20 entry daha
  • bonus şarkılar en altta.

    ***

    feodalizmin neden batı avrupa'da daha oturmuş bir sistem olduğunu anlamak için öncelikle (bkz: kavimler göçü/@flavius aetius)

    kilisenin hangi arada bu kadar güçlendiğini ise tek cümleden özetleyeyim: "tanrı ve imparator...ikisine birden hizmet edemezsin, diğer bir deyişle isa'ya ve caesar'a." (bkz: paulinus of nola/@flavius aetius)

    kelimenin etimolojisi şurada var, etimolojiden nefret ettiğim için o kısmı pas geçiyorum.

    şimdi feodalizm nedir ne değildir, feodal kime denilir kime denilmez onu elimden geldiği kadar anlatma faslına geçiyorum.

    başlamadan hemen önce (bkz: batı roma imparatorluğu/@flavius aetius)

    batı roma imparatorluğu'nun çöküşünü ms.453 senesi olarak alırsak haritaya bir bakmamızda fayda olacaktır. şurada iber yarımadası'nı ms.418 senesinde gösteren bir harita var. imparatorluğun batı yarısını gösteren harita ise şurada. harita üzerinden gidelim:

    - balkanlarda gözüken yer bir ara doğu roma'nın eline geçmişte, daha sonra da ostrogotların, hunların vs uğrak mekanı oldu.
    - britanya ise angların ve saksonların istilasına uğradı, roma burada sağlıklı bir direniş gösteremedi. ufak bir parantez açalım, bazı iddialara göre meşhur kral arthur adada roma-bretön hegemonyasını korumak isteyen kişidir diyorlar. neyse, ada elden çıkmıştı.
    - iber yarımadası: haritasını gösterdim, bu yarımadada sırasıyla vandallar, süevler, alanlar, vizigotlar bulunmaktaydı. vandalların serüvenini merak edenler şuralara buyursunlar (bkz: geiserich/@flavius aetius), (bkz: bonifacius/@flavius aetius).
    - italya yarımadası iyi ya da kötü imparatorluk kontrolünde.
    - galya ise en karışık yer. galya'da bulunan milletler frenkler, burgundlar, bretönlar, vizigotlar, romalılar, galya kökenli romalılar vs. birkaç tanesi için (bkz: catalaunum muharebesi/@flavius aetius)(bkz: frenk/@flavius aetius). tabii sadece bunlar da yok, toplumsal sınıfları reddettiklerini iddia edebileceğimiz isyanqâr bir topluluk olan bagaudaeler vardı. velhasılı kelam bu adamların isyanını anlamak feodalizmin nasıl geliştiğini anlamamıza yardımcı olabilir, elimden geldiğince açıklayayım.

    efendim galya genellikle doğudan gelen cermenik kabilelerin roma topraklarıyla ilk temasa geçtikleri yerdi, ayrıca cermenlerin geldikleri yerlere göre daha zengin, daha verimli topraklara sahip bir coğrafi bölge. şimdi şöyle düşünün, yozlaşmakta olan bir imparatorluk, yargı sistemi genel olarak çökmüş, sürekli olarak birbirine benzeyen genellikle sarışın insanlar tarafından yağmalanan bir yerdesiniz. yağmalandığınız için devlete ödemeniz gereken vergiyi ödeyemiyorsunuz ve devlet tarafından cezalandırılıyorsunuz. cezalarda, bildiğim kadarıyla, fiziksel bir zarar verilmesi yasak olsa da yaşadığınız bölgeyi yöneten kişi gereken vergi miktarını karşılayamazsa cebinden ödemek zorunda kalacaktır, ki bu durumu da pek tercih etmez. dolayısıyla erk sahibi olan kurum sizden vergi almak için elinden geleni yapacaktır. buna istinaden bölgede ya da yakın bir yerde yaşayan federelere göre şehirde yaşayan bir kişi yağmalanacak birisidir. devletin ise başa çıkabilecek gücü pek fazla yok, çünkü askeri beslemek için gereken para yok, kasa tam takır kuru bakır. federe dediklerim cermenler bu arada(bkz: foederati/@flavius aetius).

    şimdi üstteki duruma bir de dini ekleyin, theodosius* zamanından itibaren pagan ayinler yasaklanmıştı. mesela aslında ayinlerin yasaklanmasında değil; tam aksine hıristiyanlığın yaygınlaşmasında. cermen kabileleri genellikle aryan görüşe yakınlardı. bu şartlar altında sorulması gereken soru şu: o dönemin koşullarında ortamın güvensizliği sebebiyle ne yapıp hayatta kalmak gerekir? cevaplar:

    i- büyük ve korunaklı şehirlerde yaşamak.
    ii- güçlü bir adamın hizmetine girip onun korumasında yaşamak.
    iii- bir manastıra girip hem dünyevi hem de ruhani açıdan ruhunu kurtarmak.

    tabii bu cevaplara pek çok cevap da eklenebilir, fakat genel olarak ataerkil bir toplum olan cermenlerin aryanlıktan kopup roma imparatorluğu'nun benimsediği dini görüş çerçevesine yaklaşmalarının nedenlerinden birisi de güvenlik ihtiyacıdır.

    batı roma imparatorluğu çökerken, diğer yarı olan doğu roma bir şekilde hayatta kaldı; bu farktan yola çıkarsak doğuda feodalizmin neden gelişmediği, daha doğrusu batıdaki kadar gelişmediği, sorusuna bir cevap bulabiliriz sanırım. üstte bol miktarda bahsetmiş olduğum gibi ilk başta insanların kendilerini güvene alabilecekleri bir ortam pek mevcut değildi. bu sefer elimizde şöyle bir ayrım olacaktır, feodalizm çeşitleri birbirlerinden farklıdır. onları açalım:

    bildiğimiz kadarıyla batı avrupa sadece kavimler göçü'nden etkilenmedi, kavimler göçü'nden birkaç yüzyıl sonra, aşağı yukarı 8.yy'ın sonlarından itibaren kuzey cermen grupları türkçesine uzun gemi diyebileceğimiz kayığa benzer tekneleriyle avrupa'nın hemen hemen her yerine saldırmaya başladılar, hatta şimdilerde dizisi de var vikings ismiyle yayınlanıyor. neyse viking gemisi nedir diye merak edenlere bir naval architect and marine engineer olarak açıklama yapmıştım, şu başlığa baksınlar(bkz: longship/@flavius aetius). güvenlik açığı bir kez daha ortaya çıktı, bu nasıl giderildi derseniz feodalizmin çeşitliliğini buradan ayırabiliriz, birkaç örnek verelim:

    - britanya adası'nda yaşayanlar donanma kurmaya karar verdiler. ingiltere tahtında hüküm sürmüş kişilerden yalnızca bir kral "büyük" ünvanını aldı, o da vikingleri püskürten alfred the great. üşenmediğim bir zaman onun da hikayesini anlatırım.
    - fransadakiler ise çözümü karşı tarafla anlaşmakta buldular. normandiya adının meşhur hikayesi oraya yerleşen norsmenlerden yani kuzeylilerden geliyor.
    - ruslar konusu karışık, ama ilk hükümranları viking kökenli (bkz: rurik hanedanı). bu adamlar hazar denizi kıyılarında bulunan iberya'ya kadar ırmaklar vasıtasıyla yardırmışlar. bir benzerini de kazaklar yapmıştı(bkz: kazaklar/@flavius aetius)(bkz: şayka). bu arada bahsi geçen kiev rus devleti ne kadar rustur, o da tartışma konusu.
    - doğu roma bu adamları asker olarak kullandı (bkz: vareg).
    - iber yarımadası'nda ise müslümanlar ile hıristiyanlar arasında şiddetli ikili mücadeleler vardı, bu esnada vikingler fırsattan istifade sağı solu yağmaladılar, iki taraf da donanmasını geliştirmede buldu çareyi.
    - almanya ise pek verimli bir yer değil, dolayısıyla vikinglerin pek önem verdiklerini sanmıyorum.

    şimdi haklı olarak şunu diyebilirsiniz, sen feodalizm dedin bize viking miking anlatıon amk. haklısınız, fakat daha önce de belirtmiş olduğum gibi vikinglerin yarattığı etkilere karşı ne çeşit tepki doğduğunu anlamamız iyi olacaktır. örneğin alfred the great eyalet sistemini getirmiştir, fransızlar ise toprak vermişlerdir gibi. bu da düzenin değişmesine neden olacaktır.

    şimdilik burada kalsın, sistemi şekillendiren temel ögeleri az da olsa bulduk; üşenmediğim bir zaman gündelik yaşam üzerinden sistemi açıklarım.

    bonus şarkılar bir tık ötede:

    http://www.youtube.com/…qm3soyi4&list=rdj_zjgzjofl4
41 entry daha
hesabın var mı? giriş yap