• sayın ulvi bey'in ruhu,

    yıl 2019. sanattan iyice uzaklaştık. artık korkudan üretemiyor insanlar. ne sizin zamanınızdaki gibi senfoni besteleniyor, ne de sanatçı yetişiyor. yetişenler de yurt dışına kaçıyor. klasik müzik neredeyse bitti.

    köçekçe için çok ama çok teşekkürler.
  • köçekçesi, devrim ruhunu ve nedendir bilinir, hikmet şimşek'i hatta sostakovic'i hatırlatır. müthiştir.
  • turkiye'nin en cagda$ piyano bestecisi. adnan saygun ve cemal re$it rey'in dostu. "duyu$lar" adli kisa parcalardan olu$an eseriyle unlu.
  • en sevdigim keman koncertolarindan birinin bestecisi.

    besteci hakkinda bilgiler:

    1906'da istanbul'da doğdu. ilk müzik eğitimini çok küçük yaşta annesinden alan ulvi cemal yedi yaşındayken adinolfi'nin yanında piyano derslerine başladı. galatasaray lisesi'ni bitirince devlet bursuyla paris'te müzik eğitimine gönderildi. paris konservatuvarında ve ecole normale de musique'te çok önemli hocalardan piyano ve kompozisyon dersleri aldı. 1930'da yurda dönünce ankara musiki ve muallim mektebine armoni ve piyano öğretmeni olarak atantı. 1936'da devlet konservatuvarı kuruluncaya kadar bu görevini sürdüren erkin, o tarihte yine piyano öğretmeni olarak konservatuvarda çalışmaya başladı. erkin bu dönemde konserlerine ara verip, besteciliğe yöneldi.

    kendi bestelerinden oluşan ilk konserini 1946 yılında veren ulvi cemal erkin riyaseticumhur filârmoni orkestrasına 1942'de cumhuriyet halk partisi büyük ödülünü alan büyük orkestra için bestelenmiş piyano konçertosunun 1942 ve i. senfonisini ( 1944-1946 ) ilk kez çaldırdı. 1949'dan 1951'e kadar devlet konservatuarının müdür olarak yöneten besteci ölümüne kadar piyano bölümü şefi ve piyano öğretmeni olarak aynı yerde görevini sürdürdü. eserlerindeki ortak nokta ustalıklı bir orkestralama sezgi ve kullanışı, titiz bir istif kuşkusu özden ve içten gelen bir esindir.

    şan ve orkestra eserleri
    1) “bülbül ve ayın ondördü”, soprano ve küçük orkestra için, 1932.
    2) “yedi halk şarkısı”, basbariton ve orkestra için, 1936 – 1939.

    koro eserleri
    1) “iki sesli halk şarkıları”, (on parça), 1936.
    2) “yedi halk türküsü”, karma koro için, 1943.
    3) “on halk türküsü”, karma koro için, 1963.
    4) “yedi halk şarkısı”, şan ve piyano için, 1936.

    orkestra eserleri

    1) “iki dans”, büyük orkestra için, 1930.
    2) “bayram”, büyük orkestra için, 1934.
    3) “köçekçeler” orkestra için rapsodi, 1943.
    4) “erkin senfoni no 1”, 1944 – 1946.
    5) “erkin senfoni no 2i”, 1948 – 1951.
    6) “senfonik bölüm”, büyük orkestra için, 1969.
    7) “senfonik episodlar”, (yarım kaldı), 1970 – 1971.

    konçertolari

    1) erkin piyano konçertosu, 1942. ilk seslendirme ferhunde erkin.
    2) erkin keman konçertosu, 1947.

    solo çalgi ve orkestra eserleri

    1) “erkin konçertino”, piyano ve orkestra için, 1932.
    2) “erkin senfoni konçertant”, piyano ve orkestra için, 1966.

    oda müzikleri

    1) “erkin yaylılar dörtlüsü”, 1935 – 1936.
    2) “beşli”, piyano, iki keman, viyola ve viyolonsel, 1943.
    3) “erkin sinfonietta”, yaylılar için, 1951 – 1959.

    piyano eserleri

    1) “beş damla”, piyano için, çocuklar için yedi kolay parça, 1931.
    2) “duyuşlar”, piyano için on bir parça, 1937.
    3) “sonat”, piyano için, 1946.
    4) “altı prelüd”, piyano için, 1965 – 1967.

    sahne yapitlari

    1) “ninni, improvisation ve zeybek türküsü”, 1929 – 1932.
    2) “karagöz”, çocuk oyunu için müzik, 1940.
    3) “keloğlan”, bale müziği, 1950.

    opera çevirileri

    1) pietro mascagni/cavalleria rusticana, (erkin ve fuat turkay).
    2) georges bizet/carmen, (erkin ve akses).
    3) charles gounod/faust, (erkin ve akses).
    4) giuseppe verdi/aida, (erkin ve akses).
    5) gioacchino rossini/sevil berberi, (erkin ve akses).
    6) giacoma puccini/il tabarro,(erkin ve halil bedii yönetken).
    7) giuseppe verdi/othello, (erkin ve akses).
    8) richard strauss/salome, (erkin ve saadet ikesus).
    9) ludwig van beethoven/fidelio, (erkin ve akses).

    kaynaklar:
    http://www.cemalresitrey.com/ulvi cemal erkin.html
    http://www.beethovenlives.net/ulvi_cemal_erkin.htm
  • howard shore'dan, basil poledouris'ten, john williams'tan, ennio morricone'den, hans zimmer'den, ve adını sayamadığım diğer "modern klasik müzik üstadları" diye nitelenebilecek pek çoklarından önce var olan büyük türk sanatçısı. ama yazıktır ki, tüm bu bestecilerden daha az tanınabilmiştir ülkemizde.
    bir barbarian horde bugün atv ana haber sayesinde her gün kulağımıza kulağımıza itelenirken, ondan kanımca kat be kat üstün bir eser olan köçekçe'ye yer olarak anadolu'dan görünüm'ün jeneriği uygun görülmüştür zira.
  • bunca yıl okul okudum, bunca yıl müzik dinledim, çok yakinen olmasa da müzikle ilgili bir insanım ve bu muhteşem insanı tesadüfen gördüm. vallahi ayıp, böyle bir kültür yozluğu olmaz. böyle bir kıymet bilmez toplum olmaz.
    ben çocuğuma anlatacağım/dinleteceğim, o arkadaşlarına anlatsın büyüyene kadar, sonra da çocuklarına anlatsın.
    ne yapalım, elden gelen bu kadar...
  • symphony no. 2 violin concerto
    köçekçe dance rhapsody albümünü buldum.
    köçekçe'yi dinliyorum saatlerdir. bu nasıl coşkulu müzik, aynı zaman da nasıl dinlendiriyor insanı.
  • bir cd sini edinip sağda solda çılgınlar gibi dinlemek isteğiyle yönlendiğiniz d&r da "albümünü yurtdışında çıkarcaklar biz de bekliyoruz..ahmet adnan saygunun cd si var ama...o da yurt dışından geldi " tarzı repliklerle karşılaşmanıza sebebiyet verecek, her zamanki gibi kıymeti tarafımızdan bilinemeyen değerlerimizden seçmece bir bestecimiz...

    efenim doğuya kültür götürelim diyerekten mozart beethoven dinletmek yoluyla halka çeşitli işkenceler yapan nadide insanlar acaba böyle kendi tınılarımızdan doğan,ne biliim böle bam telimize dokundurtan müzikleri deneseler..daha mı anlamlı olurdu ki?
  • ulvi cemal erkin 14 mart 1906 yılında ıstanbul'da dünyaya geldi. annesinin piyano çalması ve kendisinden büyük olan erkek kardeşinin keman dersleri alması nedeni ile müziğe küçük yaşta ilgi duymaya başladı. küçük ulvi, üst düzey bir bürokrat olan babası, mehmet cemal bey'i yedi yaşında iken kaybedince, annesi, nesibe hanım çocukları ile babası abdullah behçet bey'in evine yerleşti. ulvi cemal sekiz yaşına henüz basmıştı ki, önce mercenier adlı bir fransız'dan, daha sonra da o tarihlerde ıstanbul'da ünlü bir öğretmen olan adinolfi'den piyano dersleri alarak kısa sürede büyük bir aşama ile bu konudaki yeteneğini kanıtladı.

    piyanosunu oldukça ilerlettiği yıllarda bir yandan galatasaray lisesi'nde okuyor, bir yandan da derslerinden arta kalan süreler içinde müzikte gelişmesini sağlayacak her türlü olanağı değerlendiriyor, hatta yaratıyordu.

    cumhuriyetin ilan edilmesi ile başlayan yeni atılımlar ve ulusal bilincin yaratılması konusundaki girişimler, en önemli devrimlerden biri olan müzik devrimini de gündeme getirdi. bu devrimin gerçekleşmesi büyük önder atatürk'ün yıllar öncesinden tasarlayıp olgunlaştırdığı konulardandı. ancak " çok sesli çağdaş türk müziği" temellerinin atılabilmesi için bu alanda akademik eğitim görmüş türk sanatçılarına gereksinim vardı. bu nedenle, atatürk güzel sanatların çeşitli dallarında öğrenim görecek genç yetenekleri avrupa'ya yollamayı kararlaştırdı. nitekim, bu amaçla, 1925 yılında, milli eğitim bakanlığı müzik öğrenimi görecek gençleri seçmek için bir sınav açtı.

    ulvi cemal erkin bu sınavı kazandığı zaman ondokuz yaşında idi. sekiz yaşından beri aralıksız sürdürdüğü müzik eğitimine bu sınavın sonucu olarak paris'te devam edecekti. paris konservatuar'ında ısidor philip, ve camille decreus ile piyano, jean gallon ile armoni, noel gallon ile kontrpuan çalışan ulvi cemal erkin, daha sonra öğrenim yaptığı ecole normale de musique'de nadia boulanger'nin kompozisyon öğrencisi olmuştur.

    erkin 1930 yılında diplomasını alarak türkiye'ye döndü. aynı yılın eylül ayında da musiki muallim mektebi'ne piyano öğretmeni olarak atandı.(bu okulu daha sonra paul hindemith ilk türk müzik konservatuarı olarak yeniden düzenlemiştir).

    ulvi cemal erkin ilk eseri olan orkestra için "ıki dans"ı ve eserleri listesinde ikinci sırayı alan keman ve piyano için, "ninni", "emprovizasyon" ve "zeybek" adli parçayı paris'te yazmıştı.

    ulvi cemal erkin öğretmenliğe atandığı tarihten başlayarak kimi zaman bir piyano konçertosu ile solist, kimi zaman besteci, yorumcu, öğretmen ve orkestra şefi olarak önemli görevler üstlenip cumhuriyet dönemi'nin en büyük devrimlerinden biri olan müzik devriminin sevilmesi ve yaygınlaştırılması konusunda öncülük etmiştir.

    ulvi cemal erkin 29 eylül 1932'de, leipzig konservatuarını bitirerek musiki mallim mektebi'nde piyano öğretmenliğine atanan ferhunde remzi ile evlendi. bu evlilikten sonra ürünlerinin esin kaynağı ve piyano yapıtlarının en iyi yorumcusu eşi ferhunde erkin oldu. bir ömür boyu süren birlikteliklerinde yurt içinde ve yurt dışında verdikleri konserlerle heyecanları, mutlulukları, başarıları birlikte paylaştılar ve kısıtlı imkanlarla genç müzisyenleri yetiştirmeye ve çok sesli müziği yaymaya kendilerini adadılar.

    halk müziği'nin zengin kaynaklarından yararlanıp, aksak ritimli yapının arasına ya da üstüne taksim gibi serbest ve durgun bir bölme yerleştirerek değişik hava yaratmak ulvi cemal erkin'in sıkça ve başarıyla uyguladığı bir teknikti. erkin yapıtlarında kolayca benimsenen ve akılda kalan türk ezgilerini bularak, bunları zevkli bir armoni üzerine oturtmasını, anadolu'nun kokusunu, rengini ve sesini batı'nın tekniği ile çağdaş kalıplar içine ustaca dökmesini bildi. ulvi cemal erkin'in eserlerindeki içtenlik, sıcaklık ve yalınlık onların sevilip sık çalınmasının başlıca nedeni olmuştur. ıncelikli bir beğeni süzgecinden geçirerek uzun uzun düşünen ve tartan, müziği notaya aktarırken daha çok titizlenen erkin, duyguyu daima öne alan özgün eserler vermiş ve soylu olanı seçmesini bilen kişisel stili ile ülkesinin müziğini yüceltmiştir.

    ulvi cemal erkin'in eserleri türkiye dışında da sık sık seslendirilmektedir. yapıtlarını seslendiren, çek filarmoni orkestrası, colonne orkestrası ve paris radyo senfoni orkestrası gibi orkestraları bizzat yönetmiştir.

    ulvi cemal erkin 15 eylül 1972'de, altmışbeş yaşında iken, kalbine yenik düşerek hayata veda etmiştir.

    ulvi cemal erkin, 1991 yılında da sevda cenap and vakfı'nın onur altın madalya'sını
    ölümünden sonra almıştır.

    kaynakça :
    profesör koral çalgan'ın yazılarından alınmıştır.
    http://www.ulvicemalerkin.com/yasam_oykusu.htm
  • hale soygazi'nin oynadığı vurun kahpeye filminde bazı eserlerinden parçalar kullanılmıştır.film müziği olarak kullanılan eserleri filmdeki heyecanlı ve acıklı tonu yansıtmadaki rolü büyüktür.en etkileyici parça filmdeki şu sahne esnasında çalan melodiye sahip eserdir:

    http://www.youtube.com/…4i&feature=related#t=12m13s

    zannedersem bu 2. senfonisinin 3. bolümü...ulvi cemal erkin'in 2. senfonisini aradığım hiç bir yerde bulamadım - ya keşke bu eseri filmin bu sahnesinden bir bolümünü değil de tamamını dinleme imkanı bulsam...
hesabın var mı? giriş yap