• ileride çocuğum olur da okumaya niyeti olmazsa kesinlikle yapacağım şey.ha sanayiyi sever de işi öğrenirse okusa kazanamayacağı paraları kazanır.

    olur da burnu sürtülür de okumaya niyet ederse derslere daha hevesle sarılır.

    bence win -win durumdur.
  • yeni sayılacak bir baba olarak katıldığım fantezi. benim oğlan 3 yaşında. daha yani öyle daha çalışkan tembel kıyası yapabilecek noktada değiliz. ama şimdi bu çocuk için tüm eğitim hayatını iyi kabul edilecek özel okul, yurtışı üniversite organizasyonları ile geçircek bir uğraşa girsek, kaba hesap 1 milyon tl ye belki biraz yukarsına patlayacak. hadi kafasının zehir olduğunu varsayalım. devlet okullarına gitsin ve sıkıntısız lisans yapsın o da en aşağı 200 bin tl filan olur. e bu çocuk okulu bitirince başlangıç yapacağı en yüksek maaş 5000 tl filan ki şuan o da en iyisi. nerden biliyosun derseniz, e ben adam alıken boğaziçili çocuğa da en çok okadar veriyorum. paşa paşa da çalışıyolar. peki sanayiye yollasak nolur? biraz maharetliyse emin olun 25-30 yaş arası bir kaportacı dahi 5000 den çok kazanıyor. eğitimine ayırdığın para ile sermaye yapsak, düzgün bi dükkan açsak 20000 kazanır. yani şu durumda senelerce bir eğitim ve kurumsal iş hayatı döngüsüne sokup, sonra da yine bizim girdiğimiz üç kuruşluk maaş al, onunla kredi al, kıçı kırık arba taksidi öde, göt kadar eve 10 sene kredi öde, çocuğunun okul taksidini öde döngüsüne girmesi mi daha iyi? ustalık gerektiren böyle bir işe mi girmesi daha iyi? benim kafamı kurcalıyor. aslında kurcalamaz da işte, sosyal çevresi, alması gereken kültür seviyesi, onları nasıl alacak sanayide o problem biraz sanki.
  • priz bağlayamayanların mühendis diye kakalandığı ülkemizde gerçekten başarılı olsa hiç olmazsa sanayi devrimine geçip batıya bir 100 sene yaklaşabiliriz.
  • elimden gelse erkek kedimi bile sanayiye göndereceğim.
  • maalesef yeterince uygulanmayan uygulamadır. yolla çocuğu sanayiye hayatı kurtulsun.
    tabi kurtulma işi şans, çünkü üç ihtimal var:
    1-parayı sevip sanayide kalmak
    eğer çocuğun paraya yönelimi varsa ve üniversite sınavında derece yapmayacaksa sanayide kalmayı seçmesi normal. birazcık şansla ortalama mühendisin iki katını kazanabilir.
    2-ortamı görünce aklı başına gelip ders çalışması
    para olarak pek iyi durumda olmayacak olsa da en azından ortalama-iyi bir üniversitede okur, işe girme ihtimali artar.
    3-sanayinin bir işe yaramaması
    bir halta yaramadığı için yolladığınız çocuk orda da bir halta yaramayıp geri yollanır. evde 30 yaşına kadar beslersiniz, o da lol oynar.
  • çok mantklı bir fantezidir kolunda altın bileziği olsun düşüncesinin sonucudur. hem sanayiciler güzel de para kazanıyor çoğu da severek yapıyor işini öyle gözlemliyorum. zaten usta da bitiyor ülkemizde çıkar yok sanayide bundan 10 sene sonra falan daha da çok kazacaklar. şahsen sanayi esnafı olmayı isterdim.
    geçenlerde karoserci ibrahim ustanın yanındayım laf lafı açtı senin iş ne güzel masa başındasın diyor. dedim abi kar marjı belli sizinki gibi olsaydı keşke benim işte siz şimdi belki tuttururum diye yüksek fiyat çekmiyor musunuz hiç adamın da razı geldiği olmuyor mu hiç dedim. öyle deyince gülüyor haklısın diyor.
  • kuzenim benden bir yaş küçük. lisede okuldan atıldıktan sonra babası sanayiye bir kaynakçının yanına işe verdi. ben ise liseyi bitirdikten sonra makine mühendisliği okudum. o hem askerliği aradan çıkardı hem kafasına göre rahat rahat dolgun maaşla iş bulabiliyor. ben ise işsizim tabi :d

    bir gün büyük bir firmanın mühendislik ilanına başvurmuştum. suratıma bile bakmadılar. kuzenim aynı firmaya kaynakçı olarak kabul almasına rağmen daha yüksek maaş veren yere gitti. babam beni zamanında bir motor ustasının yanına verseymiş muhtemelen şu anda milletin cv'sini inceleyip kendime çalışan alacak konumda olurdum.
  • keşke fantezi olarak kalmasa. şimdiki dönemde aman çocuk psikolojisi diye aileler çocukları için yolu açtıkça açıyor ve çocuk okumaya gönlü yoksa boş boş geçiriyor zamanını. ileride de bir baltaya sap olamıyor.
    teknik servisimiz var ara eleman bulamıyoruz. bulduk diyelim adamın hiçbir vasıfı yok direkt sorduğu "cumartesiler tatil mi?" hani iş öğreneyim, bi mesleğim olsun yok! ben muhasebe kısmındayım ve yeri geliyor çalışan çocukların bardaklarını da yıkıyorum mutfakta hiç sıkıntı etmem ama gelen çırağın zoruna gidiyor. fakir, zerre durumu yok ama yediremiyormuş kendine neden? sabancı'nın mı torunusun nesin ki de yediremiyorsun?
    önceden bakarlarmış çocuk okumayacak, gönlü yok verirlermiş bir ustanın yanına bi zanaat öğrenirmiş, meslek sahibi olurmuş. şimdikiler zerre zorlanmak istemiyor.
    bi tanesi dedi bize. teknik gibi pis işte çalışacağına girer avm'de bi mağazada çalışırmış.
    e 5 sene sonra kendini nerde görüyorsun lise mezunu olarak pardon da! ama teknikte önce çırak olursun, sonra kalfa sonra usta ve usta olduğunda sen iş seçersin hele bu zamanda. işsizlik birçok sektörde vardır ama teknikte eleman bulamıyoruz
  • şehirli orta sınıfın köye yerleşme fantezisinden sonra ele alınması gereken başka bir sorun. ebeveyn kişisi kendi yaşadığı hayatın yalan olduğuna o kadar ikna olmuş ki, çocuğu hayatın gerçeklerini görsün diye sanayiye veriyor. sanki çocuk işçiliği olması gereken gerçek hayat da, kendisinin ve oğlunun boş vakitlerinde dilediği gibi eğlendiği ya da yattığı durum olmaması gereken ve her an kaybedebileceği bir lüks. gelecekte de bu gerçeğe her an hazır olmalı ki burnu şimdiden sürtsün isteniyor.
    nefret ediyorum sizin bu vasat aşkınızdan.
  • eskiden fanteziydi, babaların çocukların gözünü korkutma aracıydı.

    şimdi ise sanayiye girip yetişsen, -tıp haricinde- 4 sene içinde herhangi bir lisans mezunundan daha fazla para kazanırsın.
hesabın var mı? giriş yap