• savaş sonrası dönemin insanlar ve romanda yer alan 'eğitim görevlileri' üzerindeki etkileri ve profesör-asistan-öğrenci üçgenindeki çarpıklık ana karakter jim dixon aracılığı ile kimi zaman komik kimi zaman düşündürücü betimlemelerle anlatılıyor.'lucky' kelimesi sadece bir sembolik yada ironik bir kelime olabilir, çünkü jim hiçbir şeyi şansı yardımıyla elde etmez ya da başarmaz.şansını yaratan ta kendisidir ve jim bunu şans olarak adlandırmaktadır.
    kingsley amis aralarında john osbourne unda bulunduğu angry young writers grubuna mensuptur ve kitapta kimi zaman rastladığımız agresiflikler de bundan kaynaklanmaktadır.
  • ucundan kıyısından da olsa akademik hayata bulaşmış, akademi koridorlarında, en azından bir tam dönüş içeren, yılık yamuk da olsa bir volta atmış her faninin okuması gereken şahane bir kingsley amis romanıdır..

    lucky jim, adı üstünde talihlidir, ekstradan zekidir, kafası dumanlıdır, hesapçıdır ve kıllanan adam'la yedinci göbekten akrabadır da.. üniversitede öğrencilik dışında bir vasıfla çalışmak zorunda kalmış da, usta bir grekoromenci edasıyla akademinin altından girip üstünden çıkmayı becerememiş her bir sabinin de kahramanıdır aynı zamanda..

    daha yazmalı jim hakkında, ben duruyorum.. kingsley baba'ya kulak verin ey sosyal bilim camiası:

    "it was a perfect title, in that it crystallized the article's niggling mindlessness, its funereal parade of yawn-enforcing facts, the pseudo-light it threw upon non-problems."

    tam çeviriyordum bak ustam geldi tepeme dikildi.. necati bey'in gabardin pantulunun paçaları daraltılcakmış, ben gideyim, sonra çevireyim bunu.. yavşak necati şiştikçe şişiyo.. kaçıncı daraltma bu..
  • kolay geçebilesin diye kolay ama iddiasız, kimsenin pek ilgi duymadığı ortaçağ konularında uzmanlaşarak mezun olan, daha sonra bu uzmanlığını öne çıkararak asistanlık alan ama yeteneklerinin bu iş kısıtlı olduğunu çok iyi bilen talihli jim'in hikayesi. parasızlıktan müzdarip, içkiye oldukça düşkün ve çekicilikten uzak jim işini korumak için istemediği toplantılara girecek, istemediği kişilerle muhatap olacak adeta her biri birbirinden tuhaf öğretim üyelerine yaranacaktır.

    kitabın bazı bölümleri eskiden dormen tiyatrosunda oynanan oyunlara benzemekte, devamlı bir kovalamaca, devamlı bir aldatma içermekte. sanki biraz emret başbakanım havasında ....
  • akademisyenligin hali pur meali uzerine essiz enstantaneler iceren essiz bir romandir bu.

    --- spoiler ---

    romanin bir yerinde, jim'i 1450-1485 yillari arasinda gemi insaasi hakkinda yazdigi bir makale uzerine dusunurken buluruz. bir anligina bile olsa bunun birilerinin isine yarayabilecek bir makale olabilecegi hissine kapilmis, fakat bu his cabuk gecmistir. "in considering this strangely neglected topic..." diye baslar makalesi ("this what neglected topic? this strangely what topic? this strangely neglected what?" diye kendi kendisini sorgular). bir makalenin gercekten yazmasi en zor yeri ilk cumlesidir herhalde.

    --- spoiler ---

    bir de jim'in entelektuel ve sanatci camiayla ilgili gozlemlerine doyum olmaz.

    --- spoiler ---

    jim, profesoru bay welch'ten tiksinmekte, ogullari "pasifist ressam bertrand" ve "efemine yazar michel"i görmeye dahi tahammül edememektedir. isimlerinin fransizca olmasi onu cileden cikarmaktadir. hele bertrand'in sonu 'y' harfiyle biten her sozcugun son hecesini 'am' sesiyle bitirmesi (obviously-obviouslam gibi) zavalli jim'i cinnetlere gark etmektedir. o, akademisyenleri ve sanatcilari yapay bulmaktadir.

    --- spoiler ---
  • kingsley amis tarafından yazılmış, ingiliz edebiyatı tarihindeki önemli ve ünlü romanlardan bir tanesi.

    lucky jim, victor gollancz tarafından 1954 yılında ilk kez yayınlandığında campus novel adındaki yeni bir türün oluşmaya başladığına dair ilk işareti verdi. nitekim lucky jim campus novel'ın ilk örneği olarak kabul edilir. isminden de anlaşılacağı üzere bu tür, ana tema olarak akademi'yi işler. akademideki çürümüşlüğü, profesör-öğretim görevlisi arasındaki hiyerarşik ilişkiyi komik-ironik bir stil ve hiciv kullanarak anlatır.

    lucky jim'de ana karakterimiz jim londra'da bir üniversitede asistan öğretim görevlisidir. hiçbir zaman kendini akademi ortamına uygun hissetmediği ve içten içe bu ortamdaki ikiyüzlü insanları aşağıladığı halde başka bir geçim kaynağı olmadığından hem bu işe hem de profesörü dixon'a katlanmak zorundadır. romanda hem bu akademi ortamına hem de post-war dönemin ingiliz insanına etkisine jim üzerinden ve onun ağzından şahit oluruz. her ne kadar komik bir üslupla yazılmış olsa da aslında jim'in içinde bulunduğu ruhsal yetersizlik ve amaçsızlık halini okumak üzücüdür.

    (bkz: kingsley amis)
    (bkz: angry young men)
  • nihayet spotify ve apple music'e gelmiş nefis the gun club albümü. albüme ismine veren şarkı aynı zamanda.
hesabın var mı? giriş yap