• dizle bileki baglayan kemik. halk arasinda tibia da denir.
  • (bkz: fibula)
  • femurun altında, alt bacakta iç tarafta bulunan kemik
  • zifiri karanlik bir ortamdaki mobilyalarin yerini tesbit etmeye yarayan aparat.
  • darbe aldikca sertlestigi rivayet olunan kemik. oyle ki, muay-tai'ciler pet sise, duvar vs kullanarak ust deriyi oldurme pahasina sertlestirirlermis kaval kemiklerini...
  • (bkz: incik kemiği)
  • umut bulut un gol atmada kullandığı uzvu. şöyle ki yattara sağ kanattan herkesi geçer ve ortalar, o sırada altıpas civarında çapraz koşu yapmakta olan umut'un kaval kemiğine çarpan top ağlarla buluşur ve gol olur. aynı umut kafa gollerini de genellikle köprücük kemiğiyle atar.
  • (bkz: tong po)
  • bir kaval kemiği orospu olabiliyor muymuş? oluyormuş. uzun yıllar boyu haftada en az 2-3 halı saha maçı yapınca nasır bağlıyor bu kemik ve civarı.

    az buçuk teknik ve topla bol oynayan / çalım atan biriyseniz pata küte (çoğu zaman istemeden) vuruyorlar, karşı tarafın ayağı - bacağı acıyor, sizin kaval kemiğinize bir şey olmuyor. müthiş bir organ.

    (amatör ve profesyonel liglerde zorunlu olsa da) roberto carlos'un tekmeliksiz rahat rahat oynamasının sebebi de bu kaşarlanmaymış demek ki. ha nolmuştu sonra? yemişti krampon çivisini, 2 ay uzak kalmıştı sahalardan. dikkatli olmak lazım yine de.
  • belirli bir süre koştuktan sonra bilmediğim bir sebepten ötürü tam ortası ağrıyan kemiktir. sanki darbe almış da o ağrıyan yerde bere var.
hesabın var mı? giriş yap