• afiyetle yiyorum şuan... yanında da suya düşen hayal kırıklıkları içiyorum...
  • unutulmuş bir semtte öğretmenlik yapan selma ve onun öğrencilerinin zaman zaman güldüren, kimi zaman huzunlendiren öyküsü. kitabı okurken yer yer modern bir calikusuhikayesi ile karsi karsiya oldugunuz hissine kapılabilirsiniz. yazar zuhal mayanin ilk kitabı olan ekmek arası ümitler kısa bir süre önce mevsimler kitabevitarafından yayınlandı. bu eserekitap yurdu, idefix, d&rgibi sitelerden ulaşabilirsiniz.
  • yazar zuhal mayanın ilk kitabı. sözcü gazetesinin haftanın kitaplarıbölümünde bu hafta tanıtılmistir.
    http://www.sozcu.com.tr/…eri/haftanin-kitaplari-40/
  • insanı derinden etkileyen, şaşırtıcı bir gerçeklikle kaleme alınmış bir zuhal maya romanı.

    tanımda özellikle zuhal maya'ya vurgu yapan bir cümle kurdum. çünkü yazar, bildiğimiz ama görmek istemediğimiz/göremediğimiz bizden bir dünyaya götürdü romanında beni. tıpkı romanın ana karakteri selma öğretmen gibi.

    ekmek arası ümitler kesinlikle modern bir çalıkuşu. bir öğretmenin iç dünyasını bu kadar güzel, bu kadar ince ve zarif dokunuşlarla gerçeğe yakın anlatılabildiği başka bir roman var mı bilmiyorum. bitirdikten sonra kendimi selma öğretmen yerine koymaya çalıştığım oldu. onun yalnızlığı içime oturdu.

    zuhal mayaşu günlerde bir çok yerde övülen nice yazarın aksine yıllar sonra bile hatırlanacak kaliteli bir edebi metine kalem olmuş. umarım devamı gelir ve bizler de kendisinin daha nice eserlerini okuma ve yaşama fırsatı bulabiliriz.
  • ince, hisli, dertli bir kitap bu. aynı zamanda da umutlu bir kitap. sanki kitap okumuyoruz da, yazarı olan hassas insan bizimle dertleşiyor gibi. anlatılanlar kurgu mu, gerçek mi, yazarın başından geçenler mi yoksa bir başkasının anıları mı bilinmez. bildiğimiz şey, isimler farklı olsa da ne yazık ki bu olaylar birebir yaşanıyor ülkemizde. hatta belki sizin sokağınızdaki okulda, hemen yanınızdaki lisede, gözünüzün önünde. gözümüzün önünde kaybolan çocuklar, acımasız insanların elinde mahvolan hayatlar, daha ilkokulda çekilen ömürlük acılar..

    ve bir öğretmen; düşünceli, idealist, insan bir öğretmen. ailesinin bile destek vermediği, yapayalnız bir çalıkuşu. üstelik hiçbir maddi sıkıntısı olmadığı halde, gelenlerin kısa sürede kaçtığı bir okula kendi isteğiyle koşan bir öğretmen. cahil aileler, sorumsuz bir idare ve acımasız öğretmen kadrosu ile masum çocuklar arasında çırpınan bir kadın. tek başına olsa da elinden geldiği kadar güzelleştiriyor dünyalarını..

    kitabın sade bir dili, akıcı bir anlatımı var. bu tür olayların gerçekten yaşandığını bildiğiniz için; zaman zaman çaresizlikten gözleriniz dolup öğretmene eşlik ediyorsunuz, bazı çok kızıp isyan edesiniz geliyor, bazen de o masumların hallerine gülümsüyorsunuz. selma öğretmenle birlikte sessiz gecelerde, okul koridorlarında, öğrenci velilerinin evlerinde siz de yaşıyorsunuz kitabı.

    bu satırların yazarı eski kafalı bir insan. kafası gibi eski kitapları okumayı seviyor. çağdaşı yazarlar çok nadir ilgi alanına giriyor. buna rağmen bu kitabı çok sevdi. üç yüz küsür sayfa içerisinde kendi çocukluğuna, okuluna, kendince meşhur bahçesine daldı gitti. kitap okumayı seven herkese büyük bir hevesle tavsiye ediyor. bu kitabı okuyun, okutun, bu çocukların bu öğretmenlerin farkına varın. hepimizin elinden gelen bir şeyler mutlaka olacaktır, yüz çevirirsek şikayet ettiğimiz bu sistem hep böyle sürer gider.

    benim selma öğretmen gibi bir öğretmenim olsa, hayatım bambaşka olurdu eminim. kitabı okurken en çok bunu düşündüm. harcanan hayatları, savrulan çocukları..

    yazarı buraları okuyorsa kendisinden isteğim, yazmaya devam etsin. yazarlık kabiliyeti çok özendiğim bir durum. yaşadıklarını kendine saklamasın, hatta kendini de saklamasın diyeceğim ama o kadarını kendisi bilir. yeni kitaplarını heyecanla bekliyor olacağım..
  • selma'nın dünyasına bir kapı aralamak için, kitaptan bir şeyler aktarmak istiyorum.

    "her çocuğun farklı hikayesini bir tek ben mi görüyorum? neden uğraşmayalım bu çocuklarla? neden onları bir başlarına bırakalım bu vahşi ve acımasız ormanın ortasında? neden onlara okyanusun ortasında sığınabilecekleri limanlar oluşturmayalım?"

    .
    .
    .
    .

    yazarın felsefeye merakı kitaba da yansımış;

    "ya ben bir mağarada gölgeler arasında kalmış, ışığa muhtaç yaşıyorsam. seni, kendimi, evreni görmemi sağlayacak ışığa arkamı döndüysem. gelip dışarıdaki güneşi bana anlatan kişiye kulaklarımı tıkıyorsam. körlüğümün farkında bile değilsem."

    .
    .
    .
    .

    "o sırada kızlardan biri ayağa kalktı. kocaman gözleri olan, incecik bir kızdı. yüzü çok büyük bir hastalık geçirmiş de nekahet dönemindeymiş gibi solgundu. yanına yaklaştı, kara gözlerini korkusuzca dikti selma'nın gözlerinin içine. incecik titrek bir sesle:

    -siz ne zaman bizi bırakıp gideceksiniz dedi.

    şaşırdı, konuşamadı bir an, boğazına bir yumru tıkandı, küçük kıza bir süre cevap veremedi."

    .
    .
    .
    .

    "okuldaki çocuklar geldi aklına, bir defasında çocuklardan birini verilen ödevleri deftere yazdıktan sonra silerken görmüştü. neden böyle yaptığını sorduğunda, çocuğun verdiği cevapla bir süre kendine gelememişti.

    öğretmenim demişti çocuk çekingen bir sesle; defterim bitiyor, sonra annem kızıyor bana, yeni defter almıyor, o nedenle ben de siliyorum."

    .
    .
    .
    .

    "çocuklar evden getirdikleri yiyeceklerle beslenme saati yaparlardı. bu yiyecekler onu her zaman çok şaşırtırdı. gördüklerine inanmakta güçlük çekerdi. genellikle büyük bir ekmek ve bu ekmeğin arasına konulmuş çeşit çeşit yiyecekler olurdu. bilseniz bu ekmeklerin arasında neler neler olurdu. karnabahar, pırasa, soğan, kuru fasulye, sarma, salatalık, bulgur pilavı..

    büyük bir ihtimalle akşam evde o yemek pişmiştir. çocuğun annesi bolca yapmıştır yemeği. akşam yerler kalanını da çocuğun beslenme çantasına ekmek arasına koyarım diye düşünür. ekmeğin arasına fasulye koyar, nohut koyar, patates koyar, karnabahar koyar ama en çok da ümitlerini koyar. o ümitler ekmeklerle birlikte büyür."
  • adını uçurulan bir sözlük yazarının koyduğunu kendisinden öğrendiğim kitap
hesabın var mı? giriş yap