• bir gün barda garsona:
    "ben bir vişne votka alayım" dedikten sonra derhal adamı* çağırıp
    "ya ben votka limon almasam onun yerine vişne votka isteme hakkımı kullansam" demişliğim vardır...garson o günden beri pek acır pek sever beni*....

    bir de ev arkadaşıma kendi ismimle hitap etmişliğim megalomanlığı tavanlarda aramışlığım var.
  • sol eldeki kalemi sag elle aramak..hem desabah 7:32 itibariyle!
  • - merhaba efenim ben yavuz cankurtaran holdingten, bu da uğur nam-ı diğer rüzgarın oğlu
    - memnun oldum buyrun oturun (telefon çalar) .... a evet baba cankurtaran holdingten yavuz bey ve (ismi unutulan uğur yerine) rüzgar beyin oğlu geldiler blablablabla (telefon kapanır)....
    - ..şey..ee.. benim.. lakabım.. ee.. rüzgarın oğlu.. adım..uur..hödö
    - arkadaş çok hızlı çalışır da ehe ehe ihi
    - eö? ıyy?? sıççışş....
  • yürüyüş kurulumun bozulduğu anlarda resetlenmek. yürüyüş kurulumunu biraz açalım: yanında çanta olmayan erkek insanın cüzdanını, telefonunu, sigarasını ve anahtarını koyduğu sabit yerler vardır. örneğin ben, cüzdanı her daim sağ arka cebime, sigarayı ve cakmağı sag cebime, telefonu da sol cebime koyarım. gelelim dalgınlıklar kombinasyonlarına;

    cep telefonu yerinde mi diyerekten pantolon üzerinden sol cep yoklanır, yerinde yoktur. hemen orda mı bıraktım burda mı bıraktım diye düşünmeye başlanır, sağ elde tutulan telefon dakikalarca farkedilmez. aynısı cüzdanla , anahtarla sigarayla da yaşanır. hem de defalarca.

    bir de babayla yapılan bomboş bi muhabbet esnası:
    ben- ya işte karidesleri kuçur tabaklarda servis etmemek lazımmış
    baba-nası ?
    be-kuçur işte bildiğin kuçur be (mimiklerle yardımcı olmaya çalışılır)
    ba-kuçur ne olum delirdin mi

    38 derece ateşle çukur'a kuçur denmekte, 578 okunurken beş yüz seksen yedi oluvermektedir demek ki..
  • ofis telefonundan bir arkadasinizi ararsiniz. tam o anda cep telefonunuz calar. ayni sehirden animsayamadigiz bir numaradan aranmaktasinizdir. ofis telefonunu kapatir, cep telefonunu acarsiniz. ancak o densiz, telefonu yuzunuze kapativerir. sonra birden anlarsiniz, o densiz sizsinizdir, ofisteki diger insanlar gulmekten yerlerde yuvarlanmaktadir...
  • kapiya gelen kuryeye kimlik niyetine gosterilen ehliyet, kaybolmasin diye guvenli bir yere konur, ve sonra kendiniz dahil kimse tarafindan bulunamaz. ileriki bir tarihte:
    dalgin1: ya ehliyetimi bi yere koydum bumaliyorum
    dalgin2: buzdolabina bak
    dalgin1: hadi leyn...
    dalgin2: ben hep oraya koyarim hep dalginlikla birseyleri
    dalgin1: yok daha neler
    eve donuldugunde ehliyet buzdolabinda cikolatanin pakedinin altinda bulunur.
    (bkz: depresyon on belirtileri)
  • iki arkadaşım üniversiteye gidebilmek için otostop çekiyorlar. bir araba duruyor bekleyen kızlardan biri ön koltuğa oturuyor. bizimkiler arka koltuğa kuruluyorlar. biraz sonra öndeki kız arabayı kullanan çocuğa soruyor "bunlar kim?" çocuk yanıtlıyor. "bilmem seni almak için durdum arabaya bindiler"
  • (bkz: #3294387)
  • bir vatandasın gunes gozlugu takili haldeyken,winxp kurduktan sonra "yaw noldu buna neden kotu gosteriyor" demesi, yetinmeyip cozunurlukle oynamasi, ekran kartinin kendi surucunu kurmasi, monitorun surucusunu kurulması..
hesabın var mı? giriş yap