebilir miydi merak ediyorum sadece.
  • tuğba özay ikinci falan olduğunu sanıyor iki defadır elenmeyince havaya girdi, yüksekten uçmaya başladı çakılması yakındır. hanımağa söylemleri falan çok komik. duyan da parkurda estiriyor sanır. boş ego, en tehlikelisi.
    nagihan iki lafı bir araya getirip mantıklı bir cümle kuramıyor. kendisine bolca kitap okumasını tavsiye ediyorum. ayrıca çok tipsiz bir kadın. oyun kazanınca kırıtıyor ya bir de, bu kadar mı yakışmaz bir kadına.
    nihal hala çok gereksiz. serkay hala saçmalıyor. gizem m. hala ezik.
    acun hala nihali pohpohlamaya devam ediyor.
  • yattara'nın bizlere formun geçici klasın kalıcı olduğunu bir kere daha hatırlattığı yarışma.
  • yattara adam kumda bile oynuyor amk o değilde acun madem maç yaptırcan 10/15 metrelik bir halı saha yapamıyor musun bu kadar zor mu amk en fazla bir kaç bin dular fazla harcardın ne olduğu belli değil birbirlerini sikiyorlar adam gibi eğlenceli bir şeyler izlerdik
hesabın var mı? giriş yap