• akhilleus, ölümden sonra helena ile mutlularadası’nda yaşıyordu. orada euphorion adında bir çocukları oldu. zeus, bu çocuğa aşık oldu. çocuk ondan kaçtı. melos adasında ona kavuştu ve onu yıldırımla vurdu, öldürdü. adada bulunan peri kızları euphorion’un naşını toprağa gömdükleri için, zeus tarafından kurbağaya çevrildiler.
  • ayrıca faust ile helene'in çocuğunun adıdır,kitapta birkaç sayfa boyunca görünür ve ölür
  • adı öfori, aşırı mutluluk kavramıyla örtüşen sanat ve mitoloji kişisi.

    euphorion:
    "bırakın hoplayayım,
    bırakın sıçrayayım!
    aşayım tüm hava katlarını
    yükseklere çıkayım
    içimde bu istek var
    bağlamış beni sımsıkı." goethe - faust (çev. ismet zeki eyuboğlu)

    euphorion (genç bir kızı içeri getirerek):
    "sürüklüyorum bu küçük güçlü kızı buraya
    yerine getirsin diye tüm isteklerimi.
    tadına bakmak, gönlümü yapmak için
    bastırıyorum boyun eğmez yüreğine,
    öpüyorum karşı koyan ağzını,
    sezdiriyorum gücümü, istencimi ona." agy

    goethe euphorion'un sonuna bir ikarus yorumu koyar. ölçüsüz arzu ve ataklık sonucunda kuyrukluyıldız gibi geçip gitmesi hızlı olur:
    "öyle, işte kanatlarım
    açılıyor!
    oraya! gerekli! benim için gerekli!
    bırakın uçayım artık!
    (kendini boşluğa atar, açılan giysisi onu kısa bir süre boşlukta tutar, başı aydınlanır, ardında ışıktan bir kuyruk belirir.)"

    "mitolojide bu küçük, çıplak oğlan çocuğunun neredeyse tanrısal, yaratıcı bir karakteri vardır. ebedi çocuk (puer aeternus) halinde mucizevi bir şekilde ortaya çıkar ve yine aynı şekilde ortadan kaybolur. faust'ta üç şekilde karşımıza çıkar: çocuk arabacı, homunculus, euphorion. hepsi de ateşle yok olur; goethe'de bu, bütün ebedi çocukların (puer aeternus) tutkulu bir patlamayla ortadan kayboldukları anlamına gelir. yangın her şeye, hatta dünyaya bile son verir." carl gustav jung - aspects of the masculine

    "bardak simyanın unum vas'ına, içindeki de ruh ve hayat bahşedilmiş lapis'in çıkacağı canlı, yarı-organik karışıma tekabül eder - ya da muhtemelen üç kere alev alan o garip faust figürüne: galatea, euphorion tahtına (hepsi de "merkezin", bilinçdışı unsurlarına çözünümünü sembolize eder) koşarak çıkan arabacı çocuğa, cüceye." carl gustav jung - rüyalar

    (bkz: euphoria)
  • yaklaşık olarak i.ö. 200'lerde yaşayan yunanlı şair.
    roma döneminde oldukça önemli bir derecede sevilirdi. eğriboz adasında yaşamıştır.
  • eski yunancada adı verimli ya da bereketli gibi anlamlara gelen mitolojik şahsiyet. anne ve babası olan akhilleus ve troyalı helen, kahramanların cenneti olan beyaz adaya göçtükten sonra doğmuştur ve muhtemelen bu sebeple kanatları olan doğa üstü bir varlıktır. ölümü zeus eliyle olmuştur. bu konuda iki versiyon vardır. birine göre gurura kapılıp tanrıların katına uçmaya kalkışması üzerine yıldırımla çarpılmış, bir diğer versiyona göre kendisine aşık olan zeus'tan kurtulmak için melos adasına kaçması üzerine yine yıldırımla çarpılmış orada daha sonra zeus'un emrine uğramadıkları için kurbağaya dönüştürülen periler tarafından gömülmüştür. ayrıca goethe'nin faust isimli romanında faust ve helen'nin çocuğu olarak da gözükür.
hesabın var mı? giriş yap