• kesinlikle gıcık olduğum bir laf. ama "ırk" kelimesini kullanmadan ırklar arasında ayrımcılık yapmak isteyenler çok sever:

    http://beyn.org/pozitif-irkcilik/
  • bana bu sözde bir acayiplik var gibi geliyor.
    örnek "türkiye halkları" diyorsun. bu halkları da etnik temelde tanımlıyorsun. böyle yapınca bu "halkları" bir ölçüde ayırmış, bölmüş olmuyor musun? bunu diyenler genelde soldan gelen isimler. senin önceliğin bu halkı sınıf temelinde harekete geçirmek değil mi? sınıfsal çelişkileri öne çıkarmak değil mi?

    bu "halkların" için sünni, alevi, şafi, caferi vs. olarak dinsel/mezhepsel temelde doldurun ne demek istediğimi anlarsınız. "bütün türkiye halkları sünnisiyle, alevisiyle, caferisiyle, şafisiyle barış içinde yaşayacak" diyen bir adam daha baştan bu ayrılıkları hem de din temeli üzerinden vurgulamış olmuyor mu? seslendiği kitleye "siz öncelikle sünnisiniz, alevisiniz, şafisiniz" demiş olmuyor mu?
  • uzunca bir süredir çoğunlukla ülkemiz sosyalistleri tarafından kullanılmakta olan tabir. (bkz: türkiye halkları) referans olarak da lenin gösterilmekte.

    oysa ki lenin'in lideri olduğu devrimle kurulan ülkenin adı sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği. cumhuriyetler diyor dikkat edilecek olursa. yani orada lenin'in kullandığı rusya'da yaşayan halklar tabiri buna istinadendir diye düşünüyorum. kısaca sovyetler denmesindeki çoğul anlam, bu halklar tabirindeki çoğul anlam ile örtüşüyor. bunun dışında da dünya halkları olarak kullanılan bir tabir var. onda zaten bir sorun yok. bunun dışında marksist öncül bir referans varsa öğrenmek isterim.

    bizdeki kullanım tarzı ise sınıf bakışı yerine etnik ve dinsel kimlikleri öne çıkarmaya hizmet eden ve kulak tırmalayan bir biçim. genel kabul gören sosyalist jargon zorlayarak kullanıyor bu tabiri. "türkiye halkları", "halklarımıza seslendik" vs... pratik düşünelim. izmir'de gerçekleşen bir konsere ilişkin "izmir halkları konseri tıkabasa doldurdu" demeyiz. yabancı bir grubun verdiği türkiye konserine ilişkin de "türkiye halkları stadyuma zor sığdı" denmez. ne yerli ne yabancı kaynaklar ne de günlük dilimiz bunu kullanmazken zorlamalarla bu halklar tabiri yerleştirildi bir kesimin siyasi jargonuna bir şekilde. rusya'daki gibi imparatorluk coğrafyasınca yayılmış sovyetlerin birleşiminden de oluşan bir yapıya sahip değilken gariptir yani.

    halk, zaten çeşitli toplumsal kesimleri içeren bir adlandırma.

    şimdi halklar tabirini kusurlu görüyorum diye türkiye'de yaşayan etknik grupların varlığını reddettiğimi filan düşünmeye meyyal tiplemeler çok olacaktır. müzikle de ilgilenen bir insan olarak anadolu'da konuşulan dillerde şarkılar söylemeyi seven biriyim üstelik. hani faşist filan diyenler olursa diye söylüyorum; "hiiiii...halkları reddettiiiii..."... siyaset ve felsefe düzeyimiz bu seviyelerde ne yazık ki. bu da ayrı bir konu ancak sınıf yerine etnik kimliklere kafayı takmanın da sonucu olduğunu düşündüğüm bir ayrı konu...
  • duyduğum en "bölücü" ifade. halk bir tane olur ve zaten çoğul bir ifadedir. bu deyişi son derece ayrıştırmacı buluyorum.
  • yaşasın kimya halklarının şanlı direnişi!

    halklar* demokrat olur mu?
    eğer oluyorsa*, türkler bunların en önde gelenlerinden biri değil sanırım. ve halkların demokrat olamazlığı az buz bir olasılık da değil.

    "dahi filozoflar, çocuklar ve halklar aynı ölçüde bilgedir: çünkü aynı aptal sorularla uğraşırlar." yevgeni ivanoviç zamyatin

    (ilk giri tarihi: 26.1.2019)

    (bkz: halk/@ibisile)
  • şu lafı duyduğunuz herhangi birinden bu ülkeye asla bakın altını çizerek söylüyorum “asla” fayda gelmez. halk dediğin bir tane olur. halklar ifadesi dışarıdan bakınca “ay ne güzel halkların kardeşliği, barış ortamı” dedirten, ama arka planda toplumu ayrıştıran gruplara bölen tehlikeli bir ifadedir. duyduğunuz yerden, okuduğunuz tweetten, girilen entry’den yangından kaçar gibi uzaklaşın.
  • bu kelime genelde mor saçlı şişman feminist hdp li dişiler tarafından kullanılır.
    mal beyanıdır, pkk sempatizanı turnusolüdür
hesabın var mı? giriş yap