5160 entry daha
  • bütün bir mikroekonomi dersinde monopoli'ye monogami demek. hocanın ilk seferinde gülmesi. sonuncusunda kapa çeneni diye bağırması, mevzuuyu ertesi gün anlamış olmanın verdiği eziklik ile 2 hafta derslere girmemek..
  • özel bir gün için karşılıklı tebriklerden sonra, mesajlaşmaya son vermek için hilal isimle kıza yanlışlıkla, "halilcim ben duşa giricem, sonra devam ederiz. teşekkürler her şey için, görüşürüz" diye mesaj atmak. ` :evet yaptım` ` :evet malım`

    (bkz: hilal)
    (bkz: halil)
  • bundan bir kaç ay önce bakkaldan para üstü olarak 8 tane 25 kuruş aldım eve gittim cebimdeki ıvır zıvır ve paraları bil. masasına boşaltırken acaba kasiyer doğrumu verdi paraüstünü sorusuyla karşılaştı beynim ve 8 tane 25 kuruşu saymaya başladım;
    1, 2, 3 ,4 ,5, 6, 6.5, 7
    saydıktan sonra paraya bakıyorum gözümle 8 tane olduğunu görüyorum ve tekrar sayıyorum
    1, 2, 3 ,4 ,5, 6, 6.5, 7
    gözüm sekiz ellerim 7 tane sayıyordu delirecektim hatta delirmiş olabileceğimi bile düşündüm, bu işlemi onlarca kez tekrarladım ve kendimi yatağa attım ve 1 saat düşündüm sonra dedimki kendi kendime 6.5 ne lan
    (bkz: delirmek)
  • diş fırçasının üzerine saç köpüğü sıkmak. neyseki ağzıma götürürken farkettim de tadına bakmak zorunda kalmadım.
  • masa üzerinde duran sigara paketine kilitlendikten sonra diğer köşede duran delikli nane şekerini ağıza atarak çakmağı çakıp şekerin yanmasını beklemek.

    denemeyin yanmıyor ağabey.
  • alkollü bir gece sonrası sabah erkenden su içmek için kalkılır. ev arkadaşıyla karşılaşılır. ev arkadaşı "olum odanın lambasını açıp kaparken kolonlardan ses geliyo çok ilginç" der. bunun üzerine odaya girip kulaklar duvardaki kolonlara dayanır. ev arkadaşı gelir. "olum kolon derken ses sisteminin kolonlarını kastetmiştir" der. gidip uyumaya devam edilir.
  • avukat arkadaşa telefon gelir. arayan selçuk kod adlı biridir ve avukat arkadaşa alacaklı olduğu kerem kod adlı birini şikayet etmektedir. avukat arkadaş bir an gaza gelir:

    - abi o selçuk zaten orospu çocuğunun önde gideni. sike sike alırız abi biz o borcu!!!
    + abi selçuk benim.
    - selçukçum kusura bakma isimleri karıştırdım

    arka planda herkes yerlerdedir...
  • saat 1630 matinesine arkadaşla filme gidilecektir ancak geç kalınır biraz. neyse zaten yarım saat reklam var denilerek haldır haldır koşulur gişeye bilet alınır ve başka bir koşu patlatılarak salona ulaşılır. ancak kapılar kapalıdır, heralde başladı film denerek kapı açılarak içeri girilir, koltuklardan birine oturulur. film gerçekten de başlamıştır. ama bir gariplik vardır olaylar giriş seviyesinden çok sonuça işaret etmektedir. aboutablank kişisi arkadaşına yanlış mı geldik nedir ki acaba der, yoo film bu film de oyuncular falan bi gariplik var der arkadaşı da ona. o anda aboutablank elindeki bilete cep telefonunun ışığıyla bakmayı akıl eder. film matinesi 1700'dir ve 3 dk sonra film biter, credits akmaya başlar, ışıklar yanar. aboutablank ve arkadaşı hiçbirşey olmamış gibi salondan çıkar sonra 1700 matinesine girer tekrar bu sefer filmi baştan izler. *
  • bir elde kahve fincanı bir elde ağzına kadar dolu küllükle mutfak istikametine doğru ilerlerken, ağzını kocaman açıp kahveden devasa bir yudum almak niyetiyle küllüğü kafaya dikmek gibi bi'şe'dir. ağız, burun, göz hepisi kül dolar. boğaza kaçan kül sabaha kadar öksürtür.
  • şehirlerarası yola çıkmadan önce yolda okumak/sıkılmamak için dergi, gazete almak. ve fakat bu yolculuk arabayla yapılıyorsa ve şoför de sizseniz pek faydası olmuyor bu alışverişin.
9548 entry daha
hesabın var mı? giriş yap